Annelerimiz mezuniyet elbisesi almayı önerdiğinde, o kızı da getireceğini hiç düşünmemiştim.
İçimdeki maskeleri tek tek denediğimde, yüzüme en çok gülenini takmaya karar vermiştim.
Daha önce hiç bu kadar kötü hissetmemiştim.
Kıza ne giyse yakışıyordu ve sen ona öyle güzel bakıyordun ki, tüm gün bir patates olduğumu düşünmüştüm.
Bende yanımda onun gibi birini isterdim sanırım.
Annemin elime tutuşturduğu şeyleri denerken, soyunma kabininden ışınlanmanın yollarını bile düşünmüştüm.
Ne yazık ki yoktu.
Kendi kıyafetlerimi giyip çıktığımda beni nane yeşili elbisenin içinde göreceğini düşünen annem yüzüme neden giymediğimi sorgularcasına bakıyordu.
Sende puflardan birinde oturuyordun. Sevgilin üzerindeki elbise ile kabinden çıktığında gözlerini benden çekip ona bakmıştın.
Güzeldi, yani gerçekten öyleydi ve bu konuda yapabileceğim tek şey gidip elbiselerin içinde neden iğrenç gözüktüğümü sorgulayıp hamburger yemek olacaktı.
"Neden giyinmedin?" demişti annen, ben gözlerimi sevgilinden çekerken.
"Birkaç pamuk yemem gerekiyor sanırım," demiştim gülümserken. "Yada baloya gitmekten vazgeçeceğim."
"Giyseydin ve bizde görseydik," demişti annem.
"Sıkıldım," demiştim. omzumu silkerken. "Alt kattaki kitapçıya gideceğim, işiniz bittiğinde buluşabiliriz."
Çantamı omzuma geçirirken, annemin bakışları ile karşılaşmıştım.
Bir süreliğine saydam olduğumu hissetmiştim.
Aldığım kitapların parasını öderken, seni kapının önünde görmüştüm.
Yanında kimse yoktu.
Yanına yürürken, umursamıyormuş gibi davranmaya çalışmıştım.
"Diğerleri nerede?" demiştim.
"Yoklar," demiştin omzunu silkerken.
"Evet," demiştim. "Bunu bende görebiliyorum."
"O zaman neden soruyorsun?"
"Nerede olduklarının cevabı yok değildir, Hoseok." demiştim.
"Bazen boş konuşuyorsun, Somi," demiştin elime kartondan bir poşeti tutuştururken.
"Bu ne?" dediğimi hatırlıyorum. İçindeki siyah kumaşı gördüğümde elbise olduğunu anlamıştım.
Yukarıda denediğimi hatırlıyordum.
"Bütün gün onun giydiği elbiselere baktın," demiştin. "Elbiseleri denediğinde, ona bakmak yerine aynada kendine baksaydın ne kadar güzel olduğunu farkederdin."
"Beni mi izliyordun?" demiştim.
"Gözün hep havalarda olduğu için, daha sonra harika moda anlayışıma ihtiyacın olursa diye arada sana da göz atmadım değil," demiştin gülümserken.
İlk defa sana içten teşekkür etmek istemiştim. Neden bilmiyorum ama balo ve elbise umrumda bile değildi. Sadece benden nefret etmediğini bilmek beni mutlu etmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
alphabet boy | hoseok
FanfictionOyun alanının prensi sensin, Ama asla beni ağlarken yakalayamayacaksın. to ;; @-PeterPan