Güneşin ilk ışınlarıyla gözlerimi açtım.Mehmet'in kollarının arasındaydım. En son arabada koluna pansuman yapacaktım.Kafamı kaldırıp ona baktım uykusuyla boğuşuyordu sanki ne zaman bu adam huzurlu bir şekilde uyuyacaktı ki.Bir süre yatak da onu izledim. Gerçekten de sıkıntı bir ailesi vardı belkide hayatı ama hiç bir zaman bütür hayatın içinde olmayı tercih etmemişti.Bunu dün anlamıştım. Eski Mehmet olsaydı dayısının teklifini kabul ederdi.Gerçekten bir an kabul edecek diye çok korkmuştum.Ama dayısına verdiği cevap gerçekten çok hoşuma gitmişti. Artık bizide hayatına sokmuştu. Tebessüm edip Mehmet'in dudaklarına küçük bir buse kondurdum. Uyandırmadan yataktan kalkıp komidinın üzerinde bulunan Mehmet'in beyaz tişörtünü alıp üzerime geçirerek banyoda rütin işlerimi halledip dolapta bulan ilk yardım çantasını alıp alıp sessizce odaya girdim.
Mehmet'in kolunu pansuman yapacağım derecede yatağın kenarına oturdum. Onu uyandırmak istemiyordum dün baya yorgundu. Canını yakmamak için kolonyalı pamukla bantın kenarlarını ıslattım. Arada sırada mehemte bakıyordum uyanmasını istemiyorum.Bantı kolundan çıkartıp yaranın üzerimi oksijen suyla temizledim. İlk yardım kutusunda bulunan ağrıkesici kremi sürüp kucağımdaki ilk yardım kutusunu yere koyup elimdeki bantla yaranın üzerine yapıştırdım.
Şükür olsun ki uyanmamıştı.Yataktan yavaşça kalkmamla Mehmet'in beni altına almasıyla bir an olsun bocalamıştım.Gözlerinin içine baktığım da bana gülüşüyor ve saçlarımla oynuyordu.
-Günaydın güzellik.deyip boynumu öpmeye başladı.
-Sen varya çok adisin.deyip kollarından kurtulmaya çalıştım. Mehmet hem boynumu öpüyor hemde hak verir gibi sürekli hı hı deyip duruyordu. Bütün gücümle bedenini itikledim.Kafasını kaldırıp bana baktı.
-Anlaşılan prensesi çok kızdırmışız.deyip burnuma öpücük kondurdu. Bu adam bazen beni delirtiyor bazen de beni sakinleştiriyordu.
-Sen hamile bir bayanı nasıl yatağa atarsın çekil üstümden.deyip onu itikledim.Ama nafile Boş yere itiyordum resmen beni kendine kilitlemişti.
-Hı hamile bir bayan deyip yanağımın kenarını öpüp dudağımın kenarına gelmişti. Özledim sizi hamile bayan deyip. Dudağıma dudaklarını yapıştırdı. Ellerimi boynuna dolayı bende öpücüklerine karşılık verdim.
-Bende çok özledim seni hayatım.deyip öpüşlerine karşılık verdim. Elini tişörtümün içinden sokmuş vücudumu keşfe çıkmıyordu. Bir an kendime gelip dudaklarından ayrıldım. Anlamsızca yüzüme bakıyordu.
-Ne oldu hayatım?
-Hayatım bende seni istiyorum ama bir engel var.deyip kollarımı boynundan çözdüm. Mehmet sinir olmuş bir şekilde bana bakıyordu.
-Neymiş o engel aq böyle bir sırada.Elimi karnıma koyup
-Hayatım bebek. Mehmet oflayarak yanıma uzandı .Bende gülerek yan tarafa doğru kıvrıldım.
-Melis 9 ay boyunca biz hiç birlikte olmıyacakmıyız.İllahı vardır bunun belli aylarında bir şeyler. Ona dönerek tek elimin üstüne yatarak ona baktım.
-Hayatım var ama hamileliğim risk altında olduğu için Burcu yasakladı.Deyip elimle gönsüne dokundum.
-Of melis bana bak bu bebek daha doğmadan aramıza girdi.
-Saçmalama hayatım.
-Yok yok öyle valla daha doğmadan annesine dokunamıyorum. Bu doğduğun da böyle olursa işimiş is haberin olsun.
-Hayatım bazen gerçekten senin kafa gidiyor.deyip Yataktan doğruldum.Mehmet kolumu tutmasıyla sendeledim.
-Ne oldu.deyip ona baktım.
-Bebeğim azcık beraber yatsak. Kaç gündür baş başa kalamıyoruz zaten olaylardan götümüzü kurtaramıyoruz.Kafamı olumlu anlamda sallayıp
-Telefonuma bakıp da geleyim deyip.Ayağa kalktım telefonumu aynalı komidinın önünde görmüştüm. Telefonu alıp tuş kilidini açtım İki gündür telefonuma bakmıyordum ve beni 50 kere abim ve 10 kerede annem aramıştı.
-Baktıysan bırak telefonu artık hayatım ya.
-Bir saniye hayatım deyip .Yatağa oturdum abimin numarasını aradım.Kesin birine bir şey olmuştu yoksa hiç böyle aramazdı.Abimi ararken de yatağa yattım.Arkama yastığımı dikleştirerek yaslandım.
-Kimi arıyorsun ya?Kafamı Mehmet'e çevirdim.
-Abim aramış 50 kere .Mehmet umursamaz tavırla tişörtümü sıyırıp. Ne yapacağına bakarken abim telefonu açmış bana azarıda atmıştı.
-Neredesin kız sen ?
-Abi yoğundum hayırdır birine mı bir şey oldu?
-He oldu aq sen ne zaman gidiyorsun yurt dışına.
-Yarın çıkıçam neden ki?
-Bizim oğlan biraz rahatsız ya zuhal dedi yolla onu duruma göre bir profösormu ne varmış ona gösterecekmiş onu sonra da yengen gelecek zaten.
-He olsun abi ya gelsin benimle. Önemli bir şeyi yok dimi.deyip Mehmet'in ne yaptı bakıyordum karnımı öpüp kulağını karnıma yaslıyordu. Bir an afallayıp dikkatimi telefona verdim.
-Hayır yok ben bu akşam işten sonra getiririm onu sen evde misin?
-Tamam evdeyim abi gel.
-Tamam o zaman gelirken bir şey istiyor musun?
-Annemi ve babamıda getir zaten döneceksin. Hem sizinle de konuşmam gereken bir konu var deyip Mehmet'e baktım.Mehmet de karnımdan kafasını kaldırıp tebessüm ederek bana baktı.
-Tamam hadi görüşürüz.deyip telefonu kapattık. Bende telefonu kapatıp yan konsolun üstüne koydum.
-Hayatım ailene bu akşam söyliyecekmısın?Kafamı olumlu anlamda salladım. Gözlerinin içine baktım.
-Artık söylesem iyi olur. Hayatım yani babamın tepkisini çok merak ediyorum.
-Korkma bebeğim sonuçta yaşın gelmiş yani herhangi bir sıkıntı yaşamayacak bitanem güven bana.deyip elini yüzünde gezdirdi. Evet benim için gerçekten zor olacaktı annenin bu kararıma olumlu bakacağını biliyordum aynı şekilde ablamda olumlu bakardı ama babamla abim için bunu söyleyemezdim.
-Bebeği söyliyecekmısın hayatım.Mehmet'in sözleriyle kendime geldim. Bu adam bizi kurşuna dizecekti yeminle.
-Hayır tabikide bu olayı kimse bilmeyecek hele babam asla sende ailene tembihle hiç bir şekilde bu bebek konusu aileme yansımayacak.
-Tamam hayıtım yarın ben havaalanına gelicem.
-Hayır hayatım şimdi babam beni bırakırlar gelsen de orada bulaşamayız ki.
-Melis şakamı yapıyorsun aq nedir bu ya ergenler gibi görüşmeyelim karımı ve bebeğimi yolluyorum iki üç gün de onları görmiyecem farkındasın dimi.İşte bu sefer haklıydı lanet olsun ki allahım nasıl ben halledecektim bu durumu.
-Tamam hayatım tamam tartışmak istemiyorum gerçekten.deyip yataktan kalkıp odadan çıktım. Karnımın açlığını bastırmak için merdivenlerden aşaya inip mutfağa doğru ilerledim.
-Bana bak Melis çok ciddiyim bu konu da. Gerçekten de sinirlenmeye başlıyorum bilgin olsun. Buzdolabın dan sandviç ekmeğini çıkartıp Mehmet'e baktım.