Ayrılık?

807 62 17
                                    

Kyungsoo günlerdir Sehun'un ne haltlar karıştırdığını anlamaya çalışıyordu ama anlayamıyordu. Neredeyse on gün olmuştu ve Sehun Kyungsoo'ya karşı tamamen ilgisizleşmişti.

Kyungsoo uzun olana yaklaştıkça o kaçıyordu adeta. Baykuşum demiyordu. Sapık sapık konuşmuyordu. Sürekli bel altı espriler yapıp, Kyungsoo'ya bir anda arkasından sarılmıyor ve öpmüyordu. Bunlar zaten yeterince şüphe uyandırıcıyken Sehun'un dün gece eve gelmemesi ipleri tamamen koparmıştı küçük olan için.

Kyungsoo bu süre zarfında yemek yiyemez hale gelmişti. Ara sıra canı bir şeyler çekiyordu fakat o şeyleri de yedikten hemen sonra klozetle buluşturuyordu. Göz altları şişmişti,morarmıştı. Kötü ve hastalığının son raddelerini yaşayan insanlara dönmüştü ve bilin bakalım kim bunun farkında bile değildi? 'Sehun' dediğinizi duyar gibiyim. Doğru tahmin...

Yine az da olsa bir şeyler yemiş ve şimdi onları tekrar dışarı çıkarıyordu Kyungsoo. Sehun hala gelmemişti. Endişelenmiyordu artık sadece üzülüyordu bu duruma fazlasıyla. Sonuçta ailesine bile karşı gelen sevgilisi Luhan adlı biriyle görüşmeye başlamış ve ailesine bile karşı gelecek kadar sevdiği kendisinden kolayca vazgeçmişti.

Tamamen bittiğini anladığında güçlükle kalktı klozetin başından. Savsak adımlarla lavaboya ulaşıp yüzüne su çarptı. Ağzını çalkalayıp aynada çökmüş olan yüzüne baktı. Sehun'un o çok sevdiği teni solmuş, cok sevdiği o baykuş gözleri çökmüş, öpmeye doyamadığı dudaklarıysa tamamen çatlak ve yaralarla dolmuştu. Fakat sorun şuydu ki Sehun bunları fark bile edemeyecek kadar Luhan denen herife odaklanmıştı.

~~~~~~~~~~~~

Sehun eve mutlu bir şekilde dönmüştü ama Kyungsoo'yu mutfakta ya da salonda görememişti. Şu an umursamıyordu da zaten çünkü fazlasıyla yorgundu.

Alt kattaki banyoya girip güzel bir duş aldıktan sonra üst kata yatak odasına çıktı. Kapıyı içeri açıp girdiğinde Kyungsoo'nun yatakta olduğunu fark etti. Sırtı kapıya dönüktü ve olduğu yerde bacaklarını kendine çekmiş, iyice büzülmüş uyuyordu.

Sehun üzerine iç çamaşırlarını ve eşofman tarzı şeyleri geçirdikten sonra yatağın kendi tarafında olan kısmına geçip örtüyü kaldırdı ve içine girdi. Kollarını Kyungsoo'nun beline sardığında küçük olan herhangi bir tepki vermemişti. Sehun iyice sevgilisine sokulup ensesine küçük birkaç öpücük kondurduğunda Kyungsoo kıpırdanmıştı.

Sehun son bir öpücük kondurduğunda kollarında olan sevgilisi kendisine doğru dönmüş ve uzun olanın kendisini görmesine fırsat vermeden yüzünü Sehun'un göğsüne gömmüştü. Bir şeyler ters gidiyordu farkındaydı uzun olan ama ne olduğunu bilmiyordu. Kyungsoo zayıflamış mıydı sanki?

"Kyungie?"

Sehun seslendiğinde Kyungsoo titreyen sesiyle 'efendim' dercesine mırıldanmıştı sadece. Konuşmak işkence gibi geliyordu küçük olana.

"Zayıfladın mı sen?"

Kyungsoo burukça gülümsedi. Sonunda sevgilisi bir şeyleri fark ediyordu galiba. 'Evet' anlamında kafasını salladı.

Sehun daha sıkı sarıldı ve sustu. Sevgilisine bir şeyler oluyordu biliyordu ama daha fazla üstüne gitmeyecekti. Nasıl olsa akşam öğrenirdi.

"Akşam bir yere gideceğiz. Kimseye söz vermemişsindir umarım. Verdiysen de iptal edeceksin üzgünüm."

Sehun ciddiyetle konuştuğunda Kyungsoo bilmem kaçıncı kez ağlamaya başlamıştı bile. Nedenini bilmiyordu ama fazlasıyla korkuyordu. Korkusunun ne yüzünden olduğunu bilmiyordu. Sadece korku vardı. Belki kaybetme korkusuydu bu belki de kendisinden başkasının o kalpte olduğunu duyma korkusuydu. Bilmiyordu işte. Tek bildiği hiç bir şeyden bu kadar korkmadığıydı.

~~~~~~~~~~~

Sehun sevgilisi için getirdiği kıyafetleri yatağın üzerine koydu ve kendisi de hazırlanmaya başladı. Kyungsoo duş alıyordu. Sehun her ne kadar küçük olana kendisinin onu yıkaması için ısrar etse de Kyungsoo kesin bir dille reddetmişti.

Altına dar paça kot bir pantolon üstüne ise bedenini saran buz mavisi t-shirt ve siyah bir deri ceket giymişti. Saçlarını ortadan ikiye ayırıp hafifçe dağıtmış ve koluna da sportif bir saat takmıştı.

Kyungsoo'ya da benzer kıyafetler almıştı. Küçük olan biraz makyaj yapacağını söylemişti ve bu yüzden çıkması uzun sürecek gibiydi. Sehun alt kata inip arabanın anahtarlarını, cüzdanını ve telefonunu alıp Luhan'a mesaj attı.

Alıcı:LuLu

10-15 dakikaya çıkarız. Geliyoruz hazır olsun her şey.

Mesajı attıktan sonra telefonu cebine sıkıştırdı. Aynadaki görüntüsünü son kez kontrol edip sevgilisini beklemeye başladı.

~~~~~~~~~

Kyungsoo aslında duşunu her zaman çabucak alırdı ama bugün bir şeyler ona engel oluyordu. Hem halsiz hissediyordu hem de Sehun'un kendisini Luhan'ın yanına götürdüğünü düşünüyordu nedense.

Şık bir restorantda Luhan'ın yeni sevgilisi olduğunu söyleyecek ve tabiri caizse baykuşunun kıçına tekmeyi basacaktı Soo'ya göre.

Anlamadığı şey neden ikisinin de şık olması gerektiğiydi fakat onu da, gittikleri restoranta uygun olmaları için olduğunu düşünüyordu.

Canından daha çok sevdiği sevgilisinden ayrılıyordu bu gece Kyungsoo bunu anlıyordu Sehun'un tüm o hareketlerinden. Kim olsa öyle anlamazdı ki? Üstelik bu ayrılık ikisinin arasında yeni bir şey olacakken ortaya çıkan bir şeydi ve bu daha da zordu küçük olan için.

Bu gece eğer düşündüğü gibi olursa hiçbir şey demeden çekip gidecekti Kyungsoo. Bir süre arkadaşlarından birinde kalacak sonra da Kore'den oldukça uzak bir yere gidecekti. Eğer bir mucize olur da Sehun onu terk etmezse de yepyeni bir başlangıç olacaktı.

Düşüncelerle boğuşurken çoktan çökmüş suratını az da olsa makyaj sayesinde toparlamış ve giyinmişti. Odadan çıkıp alt kata indiğinde kapının önünde gördüğü sevgilisi kalbinin teklemesine sebep olmuştu.

Olmuyordu işte. Sehun ne yaparsa yapsın Kyungsoo onu sevmekten bir dakika bile vazgeçmiyordu,geçemiyordu.

Sevgilisinin yanına gidip dudaklarına belki de son kez upuzun bir öpücük kondurdu. Sehun bununla birlikte gülümsemiş ve Soo'nun elini tutup dışarı çıkmış, arabaya binip gidecekleri yerin yolunu tutmuştu bile.

Kyungsoo'nun midesi bulanmaya başlamıştı. Strestendi belki de. Belki de... Sehun çokta uzun olmayan bir süre sonra arabayı durdurduğunda geldiklerini anladı ve inmeden önce geldikleri yere baktı.

Sehun'la ilk yemek yedikleri hatta sevgili olmaya karar verdikleri, daha doğrusu Sehun'un kendisine teklif ettiği restoranta gelmişlerdi. Kyungsoo yeniden burukça gülümsedi. Ne yani başladıkları yerde mi bitireceklerdi?

--------------

Sehun....

Yine bir tuhafım içimde anlam veremediğim bir sıkıntı...

Ayrıca bölüm sıkıcı olabilir bilemiyorum.

Promise ve See You Again eşliğinde yazdım bir de ben bunu.


Kontrol etmedim yazım yanlışı olabilir.

Random atamayacak kadar sıkıntılı hissediyorum siz düşünün....

Bye~

Kyungie_ umarım beğenirsin ~~

The Story Of The OwlHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin