B/2

14 1 0
                                    

"Ay bune ya! Paytak!! Offf"
Nedense bu köpek yüzümü yalamaya bayılıyo bildiğin yıkıyor.
Uyanır uyanmaz paytak'ın salyalarının hakim olduğu yüzümü iyice temizleyip merdivenlerden uykulu halimle indim. Annem herzamanki gibi işe erkenden gitmişti. Ben ise üniversite hayatımı düşünüyodum . Duvar saati 8.40'ı gösteriyordu, derken telefonum çaldı.
Tabikide Selindi;

"Alo kanka anlat?"

"Selin sen ne ara uyandın ne ara kahvaltı yaptın ve bu merak ne arkadaşım?"

"Kahvaltı yapmadım. Sen yaptın mı?"

"Hayır."

"Süper hazırlan ozaman bize gel beraber yapalım. Hem de.."

"Hem de ne ?"

"İşte dün neler oldu anlatırsın kızım hadi öptüm itiraz yok gel bekliyorum."

Derken telefonu suratıma kapattı.
Paytak'ın suyunu tazeliyip , hazırlandım.Anneme Selinlere gidip kahvaltı yapıcağmızı haber verip çıktım.Kapınım önünde küçük bir zarf vardı.Her nekadar meraklı olsamda acele etmedim nasıl olsa Selinlerde açarım diye düşündüm.
Üst sokak hemen selinlerin eviydi.Kapıyı çaldım.

"Gel içeri hemen."

"Oha ama Selin! Kolumu kopardın sakin ol."

"Üf tamam kızım gel işte annemler yok zaten akşam gelirler en geç. Anlat hadi bende çayları koyayım."

Anlattım özetle işte.Selin bianda zatem tepkisini koydu.

"Kızım şimdi Esra teyze o adamla evlenirse..
  Bişey diyim mi sonuçta annen bu durumu seninle konuşmayı düşünüyo ya bırak anlatsın bildiğimi bilmesin o zamana kadarda düşünürsün öyle karar ver.Ne biliyim kızım ya."

"Bilmiyorum Selin.Moralim darmadağın,Üniversitenin başlamasına nerden baksan 1 ay falan var. O adamın aptal android  kardeşi de bizimle aynı üniversite de olucak bide tam curcuna."

"Hangi bölümdeymiş peki?"

"Bak onu bilmiyorum."

"Neyse Aryacım kafanı rahat tut herşeyin en iyisi olur umarım."

"Umarım."

"Arya bak ne diycem hazır hava güzelken gel sahile inelim. Deniz havası falan iyi gelir."

"Ay olur valla.Hadi ben burayı toparlıyım sen hazırlan o sırada."

Ortalığı temizledikten 5 dakika sonra Selin;

"Ben hazırım."

"E hadi ozaman."

Kapıya gittiğimizde zarf'ı çantama koymuştum.

"O ne ?"

"Bilmem. Annemedir heralde akşam gelince veririm."

"Anladım."

Sahile indiğimizde güneşin denize olan yansıması resmen tane tane zürüt gibi parlıyodu sanki denize sim dökmüşler gibi gözlerimi alıyodu.Rüzgarin o hafif baskılı esişi tenime dokunuyordu.
Yıldız isminde bir cafe vardı orda oturmaya karar vermiştik.
Birden yanıma biri oturmuştu.

"Naber sakar görüşmiyeli nasılsın bakalım?"

"Senin burda ne işin var ya kurtulamıycakmıyım ben senden arkadaşım."

Selim;
"Arya bu kim?"

"Selincim bu Baha, Baha bu da benim en yakın arkadaşım Selin."

"Baha bumuymuş ?"

Baha;

"Vayy demek benden bahsetmişsin.Sakar, bak ne diycem beni seviyosan gizleme yani etrafımda okadar kız olsada seninle bi ayrı olur ne dersin? İtiraf et hadi."

"Ya sen ne biçim bir ukâlasın.Ben senin nereni sevicem be.Gider misin şurdan?"

"Hem sakar hem öfkeli hmm sakar ve öfkeli. Neyse görüşürüz bakalım. Görüşürüz Selincim sana da."

Sinsi bir gülüş attıktan sonra

"Ukâla ya sakarmış öfkeliymiş salak."

"Seni duydum sakar."

Vöğvöğvöğ.Selin'in gülüşünü görünce,

"Bana baksana sen. Gülmesene."

"Yalnız bu kadar çekici ve yakışıklı olduğundan bahsememiştin arkadaşım"

"SELİİNN!"

"Tamam sustuk."

Selin haklıydı.Çekici ve oldukça yakışıklıydı fakat bu onun bencil ukâla ve gıcık olduğu anlamını değiştirmiyordu.
Hesabı ödedikten sonra evlerimize gittik.Paytak kapıda havlıyordu.
Bahçeye çıkarıp tuvaletini yapması için gezdirim bekledim.
Çamtamdan bir poşet çıkarıp paytak hanımın kakasını poşete koyup çöpe attım.
Eve girdiğimde çantamdaki zarf'ı çıkarıp girişteki sehpâya koydum.
Yukarı odama çıkıp ılık bir duş aldım.Çoktan akşam olmuştu, gözüm saate iliştiğinde 18.00'i geçiyordu.Kapı çaldı.

"Kim o?"

"Benim kızım."

Gelen annem di.
Karşılayıp sarılıp öptükten sonra beraber yemek hazırlayıp yedik.Ortalığı toparlamak bana kalmıştı.
Beraber oturup film izledikten sonra uyumaya karar vemiştim.

"İyi geceler annecim."

"İyi geceler meleğim."

Odama çıktığımda paytaktan dolayı kapıyı kapatmıştım-yine sabah yalamasın-.
Tavana bakıp nedense aklıma Baha geldi hemen sonrasında ise Selinin annemle ilgili söyledikleri.
O Mert denen adamı nekadar tanıyo olabilirdimki veya annemi üzerse ne yapıcam ben.
Kulaklıkları takıp müzik açıp uykuya dalmıştım.
Rüyamda bi adamla küçük bir kız el ele tutuşuyordu, kızın diğer elinde ise pamuk şeker vardı..

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 30, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BEYAZIN LEKESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin