Salihin gelişi kaderin hayatını altüst etti. Kader içten içe kendini bitiriyordu. Ahmetin annesinin cenazesi vardı. Ama kader oraya gidemezdi çünkü o kadını kendi öldürdügü gerçegini kimse degiştiremezdi. Ahmet ögrenseydi eger kader ile ilişkisini bitirirdi. Kader düşündü düşündü Ahmetin yanında olması gerektigine karar verdi. Ve ahmetin annesinin cenazesine gitti. Ahmeti uzaktan gördügünde öylesiye içi yandı ki...
O yangını pişmanlık da körüklüyordu. Ama ne olursa olsun Ahmetin yanında olmalıydı. Sonuçta artık ahmet de yalnızdı kader de...
Ahmet in kaderden,kaderin de ahmetten başka kimsesi kalmamıştı.
Kader Ahmetin yanına dogru ilerledi.
Kader;
-Ahmet bu kadar üzülme ben varım yanında
-Nasıl üzülmem benim canım gitti. Ama anneme bu kötülügü yapanın canını kendi ellerimle almazsam ben adam degilim kader!!!
Kader başından sıcak sular dökülüyordu sanki o kadar kötü olmuştu ki bütün dünya başına yıkılmıştı. Kendi kendine konuştu salihle konuşup istediklerini yapmayı kabul edersem ne olur sanki dedi.
Kendi kendine çok iyi bir fikir oldugunu düşündü Ama sonra olmaz ona güvenemem dedi.
Kader artık çok zor durumda kalmıştı. cenaze namazı kılındı, defin işkemleri tamamlandıktan sonra Ahmetin annesini mezarlıga götürüp gömdüler. Ve geri eve döndüler
Kader;
-Geç oldu ahmet ben eve gitsem iyi olur.
-Beni yalnız mı bırakacaksın burada ne yapıcam ben kader.
-Tamam canım üzülme kalırım bugün burada
Kaderin telefonu çaldı tanımadıgı bir numaraydı kader kim bu acaba diye düşündü. Ahmetin duymaması için Odadan ayrılıp mutfaga gitti.
Telefondaki kişi
-Merhaba küçük kız tanıdın mı beni
-Siz kimsiniz?
-Ben salih. Nasıl unutursun beni
-unutmak mümkün mü sizi
-beni unutma...neyse konumuz o degil şimdi sen o evden ayrılacaksın yoksa...
Kader hemen araya girdi
-Tamam tamam hemen çıkıyorum
-10 dakika süren var çıktın çıktın çıkmadın olacaklardan sen sorumlu olursun...
Kader telefonu kapattı. Ahmete ne söyleyecekti. Ahmete arkadaşım hastalanmış gitmem lazım dedi ahmet ikna olmadı ama gitmek zorundaydı kader. Ve sonunda gitti.
Kendi evine gittiginde kapı açık içerisi dagınık kanepeler parçalanmış televizyonu kırılmış halde buldu arkadan bir ses geldi. Ve arkasını döndügünde salih ile yüz yüze gelmişlerdi. kader çok korktu salih
-Korkma küçük sana zarar vermeyecegim.
-O zaman neden beni tehtid ediyorsun.
-Seni tehtid etmiyorum sadece seni uyarıyorum.
-neden buraya geldiniz?
-Seninle bir plan yapmamız gerekiyor ama planı şimdi açıklamayacagım. İlk önce 400 bin TL sonra plan yoksa olacakları biliyorsun dedi ve agır agır evden çıktı.
Kader o kadar parayı nasıl bulacagını düşündü. Tek çare vardı o da teyzesi, gururunu yerler altına alıp ya teyzesine gidip para isteyecek ya da Ahmeti kaybedecekti. Ne yapacagını kendi bile bilmiyordu. ama onu bu hale getiren yine kendisiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AİLEM İÇİN...
General Fiction"Mutlu bir ailenin dagılma hikayesi..." sonunda var olmak mı? Yoksa Kaybolmak mı? Var.