"Ben, Atholl Dükü James John Murray, Patrick James Bruce'u varisim ve Kuzey Vampir Klanı'nın lideri ilan ediyorum. "
Yüzlerce göz onu izlerken, Patrick omuzlarını dikleştirip öne çıktı. Sonra kalabalığa baktı. Onu izleyenlerin çıplak bedenlerini sadece ayin pelerinleri örtüyor, ay ışığı yüzlerini aydınlatıyordu. Kuzey Klanı'nın vampirleri çıt çıkarmadan onu izliyordu. Bunlar, Patrick'in rehberlik yapmaya ve korumaya ant içeceği erkekler ve kadınlardı. Patrick bu görevi yerine getirecekti. Klan liderliği şerefli bir görevdi.
Burdan sonrasını Metallica-Nothing Else Matters eşliğinde okumanızı öneririm ^^
James şiddetle esen rüzgarda sesini duyurabilmek için "Şimdi" diye seslendi, "sıra Patrick'e meydan okumak isteyenlere geldi. Her kimseniz, öne çıkın."
Klan üyeleri Patrick'in liderliğini kabul ettiklerini göstermek için geri çekilirken, havayı milyonlarca kum tanesi kapladı.En önde, ona meydan okumak isteyen beş vampir duruyordu.
Ayın başladığından beri ilk kez konuşan Patrick "Kabul ediyorum" dedi. Ona meydan okuyacak olanlar kalabalıktan sıyrılıp Patrick'in peşinden suyun kenarına kadar gittiler.
Kuzey Denizi'nin dalgaları kıyıya vuruyor, Patrick'in çıplak ayaklarını ve pelerinini yalıyordu. Patrick uğuldayan göğü ve serpiştirmeye başlayan karı nasıl görmezden geldiyse, dalgaları da görmezden geldi.
Saldırı aniden başladı. Birisi omzuna sert bir yumruk atıp onu dalgaların arasına fırlattı. Patrick hemen toparlanıp sudan çıkarken, sırılsıklam olmuş pelerinini suya fırlattı. Beş çift kıpkırmızı göz parıldayarak ona bakıyordu. Patrick'in dudakları öfkeyle büzüldü. Hepsini tek bir hamlede mi halletseydi acaba? Bu, kurallara aykırı değildi, ama genellikle tercih edilmiyordu.
Beş vampir sığ suda tehditkar bir biçimde etrafını sararken, Patrick "Pekala" diye düşündü. Ona meydan okumaları bir zayıflık göstergesiydi. Bu vampirler ona tek başlarına meydan okumaya cesaret edememişlerdi. Patrick onlara bu konuda ne denli haklı olduklarını gösterecekti.
Vampirlerin peşine düşeceğini bildiğinden, hızla suya daldı. Bir saniye sonra, suyun yüzeyine çıktı ve vampirlerin azgın dalgaların arasında ona doğru yüzdüğünü gördü. Kendisine iyice yaklaştıklarında, bacak kaslarını var gücüyle zorlayarak havaya sıçradı. İçlerinden en iri yarı olanının üstüne diğerleri şaşkınlıkla suyun yüzeyine çıktılar. Patrick'in saldırdığı vampir, bedeninin alt kısmında şiddetli bir acı hissetti ve paralize olmuş vaziyette suyun dibini boyladı. Patrick vampirin omuzlarına basıp bir kez daha havaya sıçradı.
Havada dönerken, geriye kalan vampirlerden ikisinin hızla kendisine doğru geldiğini gördü. İki vampir hızla yaklaşırken, Patrick keyifle onların yeterince hızlı olmadıklarını düşündü. Bir anda bedenini dikleştirdi ve kollarını başının arkasına kavuşturarak, suya daldı. Peşindeki vampirlerin arasına dalıp içlerinden birini yakaladığında, suratlarındaki şaşkınlık ifadesini gördü. Öylesine şiddetli bir biçimde saldırıya geçmişti ki vampir dengesini kaybetti. İkisi birlikte dalgaların arasında dibe doğru batmaya başladı.
Patrick suyun altında pelerinini gördü. Kendisinden on kulaç ötede bir vampir duruyordu; diğer ikisi de havadaydı, ama yanına varmaları an meselesiydi. Patrick hızla pelerinini kapıp suyun yüzeyine çıktı. Havadaki iki vampir kollarını yukarı kaldırmış, üstüne üstüne geliyorlardı. Ancak, Patrick bu arada diğer vampirlerden kurtulmayı başarmıştı.
Patrick sinsi bir gülümsemeyle, vampirlerin her hareketinin önceden kestirilebilir olduğunu düşündü. Elleri hala suyun altında tuttuğu pelerinini sıkı sıkı kavrarken, gözünün ucuyla üçüncü vampiri kolluyordu. Vampir olduğu yerde hareketsiz dururken, fena halde korktuğu her halinden belliydi. Diğer ikisinin Patrick'e saldırmasını bekliyordu.
Patrick ıslanıp ağırlaşmış pelerinini var gücüyle fırlatırken, "Şimdi! " diye düşündü. Pelerin vampirlerin suratına yapıştı ve onları büyük bir hızla suya batırdı. Vampirlerin başı şiddetli bir biçimde kuma çarptı. İşleri oracıkta bitmişti.
Patrick elini kaldırıp parmağıyla geriye kalan tek vampirin yanına gelmesini işaret etti.Vampirin sivri dişleri korkuyla ortadan kayboldu.Gözleri bir anda masmavi kesildi.
"Teslim oluyorum. " Vampir yenilgiyi kabullenip Patrick'in önünde eğilirken, ağzından çıkan bu iki sözcük dalgaların üstünde yankılandı. Patrick pelerinini alıp bir kez daha omuzlarına atarken, bedeninin gevşediğini hissetti. Damarlarına hücum eden adrenalin yüzünden, sivri dişleri dişetlerinin arasında kaybolmamıştı. Karaya çıkıp liderlerin onu beklediği dik kayalıklara tırmanırken kalabalık kenara çekilip ona yol verdi.
Bedenin her noktasından sular damlayan Patrick onu bekleyen karanlık yaratıklara baktı. Bulutlar bir anda denizin üstünü kapladı ve ay bir kez daha ortaya çıkarak, karla kaplı kireç beyazı araziyi aydınlattı. Liderlerin bakışlarından kabul gördüğünü anlamıştı. İçini bir sıcaklığın kapladığını hissetti.
Patrick ayinin son bölümünüde bitirmek için platformun üstünde bekleyen dört vampire döndü. James, Doğu Klanı Lideri Alexander ve Batı Klanı Lideri Isabelle ile birlikte geri çekilip onay verircesine başını salladı. Güney Klanı Lideri ve en yakın arkadaşı olan İsmail ise sırıtmakla yetindi.
Patrick hayretle ayinin sona erdiğini düşündü.
James "Kuzey Klanı'nın lideri!" diye haykırdı. Kumlar son bir kez daha etrafa saçılmadan önce vampirler teker teker Patrick'in önünde eğilip bu sözcükleri tekrarladılar.
"KUZEY KLANI'NIN LİDERİ!!!"
MERHABA ARKADAŞLAR. UMARIM YENİ BÖLÜMÜ BEĞENMİŞSİNİZDİR.DÜŞÜNCELERİNİZİ VEYA SORULARINIZI LÜTFEN BELİRTİN. SİZİ SEVİYORUM!!
-Bengeyy
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eflatun Şafağın Kokusu
RandomAnnesi tarafından 7 yaşında karanlığa bırakılan bir kız. Tek amacı babasının intikamını almak. Peki ya işler ters giderse? Violet'ın hikayesi oldukça karışık. Mina Hepsen'in kitabıdır. Önyargılı olmamanızı tavsiye ederim.