Tuğrul : Bir dakika, neTuğrul : Sen ciddi misin?
Bilinmeyen Numara : Siktir git Tuğrul tamam mı?
Bilinmeyen Numara : İstersen Ada'ya istersen Demet'e istersen başka bir kız bul ona git
Bilinmeyen Numara : Sadece siktir git
• Bilinmeyen Numara çevrimdışı
Tuğrul : Bunları söyledikten sonra seni bırakacağımı mı sanıyorsun cidden?
Tuğrul : İçimde saçma bir his var
Tuğrul : Sanırım mutlu oldum, biraz
Tuğrul : Hayır çok fazla
-
Ellerimi sıranın üzerine yaslayıp o gün bilmem kaçıncı nefesimi bıraktım dışarı doğru. Mustafa dün Ayda'yla konuştuktan sonra ortadan kaybolmuştu ve konuşamamıştık, telefonuna da cevap vermeyince meraktan kudurmuş bugün de onu köşeye sıkıştırmıştık.
Hâlâ anlatmasını bekliyorduk tabii.
Mine'yle beraber, Mustafaların sınıfına gelmiştik ve dakikalardır oturmuş Mustafa'yı izliyorduk. Ayda ne söylediyse dünden beri şoktaydı.
Dayanamayıp elimi masaya vurdum ve kendine gelmesini sağladım. "Anlat zil çalacak, bu teneffüste dinleyemezsem seni boğarım Mustafa haberin olsun." Başıyla onaylayarak boğazını temizledi. "Gittik herkesten uzak bir yere, ilk önce konuşmadı ben de sustum utancımdan bir şey söyleyemedim. Sonra bir anda ne dedi biliyor musunuz?"
"Allah belanı versin?"
"Utancında boğul?"
"Aha buldum, inşallah su vermeseydim de geberip-" Mustafa Mine'yi bakışlarıyla susturdu ve Fatih, Dilan, Mine üçlüsüne baktı. "Teşekkürler cevaplar için."
Ters ters konuşmasıyla elimi saçlarına uzatıp yavaşça karıştırdım. "Sen boşver onları kıvırcık kaplanım, bana anlat." Sırada otururken tüm vücudunu bana döndürmesiyle diğerlerine dalga geçer gibi bir bakış attım ve Mustafa'ya tekrar döndüm.
"Civcivim bana ne dedi biliyor musun? 'Ben de senden hoşlanıyorum' dedi bir anda," Neşe ve heyecanla söyledikleriyle gözlerim büyüdü ve ellerimi kendime doğru çektim. "Sen ciddi misin?"
Kafasını hızla sağa sola salladı. "Yemin ederim ciddiyim. Başta inanmadım 'Sevgilin var ama' dedim. 'Endişelenme artık yok, uzun zamandır da yoktu zaten' dedi." Söyledikleriyle kaşlarımı havalandırıp karşımda bizi izleyen üçlüye baktım. "Bu ne mânâ şimdi?"
"Kafasında çoktan bitirmiş olabilir?"
"Artık birbirlerini sevmiyorlar olabilir?"
"Belki çocuk seviyordur sevgili olması için zorluyordur ama kız sevmediği için istemiyordur?"
Hepsi bir anda konuştuğunda tekrar Mustafa'ya döndüm. "Sordun mu ne demek istediğini?" Kafasını aşağı yukarı salladı. Hâlâ onlara bakmıyor benimle muhattap oluyordu ve bu da onların Mustafa'nın arkasından taklidini yapmalarına sebep oluyordu. Tabii Mustafa'nın bundan haberi olmadan konuşuyordu.
"Sevmiyorum onu, o da zaten beni sevdiği için yanımda değil' dedi sadece. Üzerine gitmedim, belki ileride bana güvenip anlatır." dediğinde kafamı aşağı yukarı salladım devam etmesini isteyerek. Bir şey konuşmadığında iki elimi havada salladım. "Evet sonra ne oldu?"
"Sonra bir şey olmadı, bu kadar."
Kaşlarımı havalandırıp karşımdaki üçlüye baktım ve parmağımla Mustafa'yı gösterdim. "Bu kadar diyor bu?" Kaşlarımı çatarak Mustafa'ya döndüm. "Sen bir şey demedin mi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
eski sevgili
Short Story|tamamlandı| her gün farklı kızları parmağında oynatan sen, bir kızın oyununa geldin tuğrul akdem. texting düzyazı