(46)

1.7K 192 222
                                    

Selamlarr
Ben geldimmm

Arkadaşlar yorum sayısı biraz düştüü :(((
Lütfen bol bol yorum yapınn
Yorumlariniz benim için çok değerliiii

Neyseee

Yazım hatası varsa özür dilerim kontrol etmeden atiyorumm

Keyifli okumalarrr <333

"Dön bakayım bana. İyice sokulursan uykun gelir senin, mayışırsın hemen." dedim onu kendime doğru çevirmeye çalışırken.
Bana yardımcı olmuş ve bana doğru dönüp yine üzerime uzanmıştı.
Ne zaman boynuma sokulsa ve bende beliyle saçlarını okşasam, hemen mayışıyor ve uyuklamaya başlıyordu.

Hızla boynuma gömülmüş ve ellerini omuzlarıma yerleştirmişti.
Ben de ellerimi tişörtünden içeriye sokup çıplak belini okşamaya başladım.
Sıcak nefesleri boynuma vuruyor, karnımın kasılmasına sebep oluyordu.

Onu uyutmaya çalışırken, ne zaman uykumun bastırdığını, ne zaman gözlerimin kapandığını bile fark edememiştim.

Gözlerimi huzurlu uykumdan uyanarak ağır ağır açtım.

Sabah olmuştu.

Kendime gelmeyi başardığım an bakışlarımı kollarının arasında mışıl mışıl uyuyan sevgilime çevirdim.
Dün, o kadar yorulmuştu ki uzun bir süre uyanmayacak gibi görünüyordu.

Bir süre onun sevimli suratını izledikten sonra kalkma kararı alıp dikkatli bir şekilde Jungkook'u uyandırmadan kollarımı bedeninden çektim.
Yavaşça yataktan kalkıp yüzümü yıkamak için banyoya ilerledim.

İşlerimi hallettikten sonra ikimiz için güzel bir kahvaltı hazırlamak üzere mutfağa ilerlemeye başladım.
Uyandığında çok acıkmış olacaktı. Kahvaltısı hazır olsun istiyordum.
Ben hazırlayana kadar biraz daha uykusunu alması iyi olurdu.

Mutfağa geldiğimde, ellerimi belime yerleştirmiş bir şekilde mutfağı süzdüm. Neyin nerede olduğunu bilmiyordum. Ayrıca ne hazırlayacağımı da bilmiyordum.

Army'de iken yemeklerimiz sürekli hazır önümüze koyulduğu için buna alışmıştım ve şimdi birazcık zor gelmişti yemek yapmak.

Daha fazla düşünmeyi bırakmış ve buz dolabına yönelmiştim. Malzeme olarak neler var bakmalıydım önce.

Dolabı açtığım gibi içinde çeşit çeşit yiyecek ve içeceklerin olduğunu gördüğümde, heyecanlanmadan edemedim. İlk kez bu kadar dolu bir dolap görmüştüm, yıllar sonra.

"Siktir! Yumurta var!" diye konuştum kendime engel olamayarak.
Yumurta bulmak imkansız gibi bir şeydi! Burada üretimini yapıyor olmalılardı.

"Oha! Süt bile var lan!" dedim bu sefer. Gerçekten heyecanlanmıştım. Jungkook çok sevinecekti!
Bu kadar çeşitli ve taze malzemeler varken ona harika bir kahvaltı hazırlayacaktım.

O an, yıllar önce annemden öğrendiğim pankeki yapmak istedi canım.
Hızla dolaptan malzemeleri çıkarıp işe koyuldum.

Yüzümdeki aptal gülümsemeyi durduramıyordum. Ona kahvaltı hazırlamak beni nasıl bu kadar mutlu edebilir, heyecanlandırabilirdi ki?

Kafamda dönüp duran sevimli düşünceler eşliğinde kahvaltıyı hazırlamaya başladım. Öyle dalmıştım ki, dakikalarca sıkılmadan pankek hamurunu karıştırmıştım.

KILL OR BE KILLEDHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin