Hemen yanlarına gittim ve kızı saçlarından tutup Jungkook'dan uzaklaştırdım. Bir elimle saçlarını tutarken bir elimle de kıza tokat attım. Sülük gibi yere yapıştığında üstüne çıktım ve tekrar saçlarını tutup bir güzel dövdüm. Bir daha kimsenin bakamayacağı kadar dövdüğümden emin olduktan sonra üstünden kalktım. Elimin tersiyle ağzımı sildikten sonra Jungkook'a döndüm ve;
- Bir daha sakın bana yaklaşma!
Deyip kütüphaneden çıktım. Sınıftan çantamı aldıktan sonra tuvalete gidip kan olmuş elimi yıkadım. Ardından yavaş adımlarla okuldan çıkıp evime gittim. Kapıyı çaldığımda kapıyı annem açtı. Annemin bir soru dahi sormasına izin vermeden hızla içeri girdim ve anneme döndüm;
- Eğer Jungkook'u bu eve alırsan veya herhangi biriniz alırsanız bu evden giderim! Anladın mı anne!?
Dedim ve koşarak odama çıktım. Odaya girdiğimde kankam oturmuş telefonuyla ilgileniyordu. Bir anlık gelen sinirle çantamı dolabın yanına fırlattım ve son ses çığlık attım. Sesim o kadar yüksek çıkmıştı ki çığlık attıktan sonra boğazım acımıştı. Elimle boğazımı tutup dizlerimin üstüne düştüm ve ağlamaya başladım. Bu ani hareketimle neler olup bittiğini anlayamayan kankam birkaç dakikalık şaşkınlıktan sonra yanıma geldi sıkıca sarıldı;
- Melodi ne oldu? Kim yaptı sana bunu!?
O kadar perişan bir haldeydim ki ağlamalarımın arasından kankama cevap bile veremiyordum. Benim cevap veremediğimi farkeden kankam bana daha çok sarıldı;
- Neler olup bittiğini bilmiyorum ama ben her daim yanında olacağım ve bunu beraber atlatacağız.
Kankamın bana söylediği sözler o kadar içimi acıtmıştı ki daha şiddetli ağlamaya başladım. Bunları bana kankam değil Jungkook söylemeliydi... Bunu bana nasıl yapabildi? Sözde beni seviyordu!... Aşağılık herif!...
Benim çığlımı duymuş olacakki annem hemen odaya girdi ve yanımıza geldi;
- M-Melodi!? Neler oluyor burda?
Annemin yanımıza gelip endişeli sesiyle sorduğu soruyu duyduğumda kankamdan ayrılıp bir anki refleks ile ayağa kalkıp anneme sarıldım.
- A-Anne.....
Benim annem ile konuşacağımı anlayacak olan kankam yavaş adımlarla odadan çıktı. Biz ise hala ayakta sarılıyorduk. Annem bir eliyle belimden tutarken bir eliyle saçlarımı okşuyordu.
- A-Anne... kalbim a-acıyo... n-nefes alamıyorum...- Jungkook mu?
- B-Ben onu o-o kadar ç-çok severken o-o gidip beni a-aldattı. Hem de
i-iğrenç bir insanla...- Jungkook böyle birşeyi yapmış olamaz. Yanlış görmediğine emin misin canım?
- H-Hayır anne y-yanlış falan
g-görmedim. G-Gözlerimin önünde
b-başka bir k-kız ile...- Tamam canım daha fazla kendini harap etme. Ben bu konuyu Jungkook ile konuşacağım.
- Onunla k-konuşma. Ve onu b-bu eve de a-alma...
- Ama canım--
- Anne l-lütfen...
- Canım o bana emanet. Eğer onun başına birşey gelirse...
- Tamam a-anne. A-Ama... N-Neyse
b-biraz yanlız k-kalabilir miyim?- Tamam canım.
Annem benden ayrıldı ve odadan çıktı. Yatağıma yatıp sağ tarafıma döndüm. Ve sessiz bir şekilde ağlamaya devam ettim.-2 Saat Sonra~ Saat: 18.25-
Yaklaşık 2 saattir uyuyordum. Doğal olarak ağlarken uyuyakalmıştım. Kapının açılma sesiyle gözlerimi açtım. Ama pozisyonumu değiştirmedim ve beklemeye başladım. Odaya giren kişi kapıyı kapatıp yanıma geldi. Ardından arkama yattı ve ellerini belime doladı. Gelen kişiyi anlamam için ona doğru dönmem gerekmedi çünkü kokusundan tanımıştım. Jungkook... Ne kadar kendimi çekmek istesem de uyuduğumu sandığı için konuşmaya başlamasıyla beklemeye, söylediklerini dinlemeye başladım;
- Sevgilim ben gerçekten özür dilerim. O kızın beni öpmesine izin vermemeliydim. Ama bir anlık oldu ve ben donakaldım. Sen diğer kitaplığa gittiğinde bende durduğumuz kitaplığın önünde kitapları düzenliyordum. Sonra o kız geldi. İlk başta onu takmadan işimi yapmaya devam ettim. Ama sonra beni kolumdan tuttu ve kendine çevirdi. Ona ne yaptığını sert bir şekilde sordum. Ama o bana cevap vermek yerine öpmeye başladı ve o an sen geldin. Benim her ne kadar bir suçum olmasa da senin gitmene izin vermemeli ve zorlada olsa olanları sana anlatmalıydım. Şuan uyuyorsun ve büyük ihtimalle beni duymuyorsun. Ama ben seni çok seviyorum...
Dinlediklerimle gözyaşlarım tekrar yavaş bir şekilde süzülmeye başladı. Ellerimi Jungkook'un ellerinin üzerine yerleştirdim ve belimden çekerek ona doğru döndüm. Bu sefer sol tarafıma yatıyordum. Ellerini tekrar belime yerkeştirdikten sonra ellerimi yüzüne yerleştirdim ve gözlerine bakmaya başladım. Bana o kadar güzel bakıyordu ki içindeki aşkı gözlerinde görebiliyordum. Birkaç dakika öylece baktıktan sonra ellerimi yüzünden çekerek beline doladım ve kafamı göğsüne yaslayarak gözlerimi yumdum;
- Sen benimsin bunu asla unutma...~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~
♧️Beğenmeyi ve yorum yapmayı♧️
♧️unutmayın♧️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayallerle Tutunduğum HAYAT
RomanceBir insan ölümle baş başa kaldığında onu ne kurtarabilir? Onu ancak ileriye dönük olan hayalleri kurtarabilir... Bir insan ancak hayalleri olursa hayata tutunabilir ve bu dünyada bir yeri olduğunu farkedebilir.... Eğer sen ölümle içli dışlı bir insa...