Tamam,şimdi sakin olmalıyım... En fazla az önce bana yaratık saldırdı sonra gözlerimi kapattığımda beyazlaştı ve yere düştü. Hergün yaşadığım şeyler zaten,korkmama gerek yok değil mi?
ALLAH'IM,LANET OLSUN BEN NE YAŞADIM AZ ÖNCE?!
Yaklaşık bir dakika yirmi iki saniye geçmişti fakat ben hala ağaca yaslanmış,olanları kavramaya çalışıyordum.
En sonunda kendime gelebildiğimde aklıma telefonum olduğu gelmişti. Hemen cebimden telefonu çıkartıp Tae'yi aradım.
"Alo?"
"Tae,nerdesin?"
"Bizimkilerleyim,bişey mi oldu?"
"Beni almaya gelirmisin?" Sesim titriyordu. Kekelememek için kendimi sıkıyordum.
"Tamam,nerdesin?" İşte benim koca- ne? Kocam mı? Mallaştın iyice Soo.
"Bilmiyorum,ormanlık bir yerdeyim!"
"Şimdi konum at diyeceğim ama..." Bu evrende bu özellik çalışmaz!
Tekrardan derin nefesler almaya başlamıştım. Ellerim ve bacaklarım titremeye devam ederken yine birisi gelecek diye ödüm kopuyordu.
"Taehyung,al beni burdan. Lütfen!"
"Tamam,sakin ol. Ben bulacağım seni tamam mı? Ağlama."
O öyle diyince ağlamaya başladım. Artık bu yerden gitmek istiyordum! Sıcak yatağımı çok özlemiştim! Neden bunlar benim başıma geliyordu?
"Jisoo,beni dinle güzelim. Ordamısın?"
"Hıhı."(Yazınca çok komik oluyormuş lan HDHSJDJSJ)
"Ben şimdi bizi buraya getiren o şey vardı ya,onu bulacağım. Bize yardımı olur,tamam mı?" Sesi çok endişeli geliyordu.
"Telefonu kapatma,lütfen."
"Tamam,kapatmıyorum. Yeter ki ağlama. Ben yanındayım,güzelim"
Yatıştırıcı sesi iyi hissettiriyordu. Gözyaşlarım dinmişti ve artık ellerim titremiyordu.
Bir süre telefonda onu bulmasını bekledim. O ise arada bana sesleniyor ve beni bulacağı ile ilgili şeyler söylüyordu.
Artık korkmuyorum çünkü o dediğini yapar,beni bulurdu...
***(Atlamayı çok seviyorum ya djdbsn)
"Jisoo!" Sonunda gelmişti. Yavaşça kalkmaya yeltendiğimde "Dur,yardım edeyim!" Diyerek koluma girdi ve kalkar kalkmaz kollarını belime doladı. Bende verdiği huzur hissiyle kollarımı omuzlarına sarıp kafamı boynuna gömmüştüm.
Hatta Jimin "Biz gidelim isterseniz!" Diye gülmeseydi 3 dakikadır sarıldığımızı fark etmemiştik bile.
Ayrıldığımızda bizim kızlar hemen üzerime hoplamıştı. Diğerleri ise "Nasılsın,İyimisin?" Tarzında sorular sormuşlardı.
Onlardan öğrendiğim kadarıyla kendi gücümü sonunda kazanıyordum. O yaratık gibi şeylerden ormanlarda çokça bulunuyordu ve çaylakların onları yenmesi oldukça zordu.
Neyse ki karşıma çıkan yaratık o kadar güçlü değilmiş,gerçi havada süzüldüğüm sahneleri unutmuş değilim ama,ya daha kötüsü olsaydı?
O yaratığı ise kendi gücümle yenmiştim. O yüzden beyaz renkliymiş. Son anda ellerimi kaldırdığımı hatırlıyorum,o zaman kullandım gücümü herhalde.
"Unniem! Çok korktum Unniem!" Diyerek ağlamaya başlayan Lisa'ya gülerek tekrar sarılmıştım.
"Unnie,ben birşey fark ettim." Dedi Rose.
Merakla baktığımı görünce "Sen hala bembeyazsın,ten rengini falan değiştirmeyecek misin?" Çook şükür,biin şükür,seni bana vereneeeee!
***(Hehehe)
"Hoşgeldinizzzzzz! " Bizi karşılayan kadın oldukça neşeli görünüyordu."Hoşbulduk,bize yardımcı olabilir misin?" Dedi Rm.
"Tabii ki! Sanırım Jisoo'ya yardım edeceğiz,değil mi?" Herkesin beni tanımasına alışmalıydım.
"Evet,lütfen."
"Pekala!"
Yanıma yaklaştı ve ellerini üzerime koydu. Elini koyduğu yerden başlayarak sonunda ten rengimi kazanıyordum. Ten rengim zaten koyu değildi fakat kar tanesi gibi dolaşmak istemiyordum.
"Çok teşekkür ederim!" Dedim ve oradan ayrıldık.
"Şimdi,saçlar!" Diye bağırdı Lisa.
"Ben siyah istiyorum!" Diye bağırdım.
"Bir dakika,kendi renginde olmasını istemez misin?" Dedi Haseok.
"Yok be,beyaz saç bana gitmez!"
"Bencede unniem!"
"Nereye gidiyorsunuz?" Bu yaratık da buradaydı değil mi? "Siyah renk burada."
Etrafımıza bakındık ama siyah renge dair hiçbirşey göremedik. Biz şaşkınca etrafa bakarken Tae sırıttı ve ellerini saçlarıma ve gözlerime değdirdi.
Demek siyah seçtin Tata. Güzel seçim, senin gibi...
Herkesten hayret nidaları yükselirken ben gözlerimi ondan ayıramıyordum. Kendisine en çok yakışan rengi seçmişti. Gerçi hepsi ona yakışırdı...
Oruçlar nasıl gençlik? Ramazan ramazan bölüm yazamıyorum ya. Size minnak bı spoi verim,belki deee birisi bizeeeeeeee ihanet edecek!!! Aha patlattım bombayı
kaçıyom
ŞİMDİ OKUDUĞUN
THE POWER OF COLORS
FanfictionKötü bir başlangıç yapan Kim Vsoo ikilisi bir anda kendilerinin aslında seçilmişler olduklarını öğrenirler... "Etrafı inceleyince kanım donmuştu.... Ya da... Olmayan kanım mı demeliydim?"