Multimedia Eliz
Merhaba arkadaşlar ben Ayşenur.Bu benim ilk hikayem oldukça acemiyim hatalarım illa ki olacaktır mazur görün lütfen hepinizi çoookk seviyorum ❤Kahkahalarımı durduramıyordum. Şuanda en yakın arkadaşım Zuhal'in esprilerine gülüyorduk. Oldukça berbatlardı ama olsundu.
Sınıfta yayılmış sohbet ediyorduk.
Lise sona gidiyorduk.
Okul açılalı 2 hafta olmuştu ama bu sene zorluğunu belli etmeye başlamıştı."Kanka ben acıktım ya hadi bana yemek ısmarla" diyen Zuhal'e göz devirdim bu kız beleşçilikten asla vazgeçmeyecekti.
Sahte bir ciddiyetle "Bak kızım sanki bende para bol öğrenciyiz öğrenci" diye tabiri caizse hönkürdüm. Galiba onu korkutmuştum. Zuhal'de U dönüşünün kralını yaparken konuşmaya başladı :
"Tamam tamam canım kankam hadi gel kantine inelim vallaha kendim verecem parasını ya"diyen Zuhal'e adam ol işte bakışı attım. Ve kocaman gamzelerimle güldüm.
Sınıftan çıkıp merdivenlerden inerken neredeyse gördüğümüz her kişinin gıybetini edip bu günlük günah kotamızı doldurduk.
Zuhalle neredeyse 7 senedir tanışıyorduk."Eliz kanka ya bugün bize gidelim mi ya "dedi benim tabirimle Zuzu
"Kanka olmaz ya anneme söz verdim bugün eve gelicem diye bu aralar ortalık karışık diyip diyip duruyo ya" dedim.
"Tamam tamam sorun yok Pınar annemle karşı karşıya gelemem ben " dedi Zuhal gülerek.
Bir tost ayran alıp masaya geçti Zuhal ben de pek aç olmadığım için çikolata aldım. Ve aldıklarımıza gömüldük.
Dersler hızlıca geçip son ders zili çaldığında ayaklandık. Evlerimiz aynı rotada olmadığı için (maleseeefff 😑)
Sarılıp ayrıldık.Bende kulaklıklarımı takıp yürümeye başladım.
Eve varınca anahtarlarımı almadığımı farkettim ve zile bastım. Annem kapıyı çok bekletmeden açınca ayakkabılarımı çıkarıp içeriye geçtim.
"Hoşgeldin kızım ne yaptın bugün " dedi annem.
"Hiiiçç anne ya aynı işte yemek var mı yemek"dedim. Annem gözlerini devirdi ve "İşin gücün yemek zaten " dedi. Sırıtarak karşılık verdim.Üstümü değistirip yemeğe oturdum. Babam da gelmişti. Nasıl gidiyo faslını babamla da tekrar ettikten sonra odama geçmek yerine salona geçtim.
Haberleri izlemeye başladık ailecek. Bu aralar zaten hiç iyi haber yoktu.
Hep kaybolan insanlardan ve şehirlerdeki elektrik ve su kesintileri konuşuluyordu.Sonra birden son dakika bildirimi geldi. Bir güvenlik kamerası kaydıydı.
Bir adam akşam saatleri tenha bir sokakta tuhaf hareketler sergileyerek ve hırıltılar çıkararak yürüyordu.Yalpalayarak yürüyüşünden çıkartabildigim tek sonuç sarhoş olabilmesiydi.
Sonra birden oradan geçen bir adamın üstüne atladı. Adamla boğuşmaya başladılar.
Ve adamı boynundan ISIRDI bir an yanlış gördüğümü falan sandım dehşete düşmüştüm.
Anne ve babama baktığımda onlar da benden farklı gözükmediklerini fark ettim. Sonra görüntü tahminime göre elektriklerin kesilmesiyle son buldu ve spiker hızlı hızlı konuşmaya başladı."EVET SAYIN SEYIRCILER BILIYORUZ BU GÖRÜNTÜNÜN SAHTE OLABILME OLASILIĞI VAR FAKAT HABER AJANSIMIZA BIRÇOK BÖYLE GÖRÜNTÜ GELMEYE BAŞLADI. HEPSININ BU ŞEKILDE OLMASI BIR TESADÜF MU SIZCE SIZ YINE DE TEDBIRLI OLUN EVDEN GECE SAATTLERI FAZLA ÇIKMAMAYA ÇALIŞIN VE ELEKTRIK SU KESINTILERINE HAZIRLIKLI OLUN"
Anlamaz gözlerle televizyonu izliyorduk. İlk konuşan babam oldu.
"Siz inanmayın böyle şeylere milleti korkutmaya çalışıyorlar "dedi. Kafam hiç olmadığı kadar karışıktı.Annem de beni rahatlatmak istercesine sırtımı sıvazladı ve yumuşak sesiyle konuştu "Aynen kızım korkma hadi sen yat saat geç oldu".
Kafa sallamakla yetindim ve odama geçtim. Yatağıma oturdum ve şarjda olan telefonumu elime aldım.Zuhal iki kez aramıştı acaba oda haberleri mi izlemiş diye düşünmekten kendimi alıkoyamadım. Zuhali arayıp telefonu kulağıma koydum. Açmasıyla "Eliz sen nerdesin ya" diye cırlaması bir oldu.
"Of Zuzu salondaydım işte duymamışım" dedim. "Neyse kanka haberleri izledin mi diye soracaktım sabahtan beri aynı haberleri yapıyorlar " dedi.
"Aynen izledim ya etkisinden çıkamadım yalan haber olma olasılığı olduğu kadar gerçek haber olma olasılığı da var gerçekse bu ne anlama geliyor" resmen nefessiz konuşmuştum stres yaptığım zamanlar oluyordu böyle.
"Kankam tamam sakin ol zaten bende kötü oldum ama gerçek değildir zaten sosyal medya sallanıyor çoğu kişi yalan olduğunu yazmış"dedi.
Doğrusu biraz rahatlamıştım. "İnşallah ya neyse benim uykum var yatıcam ben" dedim.
"İyi be uykucu şey görüşürüz bu arada yarın okul yok bir yerlere gidelim mi ben alırım seni sizin evin önünden"dedi neşeli edasıyla.
"Hı hı tamam bakarız " dedim. Benim bu hallerime alışık olduğu için "Büründün yine +50 yaş kamyoncu dayı moduna hadi sen yat uyu yoksa konuşulmaz seninle "dedi."Gapat gabat bana yazıyo gülüm" dedim iğrenç bir sesle
"Allah belani versin kardeşim kaçıyorum ben yoksa sonum hiç iyi değil " diyip kapattı.
Gülerek dişlerimi fırçalamak için banyoya gittim. İşimi 5 dakika da halledip odama girdim.
Pandalı göz bandımı kafama takıp ışığı kapattım. Biraz daha haberleri düşünüp uykuya daldım.Sabah annemin perdeyi açmasıyla uyandım ve rahatsız olan gözlerimi kıstım.
Şu göz bantları sabaha kadar kaymasa ne olurdu ya."Kalk kız kahvaltı hazır hayır yani bir gün bak sadece bir gün sen kalksan da canım annecim kahvaltıyı hazırladım desen ne olur kız"diye söylenmeye başladı. "Sana da günaydın anne " dedim. Ama annemin şu anda söylenmekle meşgul olduğu için beni pek takmadı.
Annemin susmayacağı alarmını alınca hemen banyoya geçip elimi yüzümü yıkadım.
Odama geri döndüğümde annemin çıkmış olmasıyla rahatladım.
Hemen klasik özenmeyerek kot pantolon ve siyah beyaz çizgili tişört giydim.
Salona geçtiğimde babamla annem masada oturmuş kahvaltıya başlamışlardı. Babamın yanağından öptüm ve "Günaydın baba " dedim. "Günaydın kızım " diye karşılık verdi. Annemin çayımı koymasıyla kahvaltımı etmeye başladım.Ayakkabılarımı giyerken annemin çabuk gel adlı konuşmasını dinliyordum. "Tamam tamam annecim dikkat edicem fazla da oyalanmayacağım" dedim.
Sonra yanağından öpüp merdivenlerden inmeye başladım. Dışarı çıktığımda bir adet kızgın Zuzuyla karşılaştım. "Nerde kaldın kızım ya" dedi.
"Of kızım bilmiyor musun annemi iki saat bırakmadı şu son olaylardan sonra zaten iyice paranoyaklaştı" dedim.
"İyi tamam nereye gidelim meydanda ki Avm olur mu" dedi. "Olur olur " diyip koluna girdim ve yürümeye başladık."Kanka ya şu mağazaya da girelim " diyen Zuhal'e senin ağzına tükürürüm adlı 3 numaralı bakışımı attım.
Çünkü geldiğimizden beri mağazalar arasında kendini kaybetmişti. "Ama canım kankam .." diye konuşmaya başladığında saçmalamaya başlayacağını bildiğim için onu susturdum ve "Hadi bir şeyler içelim " dedim. Beni onayladı ve kendimize birer milkshake alıp oturduk.Herzaman ki muhabbetlerimizi yaparken arkamızdaki çığlıkla oraya döndük.
Bir kadın üstüne gelen tuhaf bir adamdan kaçıyordu. İlk aklıma gelen şey, haraketleri bir türlü aklımdan çıkaramadığım haberdeki adam gibi olmasıydı.
Ve birden elektrikler kesildi. Kalbim hiç olmadığı kadar hızlı atıyordu.NE YAPACAKTIK
Ve son. İlk bölümün sonuna geldik bakalım neler olucak.
Hepinizi çok seviyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FELAKET
Adventure"Felaket başlayana kadar normal bir hayatı olan Eliz salgın başladığında neye uğradığını şaşırır hayatının sona erdiğini düşünür ta ki Doruk'la tanışana kadar...'