♡ I

753 66 23
                                    

Elleri siyah kumaş pantolonun cebinde, kaşları çatık, öylece giriş kapısına bakıyordu. Her zamanki yeri, her zamanki yüz ifâdesi.

"Aptal," diye hırıltıyla söylendi. Asistanı Kise, geç kalması konusunda onu hiçbir zaman şaşırtmamıştı. Geç kalınca hep aptalca yalanlar uydurur, Aomine gibi kurnaz birine o saçma yalanları yutturmaya çalışırdı.

"Eniştem taş düşürmüş."
"Halamın köpeği bileğini burkmuş."
"Teyzemin kocası hamile."

Uydurduğu yalanlara çocuklar bile inanmazdı. Fakat o, bu saçmalığın daniskası olan yalanlarla onu kandırmaya çalışıyordu.

Ellerini cebinden çıkardı ve şakak kemiğine götürdü. Şakaklarını sıvazlarken, bir kez daha o aptalı işe aldığı için kendine sayısız lânet okudu.

Yine de bir şey yapmadı, sadece bekledi. 06.30'da evine gelmesi gereken Kise'nin, 12.28'de hâlâ iş yerine gelmemesine karşın; sadece bekledi.

Minik bir gürültünün ardından otomatik kapı açılırken, Kise koşarak içeri girmişti. Girmesiyle beraber, tam da Aomine'nin önüne düşmüştü.

Aomine ona klâsik bakışı olan, 'Bu sever ne uyduracaksın?' bakışını atmıştı. Yukarı kıvrılan dudaklarıyla gelecek yalanı bekledi.

"İnanamayacaksınız ama..." kafasını dramatik bir şekilde iki yana salladı Kise, inandırıcı gözüktüğünü umuyordu, "Bindiğim otobüs patladı, bir tek ben kurtuldum..."

Kafasını iki yana sallayan genç patron, yüzündeki ürkütücü sırıtış eşliğinde üzerine doğru eğilmişti, "Biliyor musun Kise," dedi hırıltılı sesi eşliğinde, "Şimdiden iki toplantıya geç kaldık bile."

"Ha, toplantı mı vardı?" kafasına yediği sert yumrukla hemencecik, "Eee, evet! Evet efendim, toplantılarımıza geç kaldık. Hı-hım, doğru." diye hızlıca konuştu.

"Şimdi ne yapacağız?" diye soran patronuna umutla baktı, "Elbette güzel bir kahvaltı edip-" tekrardan kafasına yumruk yemesiyle suratını astı, "Toplantılara katılacak, teftişler yapacağız." genç adam zaferle gülümsedi, "Doğru.." şaşkınlıkla kafasını kaldırdı sarışın, "Uydurmuştum ben ya, harbiden mi?!" kafasına yumruk yemeyi beklemişti, ama hiçbir darbe inmemişti kafasına. Çünkü bu sefer sevgili patronu, sanki küçük bir çocuğa ceza verir gibi kulağını çekiyordu.

"Harbiden Kise, harbiden." diyerek, onu ayağa kaldırdı ve kulağından çekmeye devâm ederek yürümeye başladı, "Baş belâsı." dedi kaşları dahada çatılan adam, "Tam bir baş belâsısın."

///

Merhaba millet, ben kiwiyoshi!

Bu kitabı kendi hesabımda yazıyordum, ama daha sonra çok fazla hikâye olduğundan kaldırdım. Ginji ile böyle bir hesap açınca buraya yazayım dedim.

Çok uzun olacağını sanmıyorum, en fazla beş bölüme bitirmek istiyorum ama bitmeyeceğine eminim.. Olsun, yazalım da, bitse de olur bitmese de.

Her neyse, bölümü beğendiyseniz oy vermeyi unutmayınız! Profile girip takip ederseniz müteşekkir kalırım, iyi günler!

Boss ➸ AoKi (✔)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin