1. Bölüm

11 1 0
                                    

Onlardan uzak dur, onlara güvenme, yoksa onlardan biri olursun.

Öğlen babamın beni uyandırmasıyla uyandım "Hadi uykucu Cherry seni bekliyor." Yataktan zıplayarak kalktım. Bugün her yıl yapılan Işık Festivalinin son günüydü ve ben buna bayılıyordum. Yani yemeklere desek daha doğru olur. Ama genede buna inananlar Afinlerden birilerinin gelip onları alacaklarına inanıyor. Ve bunlardan biri Cherry,  ben inanırım ama beni gelip alacaklarına değil, var olduğuna inanırım, benim aksime Cherry, onu alıp götürmelerini ister ve buna bütün içtenliğiyle inanır.

"Geldim!" Cherry'i görür germez onun yanına gittim. Benim günlük kıyafetlerimin aksine şık bir elbise giymişti beni böyle görünce gözlerini devirdi. "Bu ne? Markete mi gidiyorsun." Cherry bana kızarak beni içeri soktu. Üzerime siyah bir tişört altıma ise beyaz bir etek giydirdi. Beni süslemesi bitince evden ayrıldık. "Hayret gelmeyeceksin sanmıştım." Evet aslında gelmeyecektim fakat babam bugün izlenecek bir şey olmadığını söyleyip dışarı çıkmamda ısrar etti "Aslında gelmeyecektim. Babam bu gece meteor yağmurunun olmadığını söyledi." Cherry anlayışla kafasını salladı.

Festivale gittiğimizde ilk defa son gün dışarı çıktığımı fark ettim bu yüzden içimde bir heyecan vardı. "İlk önce benim her yıl yaptırdığım fal işlerine sende başlıyorsun Luna!" Ben Cherry'e hayretler içinde baktım. Cherry her yıl bir fal baktırırdı her yıl farklı bir aşamada olurdu. "Nerden çıktı bu?" Cherry bana hevesle döndü. "Sen belki kendi geleceğini merak etmiyorsun ama ben seninkini merak ediyorum Luna. Lütfen beni kırma." Cherry bana öyle bakınca oflayıp başımı salladım. "Harika, hadi bu taraftan!" Cherry'i takip ederek kırmızı, beyaz, mavi ve yeşil şeritli bir çadıra girdik

Cherry içeri doğru seslenince bende etrafı inceledim. İçerisi göründüğünden büyük ve genişti yerde 4 tane minderin ortasında bir yer masası duruyordu. Etrafta tütsü kokuları vardı ve puflardan gırı olanda bir kadın oturuyordu gözü kapalıydı. "Luna..." kadın gözlerini açınca mavi gözleri bana döndü. Benim saçlarım siyah gözlerim ise maviydi. Kadın ise sarı saçlı çok güzel gözlere sahipti. "Sen buraya gel." Bana gel dediğinde Cherry göz kırparak çıktı. Nasıl bir şeydi gram bir fikrim yoktu. Kadının karşısına oturdum. Daha sonra kadın alttan bir kaç parşömen ve kalem çıkardı ve bir harita. "Bana doğum gününü ve doğum saatini söyler misin?" Cherry bana zorla benimkini ezberletmişti. "14 Temmuz saat 14:30." Burcum yengeç yükselenim ise Akrepti. Kadın bana şok içinde baktı. "Yengeç burcu yükselenin akrep..." kadın bana önemli bir şey bulmuş gibi baktı. Sonra bir şeyler anlattı. "... Sen bir varissin bundan sonraki hayatın bam başka olacak sadece 3 gün sonrayı bekle ve gör." Kadın bana bunları dedikten sonra çıkabileceğimi söyledi elimde bir yıldız haritası ve aklımda geleceğim ile ilgili söylenen saçmalıkla oradan ayrıldım. Çıktımda güneş batmak üzereydi. Cherry bir şans kurabiyecisinin önünden bir kurabiye çekiyordu yanına koşar adım ilerlerken gökyüzünde bir şeyler olmaya ve güneş kapanmaya başladı.

Dikkatimi istemsizce gökyüzüne çevirdim. Güneş tutulması? Şaka gibi. Demek ki babam bu yüzden meteor yağmuru olmayacak demişti...

Cherry benim koluma dokunca irkildim. "İyi misin?" Başımı olumlu anlamda salladım. Falcı konusunu açmamıştım. O da ben açmayınca açmadı.

Aradan 3 gün geçti ve hala güneş tutulması yada meteorologların dediği üzere Kanlı ay devam ediyordu meteorologlar bunun bir Kanlı ay olduğunu 4 gün boyunca devam edeceğini söyledi bugün 3. günü

"Luna hadi kalk!" Cherry yanımda beni kaldırmaya çalışıyordu. "Gelmeyeceğim! Falcı kadının ne dediğini sana söyledim!" Falcı kadın Işık festivalinden 3 gün sonra yani bugün bir şeyler olacağını söylediğini ona da anlattım. "Hadi ama! Falcı kadın kafadan sallamış!" Ben buna inanmak isteyerek yataktan kalktım. "Peki!" Üzerime mavi bir kazak altıma da bir kot giydim ve okula gittik.

ElmentarWhere stories live. Discover now