Arka Kapak :
Işığın Tanrısı Ivae tarafından anıları, kimlikleri ve güçleri ellerinden alınıp sürgün edilmiş üç ilahi varlık; Ay, Güneş ve Yol Yıldızı; Velariana, Ellarian ve İzar. Sona varan başlangıçlarda gök hükmünü verdi. Ivae'nin sesindeki sitem...
Amarth* şehrini yıkayan akşam güneşinin altında binicilerin zırhları ışıl ışıl, göğü hızla yaran birliğin hareketleri eşgüdümsel olmaktan öte vücudun bir uzvu gibi uyumluydu. Şehir halkıysa başlarını kaldırıp onlara bakmaya tenezzül bile etmedi. Zira bu Koruyucuların günlük rutiniydi. Pençekanatlarını süren biniciler, bulutların şehri üzerinde tam bir tur daha attıktan sonra hızla Dumanlı Vadiye doğru dönerek gözden kaybolurken insanlar sokakları doldurmaya devam ediyordu.
İşte burası, batıya bakan yüzü bucaksız denizin dev dalgalarının şekillendirdiği Sira* dağının bir tepsi gibi düz tepesinde kurulu Amarth'tı. Şehrin bilinen en eski kayıtlarında bile dağın tepesinin nasıl olup da böyle düz olduğundan bahsedilmiyordu. Yine de insanlar yaşayacak bir yer arayan atalarının yerleşmesi için Ivae'nin çift tarafı keskin kılıcını gökten uzatarak Sira'nın sivri tepesini tek bir hamlede kesip attığına inanmaktan hoşlanıyordu. Değişen dünya, savaşlar, açlık ve kuraklık Amarthlıların atalarını bilinen toprakların bu ucuna kadar sürdüğünde Ivae onlara yeni bir şans sunmuştu.
İnsanlar ihtiyacın doğurduğu bir zorunlulukla senede üç-beş gün toprağa düşen yağmuru toplamayı ve daha da önemlisi Dumanlı Vadiden çıkarttıkları kristaller sayesinde deniz suyunu işleyip kullanılır hale getirmeyi öğrendi. Sira'nın etekleri altında uzanan çorak ve kurak topraklara bu arıttıkları suyu ulaştırıp tarım yaptılar. Başta elde ettikleri başarılar göz kamaştırıcıydı. Ancak arıtılmış su toprağı gittikçe sertleştirip verimsizleştirdi. Dahası kristallerin suyu tuzdan arındırması için yüksek derecelerde ısıtılması gerekiyordu ve soğutma için kullanılan yine Bucaksız Denizin serin sularıydı. Zamanla yükselen deniz suyu sıcaklığıyla birlikte tükenen av, denizin tehlikelerine rağmen balıkçılıkla uğraşanların sayısını da azalttı. Güç yaşam her geçen gün daha da zorlaşırken, salgın hastalıklar baş gösterdi. Artık kimse aşağı şehir Osrah'da kalmak istemiyordu. Bir zamanlar gökyüzünde dolaşıp yukarı ve aşağı şehri gözeten Koruyucular bile Osrah'ı terk etti. Amarth'ın zengin ahalisiyse tüm bunlara aşağı şehirden gelen halkın neden olduğunu ileri sürerek şehrin kapılarını ve kalplerini bir daha açılmamak üzere Osrah'ta yaşayanlara kapattı. Ancak Amarthlılar bundan çok daha önce, Ivae onlara kanatlılara hükmetmenin yolunu gösterdiğinde ve binici olmak için seçilen bebeklerinden vazgeçmelerini istediğinde kalplerinin kapılarını kapatmışlardı.
*Amarth (Elfçe): Hüküm
*Sira (Elfçe): Akıntı
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kurtkanat
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
