5.1

449 15 0
                                    

Uzun zamandır bölüm gelmiyordu. Ufak bir bölüm atayım dedim ballı çöreklerime. Güzel okumalar kızlarım♡

İçinizde erkek var mıdır??

Neyse, hadi okuyun. Yarın yine bölüm var😽

🪷

"Komiserim, sizin de yaptığınız iş mi?" Diye sordu Cemal.

Kendisi Timur'un biricik arkadaşı olmasına rağmen dilinde "Komiserim" dolaştıranlardandı.

Komosorom.

"Sus lan." Timur başının ağrısını biliyordu. Ben.

"Timur." Dedim konuşmayı başlatmacasına. Kafasını sıkıntı ile bana döndü ve kafasını salladı.

"Buyur Lavin."

"Doğru düzgün konuşalım şu işi!" Diye yükseldiğimde o da sıkılmıştı bu karakolda.

Koskoca baskomiser Timur Akçalı, birisini dövmekten karakoldaydı. Elbette nezarethanede kalmayacaktı, elbette cezasını almayacaksın, elbette polisler onu zorbalayamayacaktı. Çünkü o Başkomiser Timur Akçalıydı!

"Doğru düzgün konuşalım..." birkaç saniye bekledi. Bu saniyeler içinde dizini daha fazla titremeye başladı. Hâla sinirini üzerinden atamamıştı.

"Boynumuz kıldan ince dedik diye belamızı siktirtme be Lavin!" Diye yükseldiğinde benim kafamda farklı şeyler vardı.

Ne kadar da yakışıklı ya...

"Adama atladın!" Diyerek kafamı dağıtmaya çalıştım. Hayır, biz şuan tartışıyorduk.

"Atlayacağım tâbi! Yine olsa, yine yaparım. Hatta bu sefer daha pis sikerim onu."

Aşklı ilişki durumundan çıkan sinirlerim son gaz bana çarptı. Ve finiş, gitti Lavininiz...

"Ya biz evleniyoruz. Timur, biz evleniyoruz. Bekarlığımızın, sevgililiğimizin son zamanlarında karakolda mı geçireceğiz bu zamanları? Biz bugünü daha güzel şekilde geçirebilirdik Timur." Sona doğru kısılan sesim ağlamamın habercisiydi. Hayır, ağlamayacağım.

"Ne yapsaydım Lavin. Ben böyle bir tacize asla müsade etmem. Özellikle bu taciz benim karıma oluyorsa. Durdur durdurabilirsen."

Onun karısına oluyorsa durdur durdurabilirsen.

__
İstanbul karakol

"Mehmet, kimmiş bu adam!" Diye bağırdı Timur. Sinirliydi. Yerinde bir siniri vardı çünkü Avcı dosyası karışıktı. Fazla karışıktı ve bazı sonuçlara varıyordu. Vardığı sonuç maalesef ki iç açıcı değildi.

Yakup.

Tüm sonuçlar Yakup'a çıkıyordu. Bu psikopat adam ölmüş müydü, ölmemiş miydi onu dahi bilmiyordu. Timur derin bir nefes verdi ve elindeki sigarayı söndürdü.

"Mehmet cevap versene ulan!" Diye kükrediğinde Mehmet yutlundu. Salak gibiydi, akıllıydı, sinsiydi ama herşeyden önce Timur'un yakın bir iş arkadaşıydı.

"Timur... Bro sakin ol." Diyerek omzuna vurdu, Mehmet.

"Neyine sakin?" İki kelimelik bu cümle sabır içeriyordu. Çünkü sabır Lavin demekti.

"Agacığım, adam yüzde elli öldü, yüzde elli ölmedi. Adam olmuş elli. Bu davaya niye taktın bu kadar? Bizim ekip o psikopatlı yakalar zaten. Bak sana diyorum iki üç gün." Mehmet gevşekçe konuştukça Timur sinirleniyordu.

"Mehmet, sen o psikopatım yaptıklarının maddelerine baktın mı?" Timur saatlerce o maddeleri incelenmişti. Dikkatini tek çeken şey Yakup olmuştu.

"Ha, yok." Dedi ve elini gelişigüzel salladı, Mehmet.

"Orada, Onur Yakup maddesi vardı." Diye tek tek açıkladı Timur. Ellerini burun kemerine yaklaştırdı ve hafifçe sıktı.

"Ee..." Mehmet, masada duran yeşil elmayı eline aldı ve bir ısırık aldı. Gevşekti işte.

"Ben ileride evleniyorum Mehmet. Kim o kadın, Mehmet?" Mehmet kaşlarını kaldırdı ve nidalandı.

"Ha, bizim yenge! Usta desene bizim yenge diye."

"Zevzekleşme it!" Timur halen sorusunun cevabını bekliyordu. Mehmet'e dik dik bakıyor olayın ciddiyetinin farkına varmasını bekliyordu.

"Ne?... Ha, Lavin Yakup." Mehmet sorulara aptalca cevaplar vermeye devam ediyorken, Timur'un sinir katsayıları iyice artmıştı.

"Ölüye yapılan işkencesindeki adamın adı, Onur Yakup." Mehmet halen saf saf etrafa bakıyordu. Timur artık ipleri bırakmıştı.

"Orospu çocuğu! Ben kime ne anlatıyorum? Sikine takmayacaksın bu vasıfsız piçi!" Diye yükseldiğinde  Mehmet olayı kavramıştı.

Avcı dosyası, Lavin ve Yakup ailesi üzerinden çekiyordu.

YANLIŞ NUMARA| YARI TEXTİNGWhere stories live. Discover now