24. Bölüm : İç Çamaşırı

62.2K 1.9K 366
                                    

Kelime sayısı:1975
Multimedya:Buket

Vote ve yorum atmayı unutmayın!
Keyifli okumalar.🖤

Alya'dan
Gözlerimi Araf'ın kokusuyla açtım.Bana sıkıca sarılmış,başını boynuma gömmüştü.Bu haline gülümsedikten sonra saçlarını yavaşça okşamaya başladım.
Kalkacakken elini belime sardı.
"Araf,aşağı ineceğim.Kahvaltı hazırlayacağım."dedikten sonra saçlarından öptüm.

"Kal."

Başını boynuma gömdüğü için boğuk çıkan sesiyle konuştu.
Telefonum çaldığında sesli bir küfür savurdu.
"Aç şunu."
Telefonumu komodinden aldım.
Tekrar yerime geçip sırtımı yatak başlığına yasladığımda,Araf başını bacaklarıma koydu.
Bir elimle saçlarını okşarken diğer elimle telefonu açtım.

Maviş arıyor...

"Efendim maviş?"

"Uyandırdım mı güzelim?"

"Hayır.Uyanıktım zaten.Ne oldu,bir sorun yoktur umarım."

"Yarın oradayım."

"Gerçekten mi,çok sevindim."

"Belli değil ama,sizin okula başlayabilme ihtimalim var."

"O zaman sen artık burada mı kalacaksın?"

"Belki,ama belli değil."

"Çok sevindim.Ama biz okul değiştireceğiz."

"Koleje mi gideceksiniz?"

"Evet."

"Tamam oraya geçeriz birlikte."

"Öyle yaparız.Kızlara da haber ver istersen."

"Öyle yapacağım.Görüşürüz güzelim."

"Görüşürüz maviş."

Telefonu kapattığım an Araf konuştu.

"Maviş kim?"

"Mert."

"Buraya mı geliyor?"

"Yarın geliyor."

"Bizi söyledin mi?"

"Hayır,yarın söyleyeceğim."

"Bir sorun çıkartmasın."

"Çıkartmaz."
Başını kaldırdıktan sonra dikeldi.
Sırtını yatak başlığına yaslayıp telefonunu eline aldı.
"Ben kahvaltı hazırlamaya iniyorum."
Yataktan kalkacakken belimden kendine çekti ve boynumdan öptü.

"Şimdi git."
Tebessüm ederek yataktan indim ve odadan çıktım.Merdivenlerden inerken saçımı topuz yaptım.
Mutfağa girdikten sonra pencereden dışarıya baktım.
Caddedeki karşı komşularımız kaykay sürüyorlardı.
Oha!
Bir dakika!
Yok artık!
Onun burada ne işi var?
Allah'ım şaka mı bu?
Telefonumu çıkarttım ve o numaranın üstüne bastım.

"Alya?"

"Can,şu an seni görüyorum desem."

"Nasıl?"

"Görüyorum seni.Bekle."
Montu üzerime geçirip kapıdan dışarı baktım.Sağ elimi havaya kaldırıp hızla salladığımda,Can gülerek yanıma geldi kaykayıyla.

"İnanmıyorum ya."dedim gülmemi engelleyemezken.

"Yüzün gülüyor.Bu demek ki,sevgilin iyi."

"Aynen öyle.Neyseki onu kurtardık.Sana çok teşekkür ederim.Nasıl borcumu ödeyebilirim?"

"İçeri geç."
Araf'ın sesini duyduğumda sağıma döndüm.Sadece sağ kolunun altında koltuk değneğiyle ayaktaydı.Yüzü sert halini almış,Can'a öldürücü bakışlarını gönderiyordu.

          

"Araf,bu Can.Hani sen bacağından-"

"İçeri geç Alya."

Can kaşlarını çattıktan sonra bana baktı.
"Hep böyle mi?"

"Hayır,aslında sadece-"
Araf bileğimden çekerek beni içeri çekti ve kendisi dışarı çıktı.
Allah'ım inanamıyorum!
Ölecek kıskançlıktan!
'Sanki hoşuna gitmiyor!'
İç sesimi başımdan kovdum.

"Hayırdır birader?"dedi Araf.
Kavga istemiyordum.
Kapıyı açarak çıktım ve hızla Araf'ın karşısına geçtim.
"Alya içeri geç dedim!"
Gözleri koyulaşırken çenesi kasılmaya başladı.
"Ama beni dinlesen-"
Kolumdan çekip benimle birlikte içeri girdi.

"Araf,ne yapıyorsun?"
Biraz bağırarak söylediğim cümleyi duvara yapışmamla cevaplamış oldu.

"Elin oğluyla ne konuşuyorsun sabah sabah?"

"O elin oğlu değil."

"Kim lan?"

"Hayatını kurtardığımız gün arabasına bindiğimiz adam.O olmasa burada olmazdın."

"Her kim olursa olsun.Bir erkekle benden habersiz fazla konuşma."

"Çok kıskançsın."

"Konu sen olunca gözüm kimseyi görmüyor güzelim."

"Peki,şimdi Can ile konuşabilir miyim?"
Derin bir nefes alıp başını sağa çevirdi.
"Beş dakika."
"Of Araf."
"Hemen geleceksin.Kapının önünde konuşun.Bir teşekkür edelim şuna."dediğinde hızla onayladım.
"Tamam."

Koltuk değneğinin olmadığı kolunun altına girdikten sonra kapıyı hızla açtım.
Can tam arkasını dönüp giderken konuştum.

"Can,bekle."

Hızla arkasını döndü.
Araf da evden çıktığında Can'ın suratı yine asıldı.
"Eyvallah."diyerek hemen konuya girdi Araf.
"Hayatımı kurtarmışsın."
"Önemli değil.İnsanlık görevimiz."
"Herkes yardım etmezdi."dedikten sonra elini uzattı.Can,Araf'ın uzattığı elini tuttu ve sıktı.
Araf kapı pervazına yaslandı geri çekildikten sonra.Yani illa başımda bekleyecek.Kıskanç çocuk seni.
Neyse.
"Sen burada mı oturuyorsun?"diye sordum hemen.
"Evet,sen burada mı yaşıyorsun?"
"Ben yan villada kız arkadaşlarımla yaşıyorum.Seni gördüğüme çok şaşırdım."

"Ne yalan söyleyeyim,bende."
"Can,hadi lan!"
Arkadan Can'a bağıran arkadaşına döndü Can.Elini kaldırarak 'bir dakika' işareti yaptı.
"Daha sonra konuşuruz,seni gördüğüme sevindim."dediğinde gülümsedim.
"Bende,görüşürüz o zaman."

"Görüşürüz."
Kaykayına binip gittikten sonra Araf'a döndüm.Kollarımı göğsümde birleştirdim.

"Kıskanç."

"Çirkef."

"Uyuz."

"Aptal sarışın"

"Kes artık!"diyerek sinirle içeri girdim.
Arkamdan kıkırdadığında ona döndüm.
"Yok sana kahvaltı,aç kal!"

"Doymam için kahvaltıya ihtiyacım yok."

Birden belimden kendine çekip öpmeye başladı.Ben ne olduğunu anlamazken duvarla arasında kaldım.Geri çekildikten sonra alnını alnıma yasladı.

"Kalbin."dedikten sonra elini kalbimin üstüne koydu.

"Fazla hızlı.Sakin ol."
Yutkundum önce.Gerçekten kalbimin atış sesleri duyuluyordu.

"Yani güzelim,sen daha seni öperken bu kadar heyecanlıysan ileri de-"diyemeden omzuna yumruk attım.

O kıkır kıkır gülerken ben utancımdan yere bakarak yürüyordum.
"Gel buraya."dedikten sonra kendine çekti.Sırtım göğsüne dayalıyken başını omzuma koydu.
"Seni yememi istemiyorsan kahvaltı hazırla ve bir daha bu kadar utanma.Konuşmamız gereken bir konu var."dediğinde başımı ona çevirdim.
"Hadi."
Başımı aşağı yukarı salladım.
Kolunun altına girip ona destek oldum ve koltuğa oturttum.
O televizyonun karşısında telefonu ile ilgilenirken ben mutfağa geçtim.
Benimle ne konuşacaktı acaba?
Masayı güzelce donattıktan sonra elimi yıkamaya başladım.
Elimi yıkadıktan sonra arkama döndüm.
Araf kapı pervazına yaslanmış,kollarını birbirine geçirmiş ve sırıtarak arsızca beni süzüyordu.

MAFYAWhere stories live. Discover now