*1 hafta sonra*
Bir hafta geçmişti Hyunwooyu evlatlık almamın üzerinden, ne kadar 1 haftadır beraber olsakta Hyunwoo arkadaşlarından ayrıldıktan sonra eski haline dönmüştü yeniden siyaha dönmüştü
konuşmuyordu fakat en azından iyi besleniyordu onun için Kredi kartı ayarlamıştım içinde bi miktar para vardı her gün Eve geç geldiğim için sadece odasında tatlı-tatlı uyuyan Hyunwooyu görüyordum
diger odası tamamen siyah olduğuna bakmayarak ben inatla onun odasını açık tonda renklerle boyattırmıştım
işlerim yoğundu küçük meleğimi pek sık göremiyordum fakat uyandığı gibi bana aramasını istemiştim oda gözlerini açar-açmaz beni görüntülü arıyordu yeni uyandığını belli edermişcesine hep tatlı bir şekilde gözlerini ovuşturuyordu
Hyunwoo çok tatlıydı baştan-aşağı, onun kendi kurallarımla yaratmak istemem bencillik olurdu Hyunwoo kendisini çok iyi yetiştirmiş,iyiki o gün onu farketmişim, yoksa 10 yaşından küçük Hyunwoo olmayan bir çoçukla nasıl anlaşacaktım?
Hyunwoo arkadaşlarını 1 haftadır görmüyordu ve yavaş-yavaş soluyordu onun boyle olmasına dayanamıyordum hep gülsün hep mutlu olsun istiyordum onun kırılmasına izin vermeyecektim
Bu gün işten izin almış Eve erken gelmiştim kapıyı Hyunwoo açmıştı beni gördüğünde şok olmuş üstüme atlamıştı
"Hyung! Erken gelmişsin"
Onu belinden tutup kucağıma almış, içeriye geçip kapıyı kapatmıştım
"Evet erken geldim Hyunwoo bu gün seninle bir az vakit geçirmek istiyorum"
Şaşırmış bir şekilde başını omzuma yasladı
"Gerçektenmi?~"
"Evet bebeğim bir az konuşalım"
"Hyung beni yere indirsene, sıkıldım"
"Tamam"
Hyunwoo ile beraber kanepeye oturduk
"Bir şey istermisin? Açmısın?"
"Yok aç değilim yemeğimi yedim"
"Hyunwoo arkadaşlarını çok mu seviyorsun?"
"Evet, onlar benim tek ailem başka kimsem yok"
"Ben ne güne duruyorum bıcırık? Süs olsun diye mi aldım seni? "
Şakalaşmak istermişcesine Hyunwoo nun saçlarını karıştırdım
"Hayır yanlış anlama sadece onlar daha önce vardı, benim gibi hatta benden daha kötü 4 insan, 5 kişilik bir aile gibiydik Minjae hyung reşit olmayı iple çekiyordu kendi için iş bile bulmuştu, sırf bizi evlatlık ala bilmek için, aylar sonra reşit olacak, Jinsikte 1 sene sonra olacak, Minjae dördümüzü de evlatlık almak istiyordu"
"Hyunwoo, bebeğim istersen yarın güzel bir yer ayarlayalım sen ve arkadaşlarında beraber orada konuşursunuz, 1 haftadır görüşmüyorsunuz özlem giderirsiniz"
Hyunwoo tekrar üstüme atladı
"Gerçektenmi?"
"Gerçekten"
"Seni çok seviyorum hyung Sen benim ailem gibisin"
"Teşekkürler bebeğim"
Hyunwoo ile bir az konuştuk espiriler yapıp onu güldürüyordum güldüğünü ilk defa görüyordum adeta büyülenmiş gibiydim çok güzel gülüyordu
Gecenin bir yarısı şiddetle yağmur yağmaya, şimşek çakmaya başladı ben rahat-rahat uyumuştum sabah kalktığımda yanımda küçücük bir beden bana sokulmuş uyuyordu, evet hyunwooydu
gece şimşek sesinden korkmuş yanıma gelmişti onu uyandırmamaya dikkat ederek ayağa kalktım duşa girdim geldiğimde Hyunwoo uyanmış yatakta oturmuş bana bakıyordu
"Hyung nereye gideceğiz? "
"Uyandınmı ben mı uyandırdım? "
"Hayır, uykum çok hafif ama nasılsa yanına geldiğimde sızıp kalmışım"
"Neden geldin yanıma?"
Çekinerek söyleyip-söylememek arasınds kalmıştı
"Ben yüksek seslerden korkuyorum, şimşek çakınca korkup yanına geldim"
Yaklaşıp ona sarıldım
"Korkmana gerek yok Hyunwoom ben burdayım seni hep korurum"
"Teşekkürler hyung"
Üstümü değiştirdiğimde Hyunwoo da kendi odasına gidip üstünü değiştirdi mini bir short ve hoodie giymişti hala da üst vücudu saklamaya çalışıyordu morluklar, yaralar, çizikler yüzünden
Hyunwoo ile beraber evden çıktık yetimhaneye geldiğimizde arabayı durdurdum beraber indik hyunwoo içeri girdiğinde arkadaşları bir köşede durmuş söhbet ediyordu
gözüm kırmızı saçlı çoçuğa takıldı geçen defakinden daha da zayıftı hatta kemikleri sayılıyordu bu yetimhanede çoçuklara nasıl bakıyorlardı?
Çoçuk ölecek kadar zayıftı giydiği tişörtten kollarındaki yara bantları görünüyordu kolları tamamen morluk ve yara bandlarıyla doluydu
Hyunwoo onları gördüğü gibi hepsi kırmızı saçlıyla kıyasladığımızda aktifti fakat o, o sanki ölüyordu
diğerlerini de inceledim felaket haldeydiler Jinsik denilen çoçuk zayıflamakla kalmamış yüzü tamamen solmuştu
Yujuna dikkat ettim bu sıcakta hoodie ve bol patolon giyiyordu bir şeyler saklıyordu
Minjaeye baktığımdaysa mutlu görünmeye çalışıyordu fakat oda Yujun gibi bol giyinmişti yüzü solmuştu
hyunwoo hepsine teker-teker sarıldı
"Nasılsınız bakalım? "
"İyiyiz hyung Sen nasılsın? "
"Bende iyiyim, sizi bir günlük kaçırmaya geldim siz burda durun ben müdürden izin alayım"
"Tamam hyung"
Müdürden izin aldıktan sonra altımız beraber arabaya bindik güzel bir yere geldik hyunwoo ve arkadaşları heyecanla konuşuyordu garsonu çağırıp Yemek sipariş verdim
"Yemeklerinizi yiyin sonra konuşmaya devam ederseniz "
kırmızı saçlı çoçuk, o yine kendini belli ediyordu, yemeği yemiyordu uzun bir süredir yemekle bakışıyorlardı
" Yechanniem yemeğini yesene"
"Ha yok ben aç değilim yemiştim bir şeyler"
"Allah çarpsın yalan söylüyor, 1 haftadır kafetariyaya adımını bile atmıyorsun"
Şoka uğradım bu çoçuk 1 haftadır bir şey yemiyormu? Yetimhane çalışanları ne yapıyor acaba?
"Çoçuklar ben 2 dakikaya geliyorum siz yemeğinizi yiyin"
Diyerek dışarıya çıktım direkt Seeunu aradım
"Alo Seeun"
"Efendim hyung bir şey mı oldu "
"Seeun biliyorsun ki ben 1 hafta önce bir çoçuk evlatlık aldım"
"Evet Choi Hyunwoo ne oldu ki? "
"O çoçuğun 4 tane arkadaşı var, onları 1 hafta sonra tekrar gördüm hepsi berbat haldeydi fakat kırmızı saçlı olan ayrı bi berbattı konuşurlarken duydum 1 haftadır Yemek yemiyor bi deri bi kemik kalmış yüzü tamamen solmuş sanarsın çoçuk ölüyor"
"Çoçuğun adı ne? "
"Lee Yechan 15 yaşında küçük bir çoçuk"
"Yetimhanenin adresini versene, çoçuğu öyle bırakmak istemiyorum"
"****************** orası"
"Tamam bu arada o çoçuğun arkadaşlaı varmı"
"Evet, Ham Jinsik, Kim Minjae, Jung Yujun diye 3 el kadar çoçuk"
"Bilgilendirdiğin için teşekkürler Jong, bu gün gelip evlatlık alacağım o çoçuğu"
"Asıl ben teşekkür ederim Seeun"