KIVMER -ONE SHOTS-

18. Bölüm "Mutlu Aile Tablosu"

Ünal ailesi evinde akşam saatlerinde tatlı bir telaş hakimdi. Kıvılcım bir yandan oğlunun sırt kısmında Efe Ünal yazılı tişörtünü giydirirken gülüyordu. Öteki yandan Ömer halısaha kombini ile giyinme odasından gülerek yanlarına geldi. Oğlunu görünce tebessüm etti. Kollarını açtı.

"Babammm, ne güzel olmuş senin tişörtün ya. İyi ki bu şirket takımına özel forma yaptırmışım."

Kıvılcım tebessüm ederek ona bakarken küçük çocuk da babasına doğru gülüyordu. Ömer hemen karısının şakaklarından öptü.

"Oğlum şu annenin güzelliğine bak. Gözümü alamıyorum şu an."

"Serseri seni."

"Ee ben nasılım."

Kıvılcım kollarını beline koymuş sapsalca duran kocasına baktı.

"Dünyanın en yakışıklı futbolcususun."

Dedikten sonra da yanağından öptü. Bu sırada oğlunu da yere koymuştu. Ömer birden utandı. Yanakları kızardı.

"G-gercekten mi?"

"Evet. Tabiki gerçek."

Dedikten hemen sonra kocasının saçlarını okşadı. Yanağından öptü.

"Evet saç saatimiz beyler."

Ömer güldü. Hemen oğlunu kucakladı. Birlikte yatağa oturdular. Kıvılcım önce Ömer'in saçlarına fön çekti. Efe başta ağladığı için ikisi de bir yandan şebeklik yapıyordu.

"Bir şey yokmuş ki. Bak babacım. Hiçbir şey yok."

"Evet annecim. Korkmaya gerek yok bak."

Küçük çocuk sonunda alışmış olacak ki babasının saçı yapılırken gülmeye başladı. Ayaklandı. Babasının yüzüne dokundu.

"B-baba."

"Efendim babacım."

"Baba gol."

"Evet oğlum baban bugün sahayı ağlatacak sahayı."

Dedikten sonra oğlunun başından öperken Kıvılcım devam etti.

"Hmm, iddialısın yani."

"Teknik direktörüm öyle diyor hep."

"Demek öyle."

Kıvılcım Ömer'in saçlarını bitirdikten sonra makineyi kaldırdı. Oğlunun saçlarını taradı.

"Annem, sen ne kadar yakışıklı oldun ya."

Ömer hemen oğlunu kendine çevirdi. Göz göze gelmişken konuştu.

"Bana bak Efe. Beni geçmek yok."

Kıvılcım kahkaha attı.

"Kıskanma oğlumu."

"Ne! Oğlun mu? Bana bak Kıvılcım Hanım. Ayıp oluyor ama."

Kıvılcım tekrar kahkaha atarken Ömer diğer dizine karısını oturttu.

"Ayıp mı o da ne Ömer Bey."

"Hmm, ben gösteririm sana gece."

"Meraklandım bak şimdi."

Ömer birden gözlerini açtı.

"Maç iptal. Efe seni de anneannene bırakıyoruz maalesef."

"Ömer delirme."

"Delirdim ve kudurdum şu an."

"Serseri seni. E hadi geç kalıyoruz."

"O zaman aile öpücüğü."