22>

1K 97 33
                                    

Düğüne gelmiştik.


(Giydiğim elbise

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

(Giydiğim elbise.)


Gözlerim bile uyumlu olmuştu. Ona göre bir göz makyajı ve pembe tonlarında bir ruj sürmüştüm, Açık pembe.


Elif abla, 7 yıldır mahallemizde oturan güzel, genç bir kadındı bugün ise düğünü vardı, Elif abla birde Sevim teyzenin Ablasının kızıydı yani bu durumda Ayaz'ın kuzeni oluyordu...

Bizimkilerin oturduğu masaya doğru gittim.

"O bu güzellik ne be" dedi Yeşim.

"Asıl sen kendine bek, kızım bu ne güzellik" dedim. Cidden baya güzel olmuştu. Yeşil gözlerine uyumlu bir yeşil elbise giymişti, ve acayip güzel görünüyordu.

Aradan yarım saat sonra herkes gelmeye başlamıştı. Masaya Elay geldi onunlada çok güzel olmuşsun Faslı geçtikten sonra.
Yanıma yürüyen Yıldırım'ı gördüm.

Yıldırım benim yavsak kuzendi seviyordum ama baya yavşaktı.

Elay ile yeşim benim karşımda oturmuştu.

"Bu ne güzelik Umay" diyip yanıma oturacakken. Bir el ondan önce davranıp sandalyeyi çekip oturmuştu. Kafamı çevirdiğimde yanımda Ayaz'ı görmeyi beklemiyordum.

"Çok yoruldum ya kardeş kusura bakma birden oturdum öyle" dedi.

"Sorun değil" diyip yanımdaki diğer sandalyeye yönelecekken. Bir tane kadın ondan önce davranıp oturmuştu.

İri yapılı bir kadındı, siyah saç, siyak gözle sahipti

"Kusura bakmayın ya uzun yoldan geldim öyle birden oturu verdim." dedi kadında.

"Niye yanıma oturdun" diye sordum Ayaz'a

"Keyfim ve kahyası öyle istedi"
Gözlerimi devirdim.

"Çok güzel olmuşsun" dedi birden,

Ona dogru döndüm ve birden istemsizce onu süzdüm, mükemmel derecede yakışıklı olmuştu

Ona dogru döndüm ve birden istemsizce onu süzdüm, mükemmel derecede yakışıklı olmuştu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

(Ayaz'ın kombini)

Ayaz'ın suratında pislik bir sırıtış belirdi, ama şuan pek umrunda değildi. O asker künyesi sürekli gözüme çarpıyordu heleki o kasları. Bana bir şeyler oluyordu

"Biliyorum Umay çok yakışıklı olduğumu," dedi.

"Ne alâka be!" dedim. Daha pis sırıtmaya başladı. "Ne diye pişmiş kelle gibi sırıtıyorsun"

"Hiç manzara hoşuma gidiyor" dedi gözlerimin içine bakarak.

Dediği şey ile gülümsemistim.
"Öyle m-" diyecekken lafım ağzıma tıkılmıştı. Tabi ki selinin sesi ile,

"Tatlım karşıya geçebilir misin buraya oturmak istiyorum" dedi. Selinde bizim Mahallede oturuyordu. Sevim teyze eskiden hep bana selinden bahsediyordu. 'Kızım selin benim oğlumu avucunun içine almış' ne bileyim 'Oglum bu kızın neyini seviyor" diye söyleniyordu Geçen yıl ise bana ayrıldıklarını söylemişti, Selin ayda bir Hakkari'ye gidiyordu fakat geçen yıl gittiğini hiç görmemiştim.

Yani anlayacağınız Selin cılızı, Ayaz'ın eski sevgilisiydi.


"Nasıl" dedim. Kaşlarımı çatarak

"Diyorum ki karşı sandalyeye geçebilir misi-" diyordu ki Ayaz onu bölmüştü

"Sen geç iki adım atıp oturacaksın, bizim rahatımızı bozma." dedi Ayaz

Onun konuşmasına izin vermeden bana döndü.


"Öyle..." Dedi. Selin suratını asmış bir sekilde karşıya geçti. "Dün neden gelmedin Umay" dedi. Ses tonundan kırıldığını anlamıştım.


"RahatınıZı bozmak istemedim" dedim.


"Ne?" Dedi. Şaşkın bir edayla.


"Boş versene ne diye önemseyeceksin ki. Beni" dedim

Ayağa kalkıp Elay'ın

"Ben Lavoboya gidiyorum Elay" dedim kulağına doğru.

"Tamam. Geleyim istersen" dedi


"Gerek yok ya makyajımı tazeleyiecegim"


Lavabonun önünü gelmiştim tam gidecekken bir el bileğimi tuttup lavobonun yanında olan odaya soktu.






ASKERİM;)/TEXTİNG Where stories live. Discover now