****Hodri Meydan = meydan okuma, kafa tutma. (!)işareti olan yerde medyayla bakarsanız sevinirim.
Berat da ayağa kalkarak "Ben de seni zeki sanırdım Baran.Seni öldürme zevkini başkasına bırakır mıyım sanıyorsun ? O olayda sevdiğin kadını da seni de kurtaran kişi benim adamlarımdı.Senin ölümün benim elimden olucak Baran asla bunu unutma" dedi.Baran karşısında ki kin dolu bakışlara cevap verecekken merdivenlerin sonunda tüm herşeyi duymuş olan Sema'yı gördü.Baran titreyen sesiyle "S-Sema " dedi...
10.Bölüm "Hodri Meydan"
Baran Semanın anlaşmayı bozup gideceğini düşünüyordu.Bu yüzden kendini müdafaaya başlamıştı ki Sema iki basamağı da inip Baranı durdurdu.Berat a dönüp "Siz kim olduğunuzu sanıyorsunuz ?"diye sordu.
Berat beklenmedik bu tavır karşısında ilk önce afallasa da sonra pişkince sırıtıp " Berat Yılmazer " deyip elini uzattı .Sema ilk önce uzatılan ele sonra Beratın gözlerine bakıp "Cesaret gösterisi "dedi karşısındaki adamı izlerken .Berat onaylarcasına bir adımla Semaya yaklaşınca Baran araya girmeye çalıştı.Semanın bakışıyla karşılaşınca geri çekildi .Sema Beratla arasındaki mesafeyi kapattıktan sonra gözlerinin içine bakarak "Cesaret gösterisi korkak insanların sığınağıdır.Zira kimse sürekli cesur gözüken bir insanın birşeyden korkacağını düşünmez tıpkı kimsenin sürekli gülen bir insanın üzgün olacağını düşünmediği gibi.Sen bu şekilde korkularını insanlardan saklıyorsun. "dedi.
Berat gerilen yüz hatlarını gizlemek istercesine "Belkide gerçekten korkmuyorumdur ne dersiniz avukat hanım?"dedi.Sema gülümsedi ve cebindeki telefonu çıkarıp bir ses kaydı açtı.Baran şaşırmış gözlerle Semaya bakarken Berat öfkeden deliye dönmüştü .Az önce Beratın Barana savurduğu tehtid ses kaydına alınmıştı.Sema telefonu tekrar cebine koyduktan sonra Berat ın gözlerinin içine bakıp "Dediğin gibi hem bir avukat hemde bir savcının kızıyım .Bu yüzden delil toplamak benim için basit bir eylem.Emin ol ki Baranın başına en ufak bir şey gelirse bunları mahkemede aleyhine kullanacağıma emin olabilirsin ." dedi ve ''Hodri Meydan'' diye fısıldadıktan sonra odasına gitmeye başladı
Baran Semanın peşinden gitti.Tam odaya gireceği sırada kolundan tuttu.Sema hırsla kolunu çektikten sonra "Benim için bir şey ifade ettiğini sakın düşünme heleki şu dakikadan sonra hiç!Benim aşağıda seni savunmamın nedeni sadece avukat olmamdı."dedi ve sonra tekrar odasına yönelmişti ki Baran tekrar Semayı durdurdu.
Yalvaran gözlerle bakarak "İstanbula mı döneceksin? " dedi.Sema "Çocuk muyum ben ? Benim sizden korktuğumu filan mı sanıyorsun Baran ? 29 gün Baran sadece 29 gün sonra seni hayatımdan tamamen çıkarıcağıma emin olabilirsin.29 günden sonra şu deliller hariç hiçbir bağlantımız kalmayacağına emin olabilirsin "dedi ve odasına girip hızlıca kapıyı çarptı.Baran Semanın gitmeyeeceğini bilmenin rahatlığıyla onu yalnız bırakmaya karar verdi.
----Akşam-----
Sema odasında kulaklıkla müzik dinliyordu.Baran da onu yemeğe çağırmak için kapısını çalmamıştı.Sema cevap vermeyince direk içeri girdi.Sema kulaklıklarını çıkartıp ''Bir kadının odasına bodoslama girebilme cüretini nasıl gösteriyorsun sen ya ? '' diye bağırdı.
Baran '' Yemeğe çağırmak istemiştim.Kapını çaldım ama kulaklık takıyormuşsun duymadın.'' dedi.Sema '' Tamam üstümü değişip gelirim .'' dedi.Sema valizine yönelmişti.Baran ise odadan çıkması gerektiğini idrak edememişti .Sema Barana dönüp ''Şimdide sapıklığa mı başladınız ağam dedi.Baran ''Pardon '' dedikten sonra odadan çıktı.
Sema ise bugün burada yaşananlardan sonra Baranı da kendisine yaptıkları için pişman etme kararı almıştı.Bunun için Baranın kesinliklikle kızacağını düşündüğü kısa ve sırt dekolteli bir elbisesini giyip aşağı indi.Baran sofrada annesiyle konuşurken tüm herkesin nereye baktığını anlamak için arkaya döndüğünde Semayı gördü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Töre ve Aşk
Teen Fiction"Bir tarafta töre ile baş etmek zorunda olan bir ağa bir tarafta töreye tamamen karşı bir avukat.Peki ya ikisi birbirine aşık olursa ne olur..''