Oy vermeyi, yorum yapmayı unutmayınız. İyi okumalar <3
İçimde ne var ne yok çıkarttıktan sonra klozetten uzaklaşıp fayanslara yaslandım. Tam bittiğini düşünürken ağzımdaki kusmuk tadı mide bulantımı yeniden hatırlattığında hızla klozete tutunarak kusmak istedim ama sadece karnım kasılmış, bir kaç kere de öğürmekten başka bir şey olmamıştı.
Midem bulanıyor, başım dönüyor...
Ben hangi ara bu hale geldim?
Giray'ın arkadaşının evinden çıkıp bu leş gece kulübüne geldiğimizi hatırlıyorum. Böyle yerleri sevmeyen biri olarak buraya gelmeyi nasıl kabul ettiğim hakkında en ufak bir fikrim yok. Hadi onunla buraya gelmeyi kabul ettim ama kendisi neden ortalıkta yok? En son tuvalete gideceğimi söylediğimde görmüştüm Giray'ı. Uzun bir süredir burada olduğumu düşünürsek merak edip gelmesi gerekiyordu ama gelmemişti.
Başımı koyduğum fayanstan ayırıp içinde bulunduğum tuvalet kabinine baktım.
Gerçekten çok pisti ama kimin umrunda? Midem bulanıyor ve ben burada uyuyup mide bulantımın geçmesini bekleyeceğim.
Kollarımı klozetin kenarlarına koyduktan sonra başımı da kollarımın üzerine yasladım.
Bir yandan ağrıyan başım bir yandan da feci şekilde bulanan midemle tuvalette oturmuş uyuklarken biri kapıya vurdu. Cevap vermezsem gideceğini düşündüğüm için sessiz kaldım.
"Ada!" Diye bağırdı kapının ardından tanıdık bir ses. O mu gerçekten diye bakmak için gözlerimi açtığımda karşımda kimseyi göremeyince yeniden kapattım.
Gerçekten kafam güzel olmalı çünkü Akın'ın bana seslendiğini duymaya başladım. Keşke görüntüsü de gözlerimin önüne gelse çünkü onu çok fazla özledim. Bunun düşüncesi bende ağlama isteği uyandırırken kapının ardındaki kişi kapıyı tekmeledi. Kaşlarımı çattım ama sesimi çıkarmadım. Aynı şekilde kapıyı bir kere daha tekmelediğinde kapı bu sefer gürültülü bir şekilde açıldı. Kırılan kapıyla birlikte ben de gözlerimi açtığımda istediğim olmuş, Akın'ın görüntüsü tüm asaletiyle karşımda duruyordu. Başta gerçekten hayal gördüğüme kendimi insandırmış bayık bakışlarımla ona bakarken kollarımın altından tutup dışarı sürükledi kabindeki bedenimi.
"Eh be Ada! Eh be güzelim!"
Kapanmamak için direnen göz kapaklarımı fark edip "Aç gözünü!" Diye bağırdıktan sonra tamamen ayağa kaldırıp düşmemem için de sıkıca tuttu.
"Midem..." elimi ağzıma koyup öğürdüm. Sesli bir şekilde ofladı ve önünde durduğumuz musluğu açtı. Suyun bir süre akmasını bekledikten sonra iyice soğuyan suyla defalarca yüzümü yıkadı. Su o kadar soğuktu ki acaba biraz daha devam ederse felç falan olabileceğimin farkında mı? Sanki düşüncemi okumuş gibi suyu kapatıp yanda duran peçetelerden bir kaç tane aldı ve suratımda ıslattığı yerleri silmeye başladı. Tabi tüm bunları yaparken söylenmeyi de ihmal etmedi. O söylenirken bense yarı ayık kafamla beni nasıl bulduğunu anlamaya çalışıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KELEBEK ETKİSİ
General FictionKendisine verilen en ufak ilgiyi takıntı haline getiren bir kız ve ona bu ilginin fazlasını veren bir adam... Adam ateşin kendisi, kız ise kanatlarını göremeyen bir kelebek. Bu ateş kızın kanatlarını tutuşturduktan sonra onun yeniden uçmasını bekl...