Efsane bir multimedyamız var arkadaşlar. Açtığınızda neden böyle söylediğimi anlayacaksınız.
Yeni yılın ilk gününde tekrar buluştuk.❤️Tam yeni yıla girdiğiniz saatte bana attığınız yılbaşı mesajlarınız için çok teşekkür ederim. Hiç beklemiyordum. Sizleri seviyorum. ❤️❤️❤️❤️
Dün Siyahın Öteki Yüzü hikayemizde kutladım ama buradan da kutlamak istiyorum. Hepinize mutlu yıllar diliyorum. Her şey gönlünüzce olsun inşaallah❤️
Yeni yılımızın kahveleri elimizde. Aldığım haberlere göre kar yağmaya başlamış😍❤️ Güzel bir kış mevsiminde kahvelerimizi aldık. Multimedyayı açalım. Müzik kahve ve Düşler Sokağı No 7/24 bölüm 11. Hepinize iyi okumalar.🐞🍀☕️⛄️❄️
Zeynep, tedirgin gözlerle Kerem'e bakarken başını eğip dans etmeye başladı. Yapacak bir şey yoktu. Altı üstü düğünde dans ediyordu o kadar! Aksel'le ettiği gibi. Ya da başka biriyle. Kerem'in belinden tutup biraz daha kendine çekmesiyle nefesinin kesildiğini hissetti. Az önce Aksel'le de dans etmişti ama neden böyle olmamıştı? Lanet olsun! Tamam, tamam. Sadece kuruntu yapıyordu. Evet evet kuruntuydu. Normal dans edecek ve bitecekti. Elini Kerem'in omzuna koyup ona ayak uydururken ilk defa titrek nefesler aldığını hissetti. Başını kaldırsa normal hareket etse olacaktı ama yapamıyordu! Çünkü Kerem'in belini kavrayıp sıkan eli buna izin vermiyordu. Midesi bulanırken yavaşça başını kaldırdı. Kendine bakan gözlerle buluşunca gözleri, zaten kesilen nefesi tamamen yok oldu. İlk kez böyle bakışlar görüyordu. Keşke gözlüklerini taksaydı en azından psikolojik olarak o camlar set çekerdi!
Çalan müzik, kalabalık, gürültü hiçbiri şu an duyulmuyordu. Kerem'in orada tek duyduğu kalbinin sesiydi. Ergen gibi de olsa, eli ayağına da dolaşsa umrunda değildi. Öyle olması gerekiyorsa öyle olacaktı. Demek ki doğru olan buydu daha önce olmayan, yaşamadığı... Zeynep'e biraz daha yaklaşıp saçlarının, teninin kokusunu soludu. Derin içten... Yine parfüm yoktu ve kendi kokusuydu. Daha önce hiçbir kızda duymadığı başka, bambaşka. Kalbi deli gibi çarparken Zeynep'in kalp atışını duymamak mümkün değildi. Çünkü duyduğu ses şimdi iki olmuştu. Biri kendinin diğeri Zeynep'in kalp çarpıntılarıydı.
Zeynep'in ürkek bakışları, kızaran yanağı, titreyen nefesi ve baştan çıkarıcı kokusu... Kaç kez dans ettiğini bilmiyordu ama bildiği bir şey vardı. İlk kez gerçekten dans ediyordu. Tek başlarına kimse yok, sessiz ve müziksiz bir ortam. Duyulan tek ses ikisinin kalbinden yayılan nağmelerdi; kimsenin duymadığı. Yanağı kızaran, titreyen, utanan bir kızı ilk kez görüyordu. Yüzünü biraz daha yaklaştırıp saçlarına sürdü. Gözlerini kapattı. Kimse yoktu. Hiç kimse yoktu. Hiçbir şey düşünmeyecekti. Omzunda titreyen eller Zeynep'in elleriydi. Böyle bir an yaşanacak ve bir daha gelmeyecekti. Tıpkı şu an yaşadığı gibi. Kalbinden yükselen nağmeler dışında kalbi neler söylüyordu... Diline ulaşmadan boğazını düğümleyen sözler. İlk kez duyduğu hissettiği sözler... Zeynep'le ilk kez bu kadar uzun süre yakınlardı. Belki bunun farkına daha da geç varırdı ama o gece... Düşler Sokağı'ndan ayrıldığı gece küçük bir kısım da olsa bazı şeyleri anlamıştı.
Yaşadığı hayatta maske takan çoktu ama burası apaçık gerçekti. Sokak sakinleri, konuşmaları hisleri ve en önemlisi gülüşleri. Hiçbiri sahte değildi. Şu an birisi büyülü bir tütsü yakmıştı ve her şey yok olmuştu ikisinden başka. O büyülü kokuyu duyan sadece kendisiydi. Zeynep ne hissediyor bilmiyordu ama kendinin ayakları şu an yere basmıyordu.
"Kerem."
Büyülü tütsünün yaydığı koku, sihirli kalp nağmeleri ve onların arasında su gibi ferah temiz bir ses. Omzunun sıkılmasıyla kendine gelip Zeynep'e baktı. O ses Zeynep'indi. Zeynep etrafına tedirgin kaçamak bir bakış atıp tekrar Kerem'e baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DÜŞLER SOKAĞI NO 7/24
RomanceHayatta hiçbir şey tesadüf değildir. Tesadüf değil, tevafuk vardır. İki kişi. İki kırık kalp. Biri kadın biri erkek. Birbirlerini hiç tanımayan bu ikilinin yolları Düşler Sokağında birleşirse n'olur? Ya düşleri gerçek olur ya da hayal kırıklığı ile...