15. bölüm

847 82 40
                                    

Hoseok sabah insanların bağırış sesleriyle uyandı. Hepsi Yoongi'nin bir
canavar olduğunu ve yargılanması gerektiğini söylüyorlardı. Onlar Yoongi'ye canavar diyince hoseok'un kalbi ağrımaya başlıyordu. Yoongi'yi böyle tanımaları onun suçuydu.

Polisler olayı bastırmaya çalışsa da
karakolun dışı tıklım tıklım insanlarla doluydu. Bay kim hoseok'un yanına geldi
o da kalabalığı dinliyordu. Günlerdir uykusuzluktan gözleri morarmıştı. Ellerini göğsünde birleştirerek "Hakim Young so açıklama yapmış ve insanları galeyana getirmiş. Şimdi herkes Yoongi'nin hapse girmesi gerektiğini düşünüyor." Hoseok umutsuzlukla içini çekti. Kalbi o kadar ağrıyordu ki atmayı unutmuştu sanki. Hoseok'un onları susturması ve Yoongi'nin gerçekte nasıl biri olduğunu anlatması gerekiyordu.

Bay kim sanki onu anlamıştı ve "Şimdilik bir açıklama yapmayacağız." dedi. Ve bir şey hatırlamış gibi  "Bu arada Telefonun çalıyordu galiba Seokjin aradı." dedi.
Ama hoseok avukatın söylediği hiçbir şeyi dinlememişti

Hızlı adımlarla karakolun kapısına yaklaştı. Önündeki polisleri aşıp "Ne olur susun!" diye bağırdı kalabalığa. Herkes susmuştu o anda ve hoseok'un ne diyeceğini bekliyorlardı. Gazeteciler mikrofonlarını hoseok'a doğru uzattı. Hoseok ilk defa böyle bir kalabalık görüyordu. elleri titremeye başlamıştı. Ne kadar korksa da bunu Yoongi'si için yapması gerekiyordu.

Arkasına döndüğünde bay kim'i gördü.
Bu şekilde basının önüne çıkmasını onaylamadığını biliyordu ama yapması gerekiyordu. Derin bir nefes alarak
konuşmaya başladı.

"Yoongi'nin bir canavar olduğunu söylüyorsunuz ama asıl canavarlar içimizde. Yoongi'yi suçluyorsunuz çünkü o hepimizden daha güçlü." Kalabalık tekrar bağırmaya ve yuhlamaya başladı
Hoseok'un kalbi sanki son kez atıyormuşçasına hızlı atmaya başladı.
Bu sefer daha yüksek sesle konuşmasına devam etti.

"İtiraf etmek gerekirse ben de ondan çok korkuyordum ama bir kişiden daha çok korkuyordum." kalabalık biraz daha sakinleşmiş hoseok'u dinliyorlardı. Bir tek kameraların flaş sesleri geliyordu

"Yıllarca ona karşı hiçbir şey yapamadım, O kadar korkuyordum ki bana kendimden nefret ettirmişti. Bana uygulamadığı şiddet kalmadı. Kimseye anlatamadım en yakın arkadaşlarıma bile..."

Hoseok'un göz yaşları gözlerinden akmaya başladı. Kameraların önünde bu kadar aciz göründüğü için kendine kızıyordu. Şimdi onun göz yaşlarını silecek bir Yoongi yoktu. Kendini daha iyi hissettiğinde devam etti "Şimdi benim size bunu neden anlattığımı soruyorsunuz. Bunun deltayla ne alakası olduğunu. Ama eğer canavar diyerek suçladığınız delta olmasaydı ben şu an belki hayatta bile olamayacaktım. Çünkü okulda biri tarafından zorbalık görüyordum."

"Her geçen yıl Kore'de zorbalık artıyor.
Ve kimse buna bi dur bile demiyor. Peki şimdi size soruyorum gerçek canavar Yoongi mi?"

Kalabalık artık iyice suskunlaşmıştı. Kimseden bir çıt dahi çıkmıyordu. Hoseok bazı kişilerin yüzlerinin yumuşadığını, bazılarının ise hâlâ şüpheci bir tavır sergilediğini görebiliyordu.

"Şimdi sizden tek istediğim evlerinize dönmeniz ve eğer bir zorbalıkla karşılaşırsanız durdurmanız." Hoseok
arkasına dönerek karakola girdi. Arkasından kopan alkışı duyabiliyordu.

...

Tüm grup kalabalık dağılınca tekrar karakolun önünde toplanmışlardı. Hava yavaşça kararıyordu. Jungkook elindeki telefonla hoseok'a gelen yorumları gösteriyordu

Seokjin heyecanla "Belki halkın tepkisiyle Deltayı serbest bırakırlar

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Seokjin heyecanla "Belki halkın tepkisiyle Deltayı serbest bırakırlar." dedi. Ama hosoek Seokjin kadar heyecanlı değildi. Somurtarak sanki ayakta uyuyormuş gibi duruyordu. İçmediği kahvesi soğumuştu bile.

Jungkook hoseok'u öyle görünce gülümsemesi soldu. Hoseok'u böyle görmek hoşuna gitmiyordu. Hayatı boyunca zaten zorluk çekmişti ve şimdi de böyle üzülmesini istemiyordu.

Onun elinden tutarak destek olmaya çalıştı. Taehyung ve Namjoon da oradaydılar. Onların da hali pek iyi sayılmazdı. En yakın arkadaşları hapse giriyordu ve onların ellerinden hiçbir şey gelmiyordu.

İşe yarayacağını bilseler Woojin'i tekrardan döverlerdi. Ama o aptalın yola geleceğini düşünmüyorlardı. En sinir bozucu şey ise onun ellerine düşmeleriydi. Avukat bay Kim'in oraya yaklaşmasıyla hepsinin yüzü oraya döndü. Bay kim nefes nefese "Size önemli haberlerim var!" dedi.

...

Selammmmm

Yeni bölümle tekrardan geldim ✌️😎😭

Perfect Omega [Sope]Where stories live. Discover now