22.Bölüm *Ateş Hattı*

1K 67 45
                                    

Merhaba sevgili okurlarım çok uzun bir ara verdiğimin farkındayım sizleri bu kadar bekletmeyi asla istemezdim bilirsiniz bu yola çıkarken bu vaatlerle çıkmamıştım sizleri bu kadar beklettiğim için üzgünüm....

Medyaya en sevdiğim ingilizce şarkıyla hazırlanmış ve Klaroline'a da uyan şarkısıyla mükemmel bir video bırakıyorum....

Minik yıldızımıza basmayı unutmayalım....

Siz ışığınızı yansıtırsanız biz parlamaya devam edeceğiz.....



Keyifli okumalar diliyorum...

"İstediğin kadar kalabileceğini biliyorsun değil mi bu geceyle sınırlı kalmasa?"

Caroline Klaus'un sözlerine içtenlikle gülümsedi.

"Sana hala tam olarak sinirim geçmese de özlediğim gerçeğini değiştiremiyorum maalesef ama bu sadece bu gecelik Damon yarın burada olur"

Klaus her zamanki gülümsemesiyle göz devirdi

"Bana onu hala neden öldürmediğimi hatırlatır mısın."

Caroline elinde ki yastığı Klaus'a fırlattıp güldü.

"Pislik yapma"

Klaus yastığı hava da yakalayarak vampir hızıyla Caroline'ın dibinde bitti yanaklarına ellerini koyarak dudaklarına hiç acelesi olmadan yavaş yumuşacık ve etkileyici bir öpücük kondurup geri çekildi.

"Pislik benim göbek adım biliyorsun"

Caroline ellerini Klaus'un boynunun arkasında birleştirerek iyice yaklaştı. Tam bir şey söyleyecekken kapı aniden açıldı.

"Ah hadi ama bundan daha iyi bir görüntü bekliyordum, mesela Caroline'ı çıplak görebilmeyi."

Klaus Caroline'dan uzaklaşarak kapıda sırıtarak bakan -çok sevgili!- Kardeşi Kol'a öldürücü bakışları eşliğinde konuştu.

"Rebekah'nın getireceği son ak meşe kazığını seve seve üstünde kullanacağımdan emin olabilirsin kardeşim."

Kol Klaus'a çokta tın bakışları atarak Caroline'ın yanına yaklaşıp kolunu beline sararak ona hitaben konuşmaya başladı.

"Daha çok sevdiğim (burada bakışlarını Klaus'a döndürmüştü) abim seninle görüşmek istiyor Carolinecım, bilirsin kibar insanlar hiç kırılmamalı öyle değil mi sevgili abicim"

Caroline Klaus'a bakışlarını döndürerek konuşmaya başladı.

"Ben bir gidip geliyorum Klaus bu süre zarfında Kol'u öldürmeyeceğini umuyorum?"

Klaus omuz silkerek

"Söz veremem."

Caroline gülümseyip göz devirerek ikilinin yanından ayrılmış koridora çıkmıştı biraz ilerledikten sonra nihayet Elijah'nın odasının önündeydi.

İçeri girdiğinde odasında ki kitaplığın da kitaplarını karıştıran sırtı dönük Elijah görüş açısına girmişti.

Elijah Caroline'ın geldiğini hissedince arkasına döndü ve camın önündeki tekli koltuğa otururken karşısındakini Caroline'a gösterdi

"Otur lütfen."

Caroline Elijah'ın dediğini yaparak karşısında ki koltuğa yavaşta oturdu

"Daveti mi kırmayıp geldiğin için teşekkür ederim, neden seni çağırdığımı merak ediyor olmalısın"

Caroline sadece Elijah'nın gözlerine bakışlarını sürdürdü bir şey demeden.

"O günden sonra yüz yüze görüşemedik, pişmanlığım ve seni kendimden uzaklaştırmış olmanın ağır yükü altında kalbim eziliyor Caroline, kardeşlerin için her şeyi yapacağını bildiğim gibi bu konu da beni anladığını da biliyorum ama yine de benden uzak durman ve senden uzak durmak kalbimi kırıyor."

BİZ AYNIYIZWhere stories live. Discover now