-Yazar POV-
Yemyeşil orman üzerinde bir çukur... Çukurun üzerinde birisinin süper güçlerinin yarattığı yeşil lazer izleri... Çukurun içinde baygın yatan; kırmızı, kafasının içi boş olan, kolunda siyah ve kırmızı karışımı bir bileklik takan bir çöp adam? Bu çöp adamın bedeninden akan dehşet dolusu kan... Acaba kaç saattir bu hâlde bu çukurun içinde yatıyordu ki...?
2,5 saat kadar uzun bir süre geçti... Yara içinde olan kırmızı çöp adam gözlerini açtı! Etrafı dikkatlice inceledi. Bilincini tekrar kazanınca ayı gibi öksürmeye başladı.
Dark:
-N-Neredeyim lan ben...? Ne oldu bana?!
Dark yavaşça ayağa kalkmayı denedi ama ayağa kalktığı an tekrar yere düşüverdi... Ne olmuştu da bu hâle gelmişti..? Neden hiçbir şey hatırlamıyordu?? Onun bu kadar yaralanmasına sebep olan, başına gelen şey neydi ki...?
Vazgeçmeden tekrar, tekrar, tekrar, tekrar ve tekrar ayağa kalkmayı denedi.
Bir süre sonra Dark ayağa kalkamayacağını fark ederek olduğu yerden uzaklaşmak, ayrılmak için yeni bir yöntem bulmaya karar verdi. Ne yapabilirdi...? Oh! Bunu gören herhangi birisi muhtemelen Dark'ın deli olduğunu düşünürdü ama Dark bir bebek gibi emeklemeye karar verdi. Gerçi başka bir seçeneği de yoktu... Öyle değil mi?
Dark bir ağacın yakınına gelene kadar emekledi. Daha sonra sırtını ağaca yasladı. O kadar yorgundu ki bu hâlde tekrar uykuya daldı...
Yaklaşık yarım saat kadar sonra Dark tekrar uyandı. Kendini biraz daha iyi hissediyordu ve sanki bir şeyler hatırlamaya başlamıştı... Oh.. Evet! En yakın arkadaşı Chosen ile dünyayı yok etmek istediği için kavga etmişti!! Daha sonra turuncu aptal bir çöp adam onların aralarına girip Dark'ı bu hâle getirmişti!!! Dark şimdi her şeyi daha iyi hatırlıyordu... Hatırladıkça daha da sinirleniyordu! Chosen nasıl böyle bir şeyi ona yapmıştı?! O aptal neden en yakın arkadaşı ile arasına girmeye çalışmıştı!? Bunların hepsinin bedelini ona ödeticekti. Onu bulduğu yerde parçalayacaktı ve kimsenin o küçük şeytanın en küçük parçasını bulmasına bile izin vermeyecekti! O velet hele bir eline geçsin... Dark onun bir daha asla ama asla nefes almasına bile izin vermeyecekti. Kendini ne sanıyordu o?!
Dark sinirle ellerini yumruk şekline getirdi ve yaslandığı ağaca sert bir yumruk attı! Eli tekrar kanamaya başlamıştı... Gerçi umrunda mıydı??
Yürümek için çevresindeki ağaçlardan destek alan Dark bir süre sonra Chosen ile dövüştüğü, Virabotlarını sakladığı, O turuncu şeytanın ona saldırdığı, Bazı bilgilerini sakladığı bilgisayarının içinde olduğu kulübenin olduğu yere geri döndü. Chosen'ın parçaladığı kısımdan kulübenin içine girdi Hâlâ zar zor yürüyordu. Masaya tutunarak bilgisayarını açtı ve bilgisayarın içindekilere bir göz attı. O aptal velet ve arkadaşları Dark'ın bilgisayarındaki her şeyi kurcaladığından bilgisayar karmakarışık bir hâldeydi. Sorun yok! Dark bir şekilde düzeltebilirdi!! Yani.. Sanırım.
Dark bilgisayarında geriye kalan bilgileri incelemeye başlayalı 15 dakika geçmişti.. Belki de eskiden Chosen ile dünyayı yok etmek için uzun uğraşlar içinde yarattığı malzemeleri, virabotlarını tekrar dünyaya getirebilirdi! Böylece hem o turuncu şeytandan intikam alabilir.. Hem de Chosen'ı esir alıp onu Dark'a ihanet ettiği için cezalandırabilirdi. Chosen Dark'a ihanet etmek yerine Dark ile yaptığının yanlış olduğunu güzel bir ortamda, sakin bir ses tonu ile konuşsaydı Dark onun için her şeyden vazgeçerdi... Ama yoooook!!! Chosen anca kendi bildiğini yapar. Kimsenin duygularını umursamaz ki?! O kalpsizin, duygusuzun teki! 9-10 yıldır tek arkadaşı olan Dark'a nasıl zarar vermekten çekinmediğini görmediniz mi?! Ya da en azından onun bu kadar kalpsiz olduğunu düşünüyordu Dark... Belki de öyle değildi? Kim bilebilir ki??
Dark derin bir iç çekti... Belki de bunu düşünmesi için henüz çok erkendi? Kendine biraz zaman verip bu konuyu derin derin düşünmeliydi! Şimdilik kendine önem vermeliydi çünkü gerçekten bu hâldeyken kimse ile dövüşemezdi... Yavaş yavaş başlamalıydı her şeye. Önce kendisini düzeltecek, sonra o turuncu şeytanı bulup öldüresiye parçalayacak, en son ise Chosen ile yüzleşip onu esir alacaktı. Plan tamam! O hâlde önce ne yapmalıydı...? Evet. Kendine bir süreliğine kalacak bir yer bulmalıydı çünkü bu kulübede kalması mümkün değildi... Chosen veya o velet ya buraya geri gelirse?! Dark şu an kendini koruyacak kapasiteye sahip değildi ki!! Chosen ile ev arkadaşı olduğu eski evine de dönemezdi... Yeni bir ev satın almalıydı.. Ama nasıl? Parası yoktu ki... Bekle! Banka soysa?! Ama şu an bu güzel bir fikir mi...? Tamam! Belki Chosen'a karşı şu an âşırı güçsüzdü ama... Birkaç aptal polis memuruna karşı dövüşebilirdi! O kadar da kötü bir hâlde değildi sonuçta.. Önce karnını doyurmalıydı. Tabii parası olmadığı için yemeği de mecbur çalması gerekiyordu... Tamam! Dark Lord için plan kurma zamanı!!
Dark planı kurdu. Aslında gayet basit bir plandı. Bir restorana gidip karnını doyuracak belirli yiyecekler söyleyecek, yemek yedikten ve su içtikten sonra oradan tüm hızı ile birlikte kaçacaktı!! Garsonların zaten uçabilen ve güçleri olan bir çöp adama karşı fazla şansları yoktu.
Dark kulübeden çıkmadan önce kulübesindeki bezler ve ıslak mendil ile üstünü başını iyice temizledi. Sonuçta kanlar içerisinde topluma çıkamazdı öyle değil mi? Chosen'a bu bezleri burada tutması için onu zorladığından dolayı teşekkür etmeliydi galiba...
Flashback
Saat 11:09'du Chosen elinde bir koli ile Dark'ın kulübesine gidiyordu Dark bir şeyin üzerinde neredeyse hiç mola vermeden çalışıyordu ama neyin üzerinde...? Chosen Dark'ın sağlığı için endişeleniyordu ama Dark'ı ne kadar fazla kez mola vermesi için uyarırsa uyarsın Dark onu asla dinlemiyordu. Bu yüzden Chosen bir süreden sonra Dark'ın kulübesine belirli eşyalar taşımaya başladı. Kulübenin kapısını nazikçe çaldı.
Dark:
-Gir Chosen.
Chosen kapıyı açtı ve içeri girdi. Koliyi bir kenara bırakıverdi.
Chosen:
-Uh.. Hey...? Ben geldim.. Sabah seni evde bulamayınca burada olduğunu tahmin ettim. Kahvaltı yapmadan çıkmıştın o yüzden sana güzel bir kahvaltı ve belirli eşyalar getirdim.
Dark:
-Hoşgeldin Cho! Gel yanıma otur.
Dark Chosen için bilgisayarının yanına bir sandalye çekti. Chosen hiç düşünmeden Dark'ın yanına oturdu.
Chosen:
-Ne üzerinde çalışıyorsun da bu kadar meşgulsün ki..?
Dark:
-Daha önce de söyledim Chosen! Bu bir sürpriz. Zamanı gelince ne olduğunu öğreniceksin ve eminim ki çok hoşuna gidecek!
Dark Chosen'ın duygusuz yüzüne bakarak güldü.
Dark:
-Bakalım benim için neler getirmişsinnn~?
Dark kutunun içini açtı. Kutunun içinde 2 tane simitin ve 2 tane ayranın olduğu poşet, 3 paket ıslak mendil, 1 küçük boy şişe su ve 5-6 tane bez vardı
Dark:
-Aww~! Teşekkür ederim Chosen!! Ama bu bezlere ihtiyacım yok!
Chosen:
-Hayır var! Kulüben bok gibi kokuyor!!
Dark Chosen'ın kulübesi hakkında söylediklerini duyunca ister istemez bir kahkaha attı
Dark:
-Hadi ya?! Cidden o kadar kirli mi kulübem?
Chosen:
-Evet öyle! Bu kulübeye acil bir bakım gerek.
Dark:
-Tamaaaammm! Tamaaaammm! Kahvaltıdan sonra ve sen evimize geri döndüğünde küçük çaplı bir temizlik yaparım.
Dark simitleri ve ayranları alıp tekrar Chosen'ın yanına oturdu ve simit ile ayranlardan birer tane Chosen'a uzattı.
Chosen:
-G-Gerek yok! Ben gelmeden önce kahvaltı yaptım...
Dark:
-Hadi amaaaaaaa!! Benimle birlikte bir daha yap! Olmaz mı...?
Chosen:
-Pekiii..
Chosen Dark'ın elinden simiti ve ayranı aldı Bir süre boyunca sohbet ederek kahvaltı yaptılar
Dark Chosen'a o gün verdiği "sen gidince temizlerim" sözünü tutmamıştı tabii... Ama yine de Chosen'ın getirdiği bezleri ve ıslak mendil paketlerini orada tutmaya karar vermişti.
Flashback Ending
Dark restoranta girdi ve hemen bir masaya oturdu. Derin bir iç çekti. Hemen bir garson Dark'ın yanına geldi.
Garson:
-Merhaba Efendim! Buyrun menümüz!! İstediğiniz şeyi seçmekte özgürsünüz.
Dark menüye bir göz attı. Daha sonra sade ve ucuz bir yemek yiyip hemen oradan kaçmaya karar verdi.
Dark:
-Domates soslu spagetti, sezar salatası ve bir bardak limonata lütfen.
Garson:
-Hemen geliyor!
Yemek gelene kadar Dark gökyüzünü izledi. 18 dakika sonra Garson Dark'ın siparişlerini masanın üstüne bıraktı. Dark yemek yedikçe ne kadar çok acıktığını fark etti. Yemeğini bitirdikten sonra derin bir iç çekti. Şimdi tek yapması gereken şey kaçmak için doğru zamanı beklemekti.
İstediği doğru zamanın gelmesi fazla uzun sürmedi! 6 dakika sonra restorant kapısının önünde birkaç adam kavga etmeye başladı. Bütün restorant görevlileri kavgayı ayırmak ve restoranttaki diğer müşteriler ise kavgayı izlemekle meşgul olduğundan Dark'ın kaçma fırsatı doğmuştu. Dark hızla ayağa kalktı ve restorantın mutfağına gitti. Aşçılar bile kavgayı ayırmak ile uğraşıyorlardı... Sanırım gerçekten ciddi bir kavgaydı. Dark başkalarının verdiği siparişlerin olduğu birkaç poşeti de yanına alarak hemen restoranttan uzaklaştı. Herkes kavgaya o kadar odaklanmıştı ki kimse Dark'ı fark etmedi bile...
Dark bir süre uçtuktan sonra kulübesine geri döndü ve restoranttan çaldığı yiyecekleri bir kenara yerleştirdi. Tamam! Şimdi karnını doyurmuştu, kendisini daha iyi hissediyordu, yaraları yavaş yavaş iyileşmeye de başlamıştı! E şimdi söyleyin bana?? Dark'ın banka soymasını engelleyecek bir şey var mı ortada?!
Evet ilk bölüm bu kadardı -^-
2. Bölüm çok aksiyonlu olucak agaaaa!!!!!!!!
