İnsanlar bazen yaşantılarından dolayı değil de düşüncelerinden dolayı hayattan yorulurlar, tam olarak da şuanda olduğu gibi. Normal bir hayata sahipken bir anda hayatımda düşünceler, beynimi yoran olaylar oluyor. Oysa günler öncesine kadar okuluma gidip yeni tanıdığım insanlarla arkadaşlık kurmaya çalışıyordum. Şimdi ise okula gitmeye bile korkar hale geldim. Adım atmaya bile korkar oldum. 4 gün öncesine kadar normal bir hayatım vardı. Ta ki Babam ortalıktan kaybolup onu düşünmeye başladığımın dakikasına kadar. Babamı evde gördüğümde mutlu olmuştum ama duyduklarım beni yıkana kadardı o mutluluk süresi. Şimdi ise ya Babama bir şey olursa diye korku doluyum. Babama bir şey olursa ben yaşayamam. Babam benim hayattaki en değerli varlığımdır ve ben Babam için elimden gelen her şeyi yapacağım. Benim Babam karıncayı bile incitmeyen insandır... Şimdi ise bir adam öldürmekten bahsediyor. Babamın suçsuz olduğuna inanıyorum ve öylede zaten... O suçsuz ve ben bunu kanıtlayacağım...
3 GÜN ÖNCE
"Kızım doktor 2 kutu ilaç yazmış, bir tanesi sabah tok karnına, bir tanesi akşam aç karnına alacaksın." Babamın odaya girer girmez elinde ilaç poşetini sallayarak bana gösterip, sanki bunları içmek zorundasın der gibi bakış attıktan sonra babamı onaylarcasına başımı sallayıp ona gözlerimi devirdim. Babama tekrar dönüp.
"Baba biz ne zaman eve gideceğiz sıkıldım artık ya..." Babama sıkıldığımı anlasın diye oflayıp pufladım sanki 3 yaşındaki kız çocuğu gibi.
"Birazdan gideriz Kızım, doktor serumdan sonra gidebileceğini söyledi"
"Serum bitti zaten az önce hemşire gelip iğneyi çıkardı... görmedin mi baba oturduğum yerde kapıyı bekliyorum gel sende gitsek diye." Babamın dalgınlığı benim hangi şekilde olduğumu görmeyecek kadar büyüktü. Acaba ne olmuş olabilir duyduklarım neydi o sorunları neydi. Babam bana seslenince annem beni kolumdan tuttup yavaşça yerimden kaldırdı. Bende anneme bana nasıl muamele yaptığını hayretle izliyorum.
"Anne ben çocuk değilim altı üstü üşüttüm...şu yaptığın muameleye bakarmısın ya."
"Kızım sen bizim biriciğimizsin ve ne kadar büyürsen büyü bizim için hala bebeksin."Dedi.
Babama hayranlıkla baka kaldım, çünkü ne kadar büyük olsamda onların gözünde hep bebek olarak kalacağım.2 SAAT SONRA
"Dur Kızım yavaş, dikkat et vurma kafanı" Hastaneden eve gelene kadar annemin sürekli iyi misin diye sorup durması başımı çatlattı durdu. Arabadan iner inmez dikkatimi çeken şey arabanın önündeki kırıklardı. Hemen başımı babama çevirip.
"B-baba araba" Dedim ağzımdan çıkan titremeli sesimle.
"Eve geçelim her şeyi anlatacağım Kızım, hadi gel yanıma," babamın yanına sokulup onunla sarılarak eve giriyoruz. O an içimde bir huzursuzluk oluştu anlamsız bir şekilde. Gözlerimin önüne duyduklarım geldi kulaklarımda çınladı durdu.
"BEN ÖLDÜRDÜM"
"BEN ÖLDÜRDÜM"
"BEN ÖLDÜRDÜM" Diyordu.
İstemsizce kendime gelebilmek adına başımı sağa sola çevirdim. Eve girdikten sonra, annemin yardımıyla koltuğa uzandım. Babam sanırım duş almaya gitmişti hemen onun yokluğunda anneme doğru eğilip.
"Anne neler oluyor o duyduklarım neydi." Anneme aklımdaki soruyu sorup geri doğruldum. Annem tek düze net bir şekilde cevap verdi anında.
"BİLMİYORUM" Dedi. Anneme sinir olduğumu belli etmek adına kaşlarımı çatıp başımı sağa doğru çevirdim. O sırada annemin sesiyle anneme tekrar döndüm.
YOU ARE READING
İntikam Yemini
Teen FictionSönmeye yer arayan Mum. Bir bıçak mı İNTİKAM YEMİNİ. Yıldız vermeyi, yorum yapmayı ve takip etmeyi unutmayın. İYİ OKUMALAR :)