"Baba lütfen tanımadığım bir adamla evlenmem ben"dedim sinirle.Ne kadar saçma insan görmediği biriyle evlenirmi hiç.
"Evlenince tanışır kaynaşırsınız.Hem annenle bizde birbirimizi görmeden evlendik"dedi babam otoriter sesiyle.
"Ya baba yapma lütfen ben 23 yaşındayım ve kendi kararlarımı kendim alabilirim"dememle babamın yüz kasları gerildi.Sinirlendiği her halinden belliydi.Bu evde birtek babamın sözü geçerdi ve bende şimdiye kadar babam ne isterse onu yaptım ama babam istiyor diye hayatımı karartamam.
"Ne zamandan beri bana karşı geliniyor bu evde"dedi.Babamı daha öncede sinirli görmüştüm ama bana illk defa böyle davranıyordu.Ben onun kızıydım.Hayatımı karartmayı istemez diye düşünmüştüm ama yanılmışım.
"Baba şimdiye kadar senin istediklerini yaptım ama yeter.Sıf senin şirketin daha fazla para kazansın diye kendi hayatımı maf etmi-"sözümü tamamlayamadım.Bunun nedeni babamdan yediğim tokattı.Bu zamana kadar bana vurmamıştı.
Artık babamı tanıyamıyorum.Önceden insanların deyişeceyine inanmazdım meyerse doğruymuş insanlar deyişiyormuş.
Elimle yanağımı sıvazladım.Göz yaşlarım artık benden habersiz hareket ediyor.Babamın artık tiksinmeye başladığım sesi yeniden kulaklarımı doldurdu.
"Bu evde benim sözüm geçer ve sende bu evde olduğun sürece benim söylediklerimi yapıcaksın"dedi babam ses tonu fazlasıyla yüksekti artık dayanamıyorum.
Tam şu anda bir karar aldım artİk bu evde kalamam.
Hızlıca odama girdim valizimi yatağın üzerine fırlattım dolabımdaki kıyafetleri gelişi güzel valize tıktım.Gitmek için gece olmasını beklicektim.Bana yardım edebilecek birine ihtiyacım vardı.Hemen telefonumu bulup o kişiyi aradım.En yakın arkadaşım Cemreyi.
"Alo Cemre"sesim kırgın ve endişeli çıkmıştı.
"Hasret iyi misin sesin kötü geliyor"dedi.Üzgün olduğumu anlamıştı sanırım.
"Hayır iyi deyilim.Bu akşam için bana kalıcak yer lazım"
"Tamam canım bende kalabilirsin."
"teşekkür ederim.Canım arkadaşım"
"önemi yok arkadaşlar bu günler için"
"tekrar saol akşam görüşürüz"dedim ve telefonu kapattım.
Sonunda güneş battı ve karanlık çöktü.Saatlerdir odamdan çıkmıyordum.Saate baktım 20:00 dı.
Babam bu saatte çalışma odasında olurdu.Abim ise kendi odasında takılırdı.Evet bir abim var adı Hakan.Herzaman beni korumuştur ama babamın karşısında oda birşey yapamıyordu.
Valizimi aldım ve sessiz adımlarla salona indim.Etrafı kolacan edittim.Oh kimse yoktu.Babam ile abim üs katta idi.Annem ise mutfakta birşeyler ile uğraşıyordu.
Hızlı ama sessiz olan adımlarımla kapıya yöneldim.Kapıyı açtım ve kendimi dışarı attım.Bu gün ilkdefa nefes aldığımı fark ettim.
Bir taksi çevirdim ve bindim.Taksiciye Cemrenin ev adresini verdim.Kulaklığımı çıkardım ve biraz müzik dinlemeye karar vedim.
Yol sonunda bitmişti.Taksiciye parayı verdim ve indim.Cemre büyük bir sitede oturuyordu.Hızlıca Cemrenin oturduğu binaya girdim.Dairesinin önünde durdum ve zili çaldım.Kapı çok geçmeden açıldı.
"Şimdi daha iyimisin"dedi cemre elindeki suyu bana uzatarak.
"saol canım iyiyim"dedim sadece.
"§imdi ne yapıcaksın.Evlenicekmisin"dedi umutsuzca bakarak.
"Hayır tabiki evlenmicem.İş bulup çalışıcam"dedim tereddüd etmeden.
****
Sabah erken uyandım.Bu günkü planım iş aramak olucaktı.Telefonu elime aldım.İnanamıyorum elli cevapsız arama.Hemen ilk cevapsız aramaya baktım.Abim aramıştı.Hemen abimi geri aradım.İlk çalışta açtı.
"Hasret neredesin sen"dedi açar açmaz.Sisi telaşlı ve sert geliyordu.
"Abi iyiyim ben merak etme Cemrelerdeyim"dedim merak etmesin diye.
"Dün akşamdan beri seni arıyoruz çabuk eve dön."dedi.Gözlerimi devirme isteyime karşı koyamadım.
"Abi üzgünüm ama ben o eve dönmicem"dedim.Arkadan babamın sesini ve annemi ağlamasını duydum.
"Hemen eve dön küçük hanım"dedi karşıdaki ses.Bu sefer abimin deyil babamın sesiydi ve bağırıyordu.
"Hayır Baba o eve dönmicem"dedim tepkisis bir şekilde.
"Peki sen bilirsin küçük hanım nasıl olsa parasız pulsuz yaşayamassım.Yakında paran pulun kalmayınca paşa paşa geri dönüceksin"dedi bağırarak.Daha fazla dayanamayıp telefonu kapattım.Babamı haklı çıkarmıyacağım kendi ayaklarımın üzerinde durucağım.
Kahvaltıyı yaptıktan sonra oturup gazeteden iş ilanlarına baktım.Cemrede bu konuda bana yardım ediyordu.Beraber ilanlara bakıyorduk.
Saatlerdir iş bulmak için birçok yeri aramıştım ama malesef epsi olumsuz bir şekilde sonuçlandı.Son görüşmede olumsuzdu artık pes edicektimki cemrenin tiz çığlıkları kulaklarımı doldurdu.
"Buldum buldum.Hasret ne iş yapıcağını buldum"dedi gazeteyi göstererek.Hemen yanına gidip gazeteye baktım.
"Ne işi buldun."dedim bir umutla.
"Bakiıcılık işi"dedi.
"hıh bende birşey buldun zannettim.Kızım ben ne anlarım dadılıktan"dedim gòzlerimi devirerek.
"Kızım dadılıkta ne varkı.Bence görüşmeye deyer zaten başkada şansın yok"dedi bilmiş tavrını takınarak.
"Tamam denemeye deyer"dedim nefesimi dışarı vererek.
Cemre telefonu eline aldı ve bir numara tuşladı.Dinlemediğim için kiminle konuştuğunuda bilmiyordum.Telefonu kapattı ve bana yöneldi.
"Hadi hazırlan dadılık işi için seni bekliyorlar"dedi.Bu kıza birkez daha hayran oldum doğrusu.Hangi ara ayarladı bu iş görüşmesini yahu.
Hızlıca hazırlandım.Üzerime sade gündelik sayılabilecek koyu yeşil bir elbise giydim.Oldukca güzel olmuştum saçlarımı dalgalandırdım ve çok hafif bir makyaj yaptım.Evet hazırlığım bitti.Hızla evden çıktım.Yoldan bir taksi çevirdim.
Cemrenin elime sıkıştırdığı adresi taksiciye söyledim.Kulaklığımı taktım ve yolun bitmesini bekledim.
Taksi kocaman bahçesi olan üç katlı bir villanın önünde durunca geldiğimizi anladım.Taksiciye parasını verip indim.Bahçe kapısından içeri girer girmez kırmızı ve pembe güllerle karşılaştım.Okadar güzel kokuyorduki.
Güllerin arasından geçerek villanİn kapısına ulaştım ve zile bastım.Heyecanlıydım avuçlarımın terlediğini şimdi fark ettim.Kapıyı orta yaşlı güler yüzlü şirin bir kadın açtı.
"Buyrun kime bakmıştınız"dedi kadın güler yüzüyle.
"Ben dadılık ilanı için gelmiştim"dedim aynı şekilde gülerek.