Hayatını kurtaran bir kıza can borcunu ödemek için çabalayan, karanlık geçmişi olan bir mafya, kendini şaşırtan bir kızla bir yolculuğa çıkarsa ne olur?
...
"Onun yanında, var olduğunu bilmediğim bir parçamı keşfediyorum."
*Kaybettiğim benliğimi sen...
Selamın Aleyküm dostlarım. Bu bölümden sonra Genç adam" ın zihnine ve hayatına yavaş yavaş keşfe çıkıyorsunuz. Kitap psikolojik ters köşe ve psikolojiyle barınarak yazılmıştır. Sadece onları değil, sizleri de anlatan kelimelerden ibarettir. Saygılarımla: Keyifli okumalar.
🌼 "Mezar gibisin güzelim. Beni içine hapsettin, dışarı çıkamayacak şekilde..."
🤍
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🖤🤍
"Haklasana lan"
Sert bir darbe.
Ardından kafese yapışan yüzü.
"Ouuuuu"
Arkadan yükselen şaşkın ve heyecan dolu sesleri duymak zorlaşıyordu git gide.
Ağır bedenini taşıyamadı ve yere yığıldı.
Fakat üstüne düşen gölgeyle hızlı bir manevra yapıp yan tarafa döndü ve ayağa kalktı. Önünde, kendisinin iki kat büyüklüğünde bir dövüşçü vardı. Ve boyu kendisinden yüksek olduğu için kafasını yukarı kaldırmak zorunda kalıyordu.
Sol gözünün kapağı aşağı inmişti. Bir gözü kısık bakıyordu rakibine. Gardını alıp yerinde hareketlendi. Arkadan yükselen vahşi sesler bile dikkatini dağıtmaya yetmiyordu.
Hakla, hakla onu
Yap şu işi piç herif
Bitir artık
Bitti işin
Bu sözlerin kendi lehine olduğunu pek düşünmüyordu. Çünkü yükselen sesler arasında Nash ismini pek duyamamıştı.
Hazırlandı, hazırlandı. Ama hazırlıksız yakalandı.
İri yapılı ve kel olan rakibi kastan çok etli olan kolunu ileri attı, fakat yanıltmaca olarak. Genç adam yumruktan kaçmak isterken beklemediği an bacağına ağır tekme yedi. İnleyip geri çekildi. Ve arkadan daha şiddetli bir ses yükseldi.
"Kendine gel, kendine gel Aras"
Bu sesin sahibini tanıyordu. Ama tanıması ne fayda olacaktı şimdi? Eldivenli elleri terlemişti.
Bütün kafes boyunca tur attı. Çevreyi turlayıp önündeki rakibin kafasını karıştırmaya çalıştı. Ve burada uyguladığı taktik fiziksel değil, psikolojik savaştı.
Adam sonunda sinirlenip bağırdı ve vahşi bir ayı gibi saldırdı üstüne. Genç adamın gözleri büyüdü fakat sol gözü hariç. Gülümseyip kafasını aşağı eğdi ve rakibinin manevrasını boşluğa yolladı. Arkasına geçip tekmesini hızlı bir manevrayla karnının sağ boşluğuna geçirdi. Adam ayı gibiydi. Bağırıp arkasına çevrildi ve aynı anda sağ yumruğunu arkaya çevirdi. Genç adam son anda kurtuldu yumruktan. Yakışıklı yüzü yeterince berbat haldeydi zaten.
Önerilen hikayeler
Bunları da beğenebilirsiniz
Ayaklarıyla bir dansın ritmini tutup etrafında döndü. Ve bu rakibinin çıldırmasınasebepti.
İki dövüşçüden ikisi de pes etmemiş, hiçbir nakavt yememişti. Ve birinci turun sonuna yaklaşmışlardı.
İri yarı rakibi üstüne atladı, atladı desek yalan olurdu. Bir nevi uçuş yaptı ve havada gelen iri elini yumruk şekilde genç adamın yüzüne yapıştırdı. Ama genç adam yüzünü çektiği için fazla darbe almadı. Kendini çekip geri gitti. Ve hızlı şekilde rakibi dengesini sağlayamamışken zıplayıp dizini adamın etli çenesine geçirdi. Adam kafese yapıştı o an, sonra da yere düştü. Ve birinci turun bittiğini gösteren çan sesi duyuldu.
Çıplak göğsünde ter ve kan bir-biriyle dans ediyordu adeta. Sık-sık nefesler alıyor, göğsü hızla inip kalkıyordu. Dudağının patlak yerine ter karıştıkça acısı katlanıyordu. Bu gece gerçekten fazla pataklanmıştı.
Bir de arkadan yükselen vahşi sesler olmasa...ne güzel olurdu.
Eğer kendisinin lehine olsaydı elbet güzel gelirdi sesler. Derin nefesler alarak otuz saniyelik molanın kollarına bıraktı kendini. Loş ortamlı, dumanlı ve kasvetli ortamda nasıl dinlene bilirdi bu adam?
Kendini kafese yasladığı an Enes'in şişeyi uzattığını gördü. Göğsü hala hızla inip kalkıyordu. Suyu alıp hızla, kana-kana içti. Sonra yüzüne döktü. Enes beyaz ve küçük havluyla elinden geldiğince kurulamaya çalışıyordu yüzünü. Nefes nefese Enes'e çevrildi.
"Bu adam beni si*ecek galiba"
"Alacaksın Aras, alacaksın ağabey. Taktiğini dene, B planını dene, hadi, güveniyorum sana hadi" hızla ve bağırarak konuşuyordu Enes. Kendisi Aras'tan daha gergindi. Şu an diğer günlere nazaran daha ciddi ve sorumluydu. Sarhoş bir ifadeyle Enes'e çevrildi genç adam.
"Benim B planım yok. Planım var"
Sonra dikeldi yerinde. Uzaklardan ona dikilen gözü hissetti. Oraya baktığında buranın patronunu gördü. Seri ve ciddi ifadeyle bakıyordu kendisine. Zevk aldığı belliydi. İnsanları hayvan gibi kafese salıp, paraları alıp onları bir-birine yediriyordu. Aç hayvanlar gibi.
Bağırış ve küfürlü sesleri umursamadan, yamuk gülümsemeyle adama baktı. Sol gözü tamamen kapanıyordu. Alayla gülüp sağ elini kaldırdı ona dikkatle bakan adama.
Ve orta parmağını kaldırdı.
Adam haz alır şekilde gülümsedi.
Kafesi tartaklayıp bağıran, ellerindeki kağıtları havaya savuran insanlar ne düşünüyordu acaba? İki insanı kafese salıp boğuşturarak ellerine ne geçiyordu?
Terli tutamlarını eliyle geri attı. Ağzındaki tükürüğü hariç ettiğinde kabaca, kırmızı renk olduğunu gördü.
Ringin ortasına atılıp zıplayarak ayak dans etti. Taraftarları eliyle coşturdu. Bu kadar insan olması normal miydi? Yasal dövüş varken neden kaçak dövüşe heves ediyordu gerçekten bunlar?
İkinci tur başladığında az da olsa nefeslenmişti genç adam. Ama otuz saniye hiçbir şeye yetmezdi. Ağzındaki metalik tat genzini yakıyor, dudağındaki patlak yara ter yüzünden acıyor, sol gözü morarıpşiştiği için kısık bakıyor, elleri aşırı terliyordu. Fakat bu son turdu. Ve planını uygulama turuydu.
