parayı alıp odama çıkacakken telefonum çaldı arayan Bahardı
''Efendim...''
''Esracım naber?''
''İyidir senden?''
''Benden de iyi.''
''Belli belli sesin cıvıl cıvıl geliyor.''
''Bu gün müsaitsen şirkete uğrasana.''
''Olur uğrarım.Bir sorun mu var?''
''Sadece gelişmeler var. Hem senden akıl almam lazım.''
''İyi tama gelirim.''
''Görüşürüz o zaman.''
''Görüşürüz.'' dedim ve telefonu kapattım.
''Buğra sen parayı al adamlara ver. senetleri de almayı unutma tamam mı? Ayrıca yalnız da gitme yanına birilerini al.''
''Başüstüne.''
''Ben de hazırlanayım birazdan okula giderim.'' dedi aleyna
''Dersin yok ki bu gün.''
''Arkadaşlarla buluşup ders çalışacağız.''
''Biz de şirkete gidelim.'' dedi Emir Denize bakarak
''Olur gidelim.''
''Bende geleceğim.''
Deniz-''Sen nereye?''
''İşim var. Aleyna hadi gel biz eve geçip üzerimiz değişelim.'' dedim ve Aleynanın koluna girip eve gittik. Odama çıkıp güzelce bir duş aldım. Duştandan sonra saçlarımı kurutup ördüm hafif dalgalansın diye. dolabımın karşısına geçip ne giyinsem diye düşünürken Aleyna girdi odaya
''Ne işin var şirkette?''
''Bahar var ya abimin sevdiği kız.O çağırdı onunla buluşacağım.''
''Ee ne giyeceksin?'' dediğinde ayak bileğime kadar gelen dar paça siyah pantolon, Üzerime tam yapışan vişne çürüğü ince bir kazak. tabi önünde hafif dekolte vardı, ayakkabı olarak da vişne çürüğü stiletto tabi ki çantamda aynı renk. Bunları aleynaya gösterdiğimde
''Seni bu kıyafetle şirkete götüreceklerini mi düşünüyorsun?'' dedi
''Sence umrumda mı?'' dedim ve üzerimi giyinip gözlerimi ortaya çıkaran siyah bir göz makyajı yapıp dudağıma da parlatıcı sürdüm. Çantamı elime aldığımda
''Ceket olarak da deri ceketimi giyeceğim.''
''Böyle üşümeyecek misin?''
''Birincisi arabayla gidiyorum ikincisi ise güzel olmak için bazı şeylere katlanmak gerekir.'' dedim ve göz kırpıp odadan çıktım.Arabamın anahtarını alıp evden çıktığımda abim ve Emir kapının önünde beni bekliyorlardı. İkisi de beni görünce şaşırdılar.
Deniz''Böyle şirkete gelemezsin.''
''Böyle den kastın ne anlamadım. istediğiniz gibi açık saçık da giyinmedim.Ayrıca ben kendi arabamla gideceğim.'' dedim ve onu dinlemeden arabama bindim. Ben garajdan çıkarken onlar da arabalarına binmişlerdi. şirketin önüne geldiğimizde arabamı kaldırıma park edip indim. abimler şirketin park yerini tercih ettikleri için bir kaç dakika onları bekledim. Geldiklerindeyse abim önden önden gidiyordu. Emirde elimi sıkı sıkı tutup
''Bir gün beni gerçekten delirteceksin. O günü büyük bir zevkle bekliyorum.'' dedi bense sadece sırıttım. Asansöre bindiğimizde emir
''Ne işin var şirkette?'' diye sordu
''Baharın yanına geldim. Biraz konuşmak istiyormuş.'' dediğimde abim bana bakıp tekrar önüne döndü
Asansörden inince ben Baharın odasının olduğu tarafa yürüdüm. Bahar harıl harıl önündeki bilgisayarda bir şeyler yapıyordu. Cam kapıyı tıklatıp içeri girdim.
''Canım hoş geldin!'' dedi ve yüzüne kocaman bir gülümseme yerleştirip bana sarıldı
''Hoş buldum.''
''Kahve içeriz demi?''
''Sütsüz şekersiz.'' ceketimi çıkarıp koltuğa oturdum. Baharda kahvelerimiz söyleyip karşıma oturdu
''Ee anlat bakalım neler oldu?''
''Bayıldığım gün abin beni yemek yemeğe götürdü.''
''Gerçekten mi?''
''Evet benim için çok endişelendiğini söyledi. Kendi elleriyle yedirdi hatta.''
''Ne güzel.'' dedim burukça
''Senin neyin var?'' diye sordu. Cevap verecekken bir kız kahvelerimiz getirdi. Odadan çıkınca
''Bir iki gündür abimle durmadan kavga ediyoruz.''
''Ha onu diyorsun. Abin seni gerçekten çok seviyor. Ne zaman bir araya gelsek dilinden düşürmüyor.
''Gerçekten mi? Ne diyor mesela?''
''İnatçı olduğundan bahsediyor.Huylarınız birbirinize benziyormuş. Üç kız kardeşinin arasından en çok seni seviyormuş. Bunun gibi daha bir çok şey''
''Keşke bana içinden geldiği gibi davransa.''
''Belki seninle ilgili olmayan bir derdi vardır.''
''Bilmiyorum.''
''Sana bir şey söyleyeceğim abin ve ben yani biz sevgiliyiz.''
********************
Bir hafta sonra
''Toprak şu dosyaları imzalasana.''
''Kenara koy imzalarım bir ara.Sen Restoranla görüştün mü?''
''Evet işler gayet yolunda hatta birazdan oraya gideceğim.''
''Seni oraya müdür yapmakla iyi mi yaptım bilmiyorum.''
''O neden?''
''Sinirlenince yiyorsun, üzülünce yiyorsun,ağlayınca yiyorsun,tatmak için yiyorsun. Her şartta ve her koşulda yiyorsun batırmazsan iyi''
''Haha çok komiksin gerçekten! Çok biliyorsan sen başında dur!''
''Şaka yaptım güzelim. Sen olmasan orası batar.''
''Hani az önce ben olunca batıyordu!''
''Şaka yaptım dedim ya.''
''Tabi tabi! Neyse ben gidiyorum! ''
''Görüşürüz.'' odadan çıkıp kendi odama gittim. Eşyalarımı toplarken telefonum çaldı
''Baharcım?''
''Canım naber?''
''İyidir. Sen nasılsı?''
''Bende iyiyim eğer müsaitsen buluşalım m?''
''Olur ben şimdi restorana gidiyorum sende oraya gel hem yemek de yemiş oluruz.''
''Süper ben de acıkmıştım zaten.''
''Bekliyorum o zaman.'' dedim ve telefonu kapatıp asansöre bindim.
Restorana gelince şef garson yanıma gelip rapor verdi.Eşyalarımı ona verip mutfağa gittim.
''Esra hanım hoş geldiniz.''
