Mini Hikayeler +18

~5~

'Anladığım kadarıyla 3 yıl önce kendi yaşadığınız şehirden buraya geldiz. Düzenli çaldığınız iş yeri sizi işten attı. Şuan kalacak bir yeriniz yok ve gün geçtikçe birikiminiz bitiyor. Doğru anlamış mıyım? '

Bu adam beni delirtecek sanki inadıma gider gibi herşeyi tekrar etmese olmuyor.

' Evet Mahir bey doğru anlamışsınız.'
Yüzüne düşünceli bir ifade takındıktan sonra o iğrenç gülümsemesi ile yine bana döndü.

' Sana vereceğim adrese git. Ne iş olursa yapacağını söyledin ve ev temizliğine yatkınsın bu adres bundan sonraki iş yerin yatılı bir villa evde sadece 28 yaşında Ateş Saraç adında bir iş adamı yaşıyor. Adrese gittikten sonra orada iş sözleşmelerini imzalayacaksın. Her hangi bir sorun olursa bana gelme artık sana geçmişin hatırına yapacağım tek iyilik buydu.'

Normal bir durumda olsam asla gelip bu şerefsizden bir şey istemezdim. Ama yaklaşık 3 yıl önce Bartın'dan İstanbul'a gelmiş ve bir abla sayesinde  bir evin temizlik işini yapıyordum.

Geçen süre boyunca hiçbir sorun çıkmamıştı ama son olaylar benim işimden olmama sebep olmuştu.
Neymiş efendim evin beyine kuyruk sallıyormuşum. Hah.

' Teşekkürler.'

Hızlıca burdan çıkıp adrese doğru yola koyuldum. Karşıya geçmem gerektiği için yolum biraz uzun sürecekti.

Aradan geçen iki saatin sonunda en nihayetinde varmıştım. Geldiğim yer oldukça büyük bir malikaneydi.
Villa demek cidden bu yere hakaret gibi olurdu.

Küçük adımlarla girişe doğru gittim.
' merhaba beni Mahir bey yolladı.'  görevli sadece küçük bir baş işareti ile içeriyi gösterdi.

İçeriye girdikten sonra bile bir süre yürümek gerekiyordu. Eve vardığımda ise tereddüt ile zile bastım.

Kapı otomatik bir sekilde açıldığında ise aynı tereddüt ile içeriye girdim. Gerçekten şuan aşırı derecede gerilmiştim.

' 1. Kata çıkıp soldan ikinci odaya gelin lütfen.'

Duyduğum ses ile olduğum yerde sıçradım. Allah kahretmesin sizi ödüm patladı burda. Sesin nereden geldiğini anlamasam da dinledim ve üst kata çıktım.

Kapının önüne geldiğimde iki kere tıkladım içeriye girecektim ama gel komutunu almadan girmek istemedim.

' Gel'

Cidden içimde bir korku var ama bu korkunun ne olduğunu asla anlayamıyorum boku yemeyiz umarım.

' Merhaba hoş geldiniz siz Sude hanım olmalısınız lütfen şöyle buyurun.'

İçeriye girdiğimde gayet düzgün giyimli hoş görünen bir beyefendi beni karşılamıştı. Dediğini yapıp gösterdiği yere oturdum.

' Sizi Mahir gönderdi değil mi?'

' evet '

'Güzel, işin ne olduğundan size bahsetti mi? '

' Evet bahsetti.'

' Yani işin ne olduğunu bildiğinize rağmen hala buradasınız? Doğru mu anlıyorum?'

' Yani bu işi yapmam da benim için bir sakınca yok daha önce yaptığım bir iş.'

Bunu söylediğimde karşımdaki adamın yüzü tuhaf bir hal aldı nedenini anlamasam da sorgulamamayı seçtim. Yani şu an zaten Zor bir durumdayım çok sorgulamak istemiyorum. Bir an önce işe başlayıp eşyalarımı yerleştirmek istiyorum.

' Peki o halde birazcık da ben bahsedeyim burada benim bütün ihtiyaçlarımı karşılamak için bulunuyorsunuz alt katta odalar var size daha sonra gezdiririm.  İşinizi az çok imzaları attıktan sonra tekrar konuşuruz kısacası benim bütün bakımımdan sorumlusunuz, tüm ihtiyaçlarım gidermek zorundasınız herhangi bir şeye itiraz  etme hakkınız yok.'