Hayatımdan çok bunalmıştım. Herşey ancak bu kadar kötü gidebilirdi. Evet daha 17 yaşındaydım. Ama şimdiden bıkmıştım hayattan. Daha doğrusu hayatımdaki insanlardan bıkmıştım. Şimdi ne olacaktı. Ateş bana umut verip uzaklaşmaya başladı. Ben onu sevmeye başlarken o beni umursamamaya. Okulda Aleyna ile Efsun da bana birşey anlatmaz oldular. Ne yapmıştım ki onlara? Bunları düşünürken bir de Şenayla tartışmamız. Olmazdı. Yarın okula gidersen hiç iyi olmazdı. Böyleyken bile herşey kötü zaten. Yalan bulmalıydım. Annem okula gitmeye zorlardı çünkü beni. Ben de hasta numarası yapacaktım. Serviste bunları düşündüm. Ee tabi bir de servis. Sevdiğim çocuk, Ateş ön koltuğumda ama bana bakmaya tenezzül bile etmiyor. Bu da yetmez gibi Eda ile Ela da bana soğuk davranıyordu. Herkes neden aynı anda gidiyordu? Hepsi birden çok ağır geliyor bana. Bu okuldan da servisten de çevremdekilerden de bıktım usandım. Hep ben mi gidecektim peşlerinden. Değişmem gerekiyordu. Tüm bu düşüncelerle eve geldim. Annem "niye suratın asık sinem ?" Diye başladı sorular sormaya. "Yeter anne! Yok birşeyim" diye tersledim. Ben bu seneye kadar böyle değildim. Hep bu okul değiştirdi beni. Lanet okul!!!¡¡¡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalnızım ben
ChickLitPlatonik bir aşktı sineminki. Hep yalnızdı. Onu unutmalıydı ama ne zamn unutmaya kalksa ateş yaklaşıyordu sineme. Sinem yalnız ama mutlu olmaya karar verecek gibi. Değişecek mi? Ateşi unutabilir mi ?