Amedin topraklarından gelen iki genç, ikisi de hırçın ikisi de öfkeli. Bir berdel uğruna birbirine mahkûm edilir ve onlara bir kader çizilirse ne olur? İki genç bu durumu kabullenir mi?
Haydi gelin, Amedin topraklarına gidelim ve onlarla bu masalı...
(Okuduğumuz her şey hayal ürünüdür! Hiç bir yöreyi ya da kültürü kötülemek gibi bir amaç içermemektedir! Her bakımdan sahtedir!)
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın!
🦋; Kelebeklerimizi bırakalım.
Malihülya & Mariposa
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Dakikalar geçti, belki de belli bir saati arkamızda bıraktık. Öyle dolu dolu geçen bir saati galiba, ilk kez bir hastanenin bana güzellikler sunabileceğini gördüm.
İlk defa hayat benden bir şeyler çalmadan ben tüm güzellikleri keşfettim. Ve galiba ilk kez hayatın, evrenin çirkin yüzü değil de ben kazanacaktım.
Ben bir anneyim.
Ben bir anneden daha fazlasıyım.
Ben bir anneden çok daha fazlasıyım.
Ben bir çiçek bahçesiyim.
Sadece ben değil tüm anneler bir çiçek bahçesiydi bana göre. Annem benim için hiç bir zaman pişmanlık olmamış aksine her zaman iyikim olmuştu.
Şimdi de ben öyle olacaktım, üç tane meleğin pişmanlığı değil de iyikisi olabilmek için her şeyden vazgeçecektim. Çocuklarım için en büyük ilk iyiliğim ise onlara Boran gibi bir baba seçmiş olmamdı.
