BÖLÜM:46 UYUŞTURUCU (+18)

24.9K 760 419
                                    

Ssseeelllaaaammmm

Şu an Arslan'ın odasının önünde bekliyordum. Tüm okul çoktan gitmişti. Bir tek ben kalmıştım ama giremiyordum. Neden mi? Müdür odadaydı. Hal böyle olunca ben de kimse beni görmeden bahçeye indim. Odada müdür olan amcası ile bu kadar uzun ne konuşuyor? Bir banka oturdum ve Arslan'a yazdım.

Defne: Biraz daha gecikirsen eve gideceğim.

Defne: Üzülen sen olursun :)

Mesajımı attıktan on dakika sonra binadan çıkan Arslan'ı gördüm. Sanki ben de eve gitmek için kalkar gibi yerimden kalktım. Arslan arabasını yine uzak bir yere park etmişti. Aramızda mesafe ile ben önden o arkadan arabaya kadar yürüdük. Arabanın önüne geldiğimde Arslan cebinden anahtarı çıkarıp arabanın kilidini açtı. İkimizde arabada yerlerimize geçtik. Arslan arabayı çalıştırdığı sırada bana döndü.

"Beni yine o şekilde bıraktın." Önceden de bırakmıştım sanırım.

"Bana emir vermeseydin öyle olmazdı."

"Emir kipi ile alıp veremediğin ne?" Dedi. Sanırım yetiştirilme tarzıma dayanıyordu.

"Bana emir cümlesi kurulmasını sevmiyorum." Dedim kollarımı birbirine dolayarak.

"Tamam asma suratını, bir daha kurmam. Zaten evde-" elim ile ağzını kapattım.

"Tamam anladım ben." Seks ile ilgili şeylerde çok açık konuşuyordu. Parmaklarımın arasından güldü ama sesi boğuk çıkmıştı elim yüzünden. Elimi çektim ve önüme döndüm.

Kırmayın lütfen, travma kalıyor.

Gel bana sor! Her akıllı tahta gördüğümde aklıma hem ateşli sahnelerimiz gelirken hem de utançtan yerin bin katına iniyordum. Arslan daha çok konuşmadan arabayı sürmeye devam etti. On dakika sonra araba durdu.

"Nereye?" Dedim.
Wx🔥
"Bekle geliyorum." Dedi ve ilerdeki bir avm bir de. Meraklandığım için ben de arabadan indim. Peşinden gittiğimi fark ettiği için durdu ve beni bekledi. Yanına ulaşınca beraber avm ye girdik. Aklıma gelen düşünce ile Arslan'dan uzaklaştım. Bana şaşkın bir şekilde baktım.

"Hocamsınız." Dedim açıklayarak. Okuldan biri olursa biterim. Gülerek kafasını iki yana salladı. O önden ben arkadan yürüyen merdiven ile üst katlara çıktık. Arslan bir oyuncak mağazasına girince şaşkınca arkasından girdim. Tabiki de gözlerim büyük ayılara gitti. Mükemmeller...

"Ayıları seviyordun değil mi?" Dedi.

"Evet ama büyük ve kocaman olanlar." Dedim. Kafamı sallayarak.

"Büyük ve kocaman aynı anlama geliyor cümlede birini kullansan yeter." Dedi yanlışımı düzelterek. Ona kaşlarımı çatarak baktı. Yüz ifadem komik olmalı ki güldü. Arslan benden kısa ama çok büyük bir ayıyı aldı. Çok, çok güzel beyaz ve büyüktü. Arslan ayıcığı bana verince içimdeki mutluluğu tarif edemem! Beraber kasaya gittik. Arslan ödeyip kocaman ayıcığı bana verdi.

"Ağırsa taşıyım." Dedi gülerek. Ben de gülerek ona sarıldım ayıcık aramızda ezilmişti.

"Hayır, ve teşekkür ederim." Dedim ondan ayrılıp.

"Defne?" Arkamdan gelen ses ile dondum. Arslan da arkadamda ki sese döndü. Bu ses Serdar'a aitti.

(Yazar notu: B12 si olanlar için söylüyorum Serdar Defne'nin eski sevgilisi)

MİHRİMAH/ Yarı Texting [+18]Where stories live. Discover now