1-Herşeyin Değiştiği Nokta

111 2 0
                                    

 Lise 2'de şehir değiştirip başka bir okula kaydımı yaptırmıştım üstelik ailemle aynı yerde değildim, büyük bir şehirde tek başıma başlamamın zamanı gelmişti. Gerçi bu yaşıma kadarda pek aile ortamında büyümüş sayılmazdım babam başka şehirdeydi annem hiç yoktu hatırlamıyorum bile ne sesini ne yüzünü. Ölmemiş olsada hayatımızda bir ölü. Neyse, tek başınasınız kimseyi tanımıyorsunuz, ne kadar kötü aslında ama insan zamanla alışıyor. Her neyse gelelim başladığım noktaya dönemin ortalarına kadar çok insan tanıdım iyi anlaşmaya başladım, her yerde olduğu gibi bizim okulumuzdada gruplaşmalar vardı, ne tesadüf ki benimle aynı yılda bir çocuk daha kayıt yaptırmıştı okula tam yan sınıfımdaydı. Nasıl nerden olduysa bir gün bir çarpışmayla karşılaştık sonra öyle devam etti tanıştık bi süre sonra zaman geçirdik çok yakın iki arkadaştık biz bile aşık olduğumuzu o kadar geç anladık ki, "Birbirine geç kalmak." sözü tam anlamıyla hayatımızın düzenine oturdu ! Her şey 12. sınıfta başladı önceki senelerde bizim arkadaşlık olarak sandığımız duyguların aşk olduğunu anladığımızda daha doğrusu. Zaten tanıştığımız süreden beri Çağlan'la hiç ayrılmazdık. Ne zaman dışarı çıksam ne zaman biyere gidecek olsam hemen yanımda olurdu, eve gittiğim haftalarda beni otobüse kadar bindirip otobüstende alırdı dönüşümde. Farkında olmadan günlüğümün onunla dolduğunu farkettim yavaş yavaş herşeyi onunla yaptığımı farkettim..

   O gün evden çıktım Çağlan mesaj attı buluştuk okula gitmedik tüm gün dolaştık yine, kuzenim aradı ve onun yanına Ankara'ya gidecektim tek başıma gitmek istemediğimden Çağlan'a ısrar etmeye başladım bir kaç dakika sonra yalvarmaya. Zar zor ikna ettikten sonra kıyafetlerimizi hazırlayıp gittik yolda çok eğlendik her yerde en ufak bir şeyden bile eğlenmeyi bilirdik zaten, cebimizde paramız olmadığında bile. İki gün Ankara'da durduk çok fazla kayda değer bir şey olmadı. Otobüse bindik tekrar dönüş yoluna çıktık. Yol boyunca boynuna sokulup uyumuşum, geldiğimizde uyandırdı saat 1 benim gözlerimden uyku akıyor çantaları eline alıp ceketini bana giydirdikten sonra yürümeye başladık bir yandan söyleniyordu

" Yol boyunca kımıldayamadım senin yüzünden heryerim ağrıyor kaç saat sabit oturdum, üşüyormusun ?" beni azarlarken düşünmeyi hiç aksatmazdı. O kadar uykum vardıki sorularına hep kısa cevap veriyordum bu huyumu bilirdi zaten.

"Hayır ama bir kahve içelim uyuyakalacağım şimdi."

"Tamam hadi nasıl istersen" dedi ve kahvelerimizi aldık gece 2 oldu hava buz gibi ve biz hala dışarıdayız içtiğimiz gibi ellerimi çırptım hesabı ödeyeceğiz ama Ankara'da harcadığımız paranın haddi hesabı olmadığı için beş kuruşumuzun da kalmağını unutmuştuk, aslında o kadar zekiyiz ki dolmuşa binemiyoruz paramız yok o zaman aklımızda ama kahve içerken hiç hatırlamıyorduk. (O kadar zaman geçmesine rağmen her anımızı her konuşmamızı hatırlarım, hatırlamasam ihanet olurdu zamana.) Çağlar bana döndü,

"Canım ne yapacağız? Paramızda yok kaldık burada"

"Nasıl ne yapacağız Çağlar gidip konuşacağız" kendimden o kadar emindim ki hallederim diye düşünürken sabah iş yerinden kendimizi çıkarken bulduk.

"Harikasın Lina, gerçekten mükemmel hallettin gidip konuştun nasılda çözdün"

"Bence sus sen :) bi anımız daha eklendi arkadaşlığımıza bak, herneyse benim evime gidelim bi an önce yatıp uyuruz bu halde okula gidemeyiz zaten." tüm gece çalışmıştık yorgunluktan uykusuzluktan ölecektik ama yinede bu konuşmalar geçerken gülümsemeyi hiç unutmazdık hep gülümserdik birbirimize hep.. Eğer bu gülüşlerimizin bi gün solup gideceğini bilseydim her anımızı kaydederdim bir tek hafızamda kalmazdı, ya da onu tutar ve asla bırakmazdım. 

Eve geldiğimiz gibi birimiz bi tarafa diğerimiz öbür tarafa attık kendimizi, akşama kadar uyumuştuk zaten uyandığımda Çağlan hala uyuyordu. Ona güzel bir kahvaltı hazırlamak için giyindim alışverişe gidecektim. Sessizce anahtarı aldım tam kapıyı açacaktım ki Çağları'ın elini kolumda hissettim bi anda.

Sadece Filmlerde OlmuyormuşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin