kunizai-part 2(final)

123 17 71
                                    

Olayın üzerinden 2 ay geçmişti. Dedektiflik ajansında sıradan bir gündü. Kunikida yine laptopunda işini yapıyor, dazai yine aylaklık ederek işini zavallı Atsushi'ye yaptırmaya çalışıyordu.

"Ugggh ama Dazai-san! Hep bana yaptırıyorsunuz!"

"Son bir kere, lütfen Atsushi! Çok yorgunum parmaklarımı bile hareket ettiremiyorum!"

Dedi ve sonra elini kaldırıp sağa sola salladı.

"Bak! Zavallı parmaklarım!"

"Dazai! Çocuğu rahat bırak ve kendi işini kendin yap artık!"

Başını sonunda laptopundan kaldırdığında gözlüklerini düzelterek konuştu.

"Ama Kunikida-kun~~~"

"Aması yok!"

Kapı aniden açıldı ve Fukuzawanın içeri girişiyle herkes ayaklandı. Yüzünden aptal gülüşü düşmeyen Dazai bile ciddi yüz ifadesiyle ayaktaydı.

"Dazai, Kunikida, size bu akşam için önemli bir görevim var. Benimle gelin."

ikili birlikte başkanın odasındaydı, tüm dikkatleri Fukuzawanın vereceği görevdeydi.

"Bu akşam Yokohamanın en ünlü restoranlarının birinde büyük bir bilgi satışı yapılacak. Sizden isteğim, bu bilgilerin yazılı oldugu belgeleri ele geçirmeniz. Ve tabiki belgelerin sahibini tutuklamanız. Bu kişi büyük bir şantajcı. Bir çok devlet görevlisini bu şekilde şantaj yaptı ve işinden ettirdi. Şimdiki hedefiyse başbakan. O belgeler ele geçmemesi gereken kişinin eline geçerse başımız büyük dertte demektir. Planı daha detaylı şekilde asistanım anlatacaktır, gerekli şeylerin de hepsi hazır. Tek istediğim o belgeler ve malum kişinin tutuklanması. Size güveniyorum."

--------------------------------------------------------------

"Kunikida-kun! Lütfen yardım et..."

Bıkkın bir nefes verdi ve 15 dakikadir papyonunu düzeltmeye çalışan Dazai'ye yakınlaştı.

"Bu kadar basit birşeyi beceremiyor musun aptal..."

Papyon felan bahaneydi. Sadece Kunikidaya daha yakın durmak istemişti. Yeşil gözlerini, sarı saçlarını tekrardan incelemek istemişti. içinde olduğu kostümde o kadar şık görünüyordu ki, gözünü alamamıştı üstünden.

"Bitti. Herşey hazırsa çıkalım artık, misafirler gelmeye başladı bile."

Başını sallamakla yetindi, tam çıkacakken Kunikida durdurdu onu.

"Bekle."

"Hm?"

Ellerini kahverengi saçlara daldırdı Kunikida ve sağ tarafı arkaya doğru yatırdı.

"Böyle daha iyi."

Sonra hiç birşey demeden hızla çıktı odadan. Galiba utanmıştı. Kunikidanin bu haline gülmeden edemedi Dazai. Son bir kez aynada kendine baktı ve çıktı soyunma odasından.

Görevleri şu şekildeydi: ikili garsonluk yapacaktı o gün restoranda. Misafirlerle ilgilenirken aradıkları kişiyi bulacaktılar.

Görevlerini yapacakları restoran büyük iki katlı bir restorandı. Üst katına sadece yeteri kadar para verirseniz oturabilirdiniz, ve genellikle orada olurdu bir çok kanunsuz satışlar. 6 masası olan büyük bir salondu ve tam ortasında büyük bir piyano vardı.

"Bak Dazai sakın bir sakarlık yapıp planı bozmayım deme."

"Kırıcısın Kunikida-kun hiç öyle birşey yapar mıyım ben?"

köprü-kunizaiWhere stories live. Discover now