Bölüm 10 (Sanırım Senden Hoşlanıyorum...)

65 4 0
                                    

Multimedya'da  Karsu..İyi okumalar...

'Tayfun  Abi...Bana biraz eskilerden bahsetsene...Gençliğinizden...Annemden,babamdan,Merve Teyzeden,Eray Amcadan,senden...' dediğimde tebessüm etti. 'Elbette ,koçum.Elbette...


Eskiden okulun sert çocuğuydum.Herkesle kavga eden,kimse tarafından sevilmeyen ve herkesin korktuğu bir çocuk...Annen ise güleryüzlü, heyecanlı,sıcakkanlı birisiydi.Onu ilk olarak okulun kantininde tek başına otururken görmüştüm.Ürkek ve meraklı bakışlarla etrafı izliyordu.Dikkatimi çekmişti...Rümeysa ile aynı sınıfta olduğumuzu öğrendiğimde ona olan ilgim arttı.Zamanla ondan hoşlandığımı fark ettim.Fakat o benden hoşlanmıyordu. Rümeysa hayatı boyunca sadece tek bir kişiyi sevdi.O da Hakan'dı.Bu yüzden Hakan ile hiç iyi anlaşamazdık.Sürekli kavga ederdik.Baban Rümeysa'yı sürekli üzüyordu.Tabii ben de öyle...Annen hep ikimiz arasında kalırdı...Sonra bir gün baban gitti.O zaman şansımın arttığını düşünmüştüm ; ama Rümeysa, daha da kötü oldu...Çok daha kötü...İşte o an içimdeki umut ateşi söndü.Geriye bir tek küllenmiş acılar ve asla unutulmayacak anılar kaldı.İşte o an anladım her şeyin bittiğini,Rümeysa'nın babanı ne kadar çok sevdiğini...Belki o an karar verdim ondan vazgeçmeye...Onu arkadaş olarak göremeye çalıştım.Her ne kadar bunu beceremesemde...Evet, benim gençliğim de bundan ibaret.Gerisini sonra anlatırım.Saat geç olmuş, sen eve git...Baban merak etmesin.'dediğinde şaşkınlıktan açık kalan ağzımı kapattım.

Tek kelime edemiyordum.Tayfun Abi ve babam çok yakın arkadaşlar ; ama nasıl..?Eskiden birbirlerine bu kadar düşmanlarken nasıl oldu da böyle yakın oldular..?Aklım almıyordu. 'B-ben gideyim.' dediğim gibi ayağa kalktım.Arkama bile bakmadan hızla kafeden çıktım.

Koşar adımlarla yürümeye başladım.Şu an hiç eve gitmek istemiyordum.İhtiyacım olan tek şey biraz yalnız kalmaktı belkide.Kendimle baş başa kalabildiğim tek yer vardı : Sahil kenarında sakin ve kimsesiz bir yamaç...


Hızlı yürüdüğüm için çok geçmeden varmıştım yamaca.Etrafı gereğinden az aydınlatan sokak lambası yanıp yanıp sönüyordu.Yamacın kenarındaki banka doğru ilerlediğimde bankta birinin oturduğunu fark ettim.Kafasındaki kapüşon yüzünden yüzü görünmüyordu.Burada daha önce hiç kimseyi görmemiştim.Sessizce yanına oturdum.Denizin dalgaları kayalara her çarptığında çıkan ses...Simsiyah gökyüzünün üzerinde parıldayan yıldızlar...Ve sessizlik beni rahatlatıyordu.Annemi, babamı düşündüm durdum...Gözlerimi kapatıp hiç gerçekleşmeyeceğini adım gibi bildiğim hayaller kurdum. Gözlerimi açtığımda yanımda oturan kişinin durmadan bir şeyler yazdığını fark ettim.Elimde olmadan yazdıklarına göz gezdirdim : 

'Haykırmak istiyorum,

Hapsolmuş sessiz çığlıklarımı duyurmak.

Gitmek istiyorum,

Çok uzaklara gidip unutulmak.


Hayal kurmak istiyorum,

Kendimi kandırmamak...

Yalnız kalmak istiyorum,

Etrafımdaki sahte kalabalıktan kurtulmak.


Ve ayağa kalkmak istiyorum,


Düştüğüm bu derin çukurdan çıkmak...' yazıyordu defterde.


Beni yazıyordu sanki...Yapmak isteyip cesaret edemediklerimi...Telefonuma baktığımda tam on beş tane cevapsız çağrı olduğunugördüm.Saat epey geç olduğu için babam defalarca kez aramıştı.Oturduğum yerden kalkarak yürümeye başladım.Evim yamaca çok uzak olmadığından birkaç dakikaya gelmiştim.Bahçeye girdiğimde anahtarı cebimden çıkardım.Kapıyı açıp içeri geçtim.Babam oturma odasındaki tekli koltukta oturuyordu.Ben içeri girer girmez elindeki kahveyi sehpaya bırakıp ayağa kalktı.

BAYAN TEHLİKE (Hırçın Şair)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin