hamburger ve baba

52 12 2
                                    

GEÇEN Kİ BÇLÜMDE NEDEN OY ATMADINOZ.
kınıyorum sizi ...
Oylayın lütfen hadi bb.

_

"KALK!"

Arkamda bağırarak konuşan binbaşı ile tüylerim diken diken olurken yanımdaki alfa yerinde hızlıca doğrulmuş ve özür dilemişti.

"Bana değil, jeon'dan özür dileyeceksin. Haddini bil." Binbaşının kelimeleri ile her saniye duygu değişimi yaşıyordum. Ve bu bana zararlıydı. İçim kıpır kıpır olurken yanıma oturan alfa eğilmiş ve benden özür dileyerek yemeğini alıp gitmişti.

Deltanın ise sinirli feromonları her tarafımı sarmıştı. Elinde tepsinin içindeki yemeğiyle sertçe yanıma oturup bana baktı.

"Bir şey yaptı mı?" Gözlerimin içine net bir cevap istercesine baktı. Bende ona istediğini verdim.

"Hayır, izin vermezdim zaten." yüzüme zorla bile olsa gülüş takıp önüme döndüm. Odasında yemek varken neden buraya gelmişti ki?

Kafamı ona doğru çevirdiğimde hâlâ beni izliyor olduğunu gördüğümde kıpırdandım yemek tepsisine baktım ve gördüğüm hamburger ve kolayla yutkundum.

Hamburger ve kolayı gerçekten çok seviyordum! Ama şimdi önümdeydi lakin benim değildi! Binbaşı tepkimi ölçmek istercesine yüzüme bakıp hızla tepsilerimizin yerini değiştirdi.

"Şey komu-"

"Yemeğini ye güzelim ben hamburger sevmem."

Güzelim.

Güzel miydim? Yoksa lafın gelişi mi söylemişti. Ve kendi yemeğini bana vermişti. Sevmediğini bahane ederek... Sevmiyorsa neden almıştı ki o zaman? Ayrıca hamburger askeriyede yokken.

Kararsız bir ifadeyle Binbaşıya bakarken kendisi ise önündeki kimbaptan bir parça alıp ağzına götürdü. Kendimi felfena mahcup hissediyordum ve bu benim elimde olmayan bir şeydi sadece karakterim gereği.

"Teşekkür ederim." diyerek mırıldandım sadece kendisinin duyacağı şekilde. Ağzındaki lokmayla bana dönen binbaşıyla istemsizce kıkırdadım. Tatlı duruyordu. Bir yanağı şiş diğeri ise değildi.

Ağzındaki lokmayı hızla yutup kaşlarını itinayla havaya kaldırfı ve konuşutu.

"Jungkook," dedi derin sesiyle ve devam etmek için derin bir nefes çekti.
"Bunu duymamış gibi yapmak istiyorum." Dedi ve elindeki çubuklarla önüne dönüp yemeye devam etti.

Bende önümdeki hamburger paketini açıp ısırık aldım ve iştahla yedim. Gerçekten harikan mükemmel fevkalade bir şeydi hamburger. Bu dünyaya ait değildi kesinlikle. Önümdeki koladan bir yudum alarak yemeye devam ettim.

Hamburger büyüktü bu yüzden kalan bir parçayı yiyecek mecalim kalmamıştı. Koladan dolayıydı galiba. Binbaşıya döndüğümde önündekileri bitirmiş ve beni izliyor olduğunu görmüştüm. Bu beni biraz da olsa utandırsa da tepki göstermeyerek bakışlarımı masaya çevirdim.

"Doydun mu? Bir parça kalmış onu da ağzına at." söyledikleriyle gözlerimi gözlerine çevirip başımı olumsuzca salladım.

"Yapmayacağım galiba."

"Peki sen bilirsin." Tepsinin içindeki son parçayı alıp ağzına atmıştı. Benim ısırdığım parçayı... İğrenmemişti hiç. Ben bir başkasının artan kalan yemeğini yiyemezdim. Yesem bile sonrasında midem kaldıramadığı için kusardım büyük ihtimal.

"Güzelmiş aslında." diyerek mırıldandı ve kolunu masaya yaslayarak benden tarafa çevirdi bedenini.

"Bence," duraksadım ve aklıma gelen ilk şeyi söyledim.
"Bence hamburger bu dünyaya ait değil. Belki de Venüs'e aittir. Hatta Venüs deyince aklıma direkt hamburger geliyor. Senin geliyor mu?"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: 2 days ago ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

WTF?!  | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin