Beyaz Laleler

Sadece

şarkı önerisi:burn-2weı,edda hayes

Saçlarının siyah teli düzleştiricide kayıyor.Abla canım acıyor gülmeye çalışarak.Eli saçında geziniyor.Daha sonrasında dudaklarına dokunurken izi görüyor.

Ayakları dolanıyor basamakların yüksekliğinde.Daha çok yükseğe çıkıyor ta ki uçurtmalara kadar.Kapı aralı içeriden güneş ışığının yükseldiği bir yol.Yol tozlar içinde bir asfaltın altında kalmış ve saçlar dalga halinde bütünleşiyor.

Kulaklık iletişim kuruyor telefonla.Dıııın sesi!Yanından geçen saç dalgaları yüzünde savruluyor.Arkalarında bıraktıkları küçücük bir can.

Bir telefon çalıyor."Evi çabuk boşaltın"
O gün dışarının soğukluğuna hiç kimse aldırmadı.Sorulan sorularda hiç düşünülmemişti o yaşta bir çocuk için.Ard arda sıralanan sorular ve beynimin içini yiyen düşünceler.Düşün,düşün,düşün en son boğuluyorum artık hiç de soğuk değil içerisi.Sorguların yerini hıçkırıklarla dolu çığlıklar alıyor ayağını yere sertçe vurarak vazoyu yere fırlatıp atıyor.En son ellerini bal arısı rengi saçına götürüyor ve çekiştirmeye başlıyor dalgalarından eser kalmayıncaya kadar.

Demir kapı zincirlerin esir aldığı.Tam önünde iki ruh birbirine bakıp gülümsüyor.Ruhların kokusunu içlerine çekiyor ve bir adım gerçeklere sürükleyen.Toprağın soğukluğunu elinde hissediyor.Soğuk bir ruhu iliklerine kadar esir alıyor.Katılara özgü olan sadece titreşim hareketi onda hayat bulunurken titremye kapılıyor.Dudakları aralı ve karın katılığıyla buz kesmiş.Buzların arkasında bir ruh yarı saydamlığında ona doğru adımlamaya çalışırken yere yığılmış bir şekilde.Ona doğru koşmak için bütün gücünü kendindee topluyor ve elindeki vazoyu fırlatıyor.Vazoyla birlikte buzun yarı saydamlığı buğulanıyor.O2 tükenirken boşluğa dönüşüyor.Maddeden sayan yok ciğerleri de buna dahil oluyor ve bir duman tütüyor.

Dumanlar içindeyiz ve dumanların dışındayız.Saatin pillerini dumana doğru fırlatıyor.Duvara doğru sabitlenmiş merdivende yükselirken dumanda kayboluyor ve bir güm sesi.Ellerinde bakarken tedirgin ve katı.Bir dosya fırlatıyor yanan meşeye.Dosyadaki cam kırıkları ve beyaz laleler.

Yere doğru düşen adım sesleri ve masayı gözleriyle dikizlenen bir masa saati.Saati kendine doğru çeviriyor ve elindeki bitik kömürleşmiş pilleri takıyor.Zaman işliyor.Yeni görevinde şanslar senin için uzun bir yolculuk olacak gibi.

Şans sizi bulması için beklerken piller patlar bir saatin içinde yüzerken.Kömürleşmiş pilleri saatin içinden çıkarıp fırlatmadığınız sürece zaman işlemez.Pilleri meşeye doğru fırlatıp atıyor ve yerde emekliyor.Kapıdaki sese kulak veriyor."Sarah'nın öğrenmesine izin vermemeliyiz,beni duydun mu?"Kulağı kapıya dayalıyken"Tamam anne,aramızda bir sır.

Daktiloda yuvarlanan parmaklar yazmaya başlıyor.Kanın damlası ekranda yüzüyor ve en son damladığı yerde hayat buluyor."Ne zamandan beri bu oda temizlenmiyor"cama dönerek başını"İçeriye O2 girsin"bedeninin titremesine engel olamayarak pencerenin simsiyah çerçevesi yok oluyor onun yerine renklerin cümbüşü yer alıyor.

Renkli spot ışıkları yüzünde bitiyor kameranın merceğinde odaklanıyor."O gün ki geceden sadece bir kesit sizden istenilen"ellerinin soğukluğu hissetti.Ruh buzun saydamlığını buzun katısıyla örttü.
"Sadece."