Yangın. Bir alevi körükleyen ve ardı arkası kesilmeden harlanan bir ateş. Sevgi tutku aşk bunların sadece dünya üzerinde elle tutulur cinsten bir yansıması. .
Elindeki yüzük canını yakıyordu. Aşağılanmıştı bu adam tarafından.. ihtiyacı olduğunda yalnız kalmış kapali yaraları eşelenmişti. Ne yazik ki kapıları her daim açıktı ona. Gözündeki o Maviler kendine bakarken bu kadar güzel parlarsa.. ona Hayır demek asla mümkün değildi. Elini çekti kendine. Kendini toparladı ve evin kapısını çaldı.
Saatler önce bulutu ailesine teslim etmişti. Nişan olayı şimdiden Melek hanımın dilinde geziyordu.
Hatta belki çoktan hazırlıklara başlamıştı bile. Kapıyı Müge açtı. Üzerinde karni burnunda kıyafetlerinden biri vardı. Yanlış hatırlıyorsa 2 haftaya ikizleri olacaktı. Ama suan düşündüğü tek şey Bulut ve evliliğiydi. Yapabilir miydi bilmiyordu. Biriyle hayat paylaşma fikrine her zaman açık bir insanla sadece tek gecelik ilişkilerin adamı olan bu adamla evlilik yürür muydu onuda bilmiyordu. Her şeye rağmen ona evet demişti. Ayrıca bu tavırlarında bilmediği birsey vardı. Her zamankinden farklı bakmıyordu ama hislerini her zamankinden farklı hissettiriyordu. Farklı görmesini sağlıyordu. Hayır demek gelmiyordu içinden o öyle bakarken.
KENDİNE zorla sarılan kızı bir müddet es geçmek istesede karnında taşıdığı canlar bir zamanlar sevdiği adamdan birer parçaydı.
"Annem ve babam içeride. Hadi gel" diye buyur etti. Kendini ilk kez bu evde yabancı hissetti. Parmağında Bulutun yüzüğü ile salona girdi.
"Hoşgeldin" diye kendine sarılan babasına karşılık verdi. Üvey annesi tiksinc bir yaratığa bakar gibi bakıyordu.
"Size söylemem gereken bir durum var" dedi derin nefesler alarak.
"DİNLİYORUM " dedi Babasi.
"Bulut evlenme teklif etti. Bende kabul ettim. Ve haftaya kadar düğün hazırlıkları bitmiş olmalı diye diretiyor"
1 Hafta Sonra
Hayal dahi edemediğim bir sahneyi uzaktan izliyor gibiyim. Herkese nasip olacak olan bu süreç benim sevdigim kisiyle olmasi beni yeterince mutlu ediyordu. Bulut elleri elimde gözleri gözleri gözümde dudakları yanaklarımda bana teselli verirken bizi tebrik eden herkesle tokalaştık. Öyle harika bir organizasyondu ki. Evet diyişlerimizden geceden sabaha kadar eğlenişlerimiz ve sonra sabaha karşı yatak odamızda arsız sevişmemiz. Sahi benim mutlu bir sonum vardı değil mi?
" Uyanmışsın güzelim " dedi. Pencerede ayrılıp ona baktım.
" Falan olmadı" dedim. Arkadan sarılığı kollarını öperken.
" Sana söylemem gereken bisey var" dedi.
" Şimdi konuşmayalım Bulut. " dedim. Halim yoktu çaresizlik benin esir almıştı. Içimde kocaman bir sıkıntı vardı.
