Hermonie çok gergin. Karnında acı bir ağrı var. Geri dönmek istiyor. Eski normal hayatına. Ama artık yapamaz ve kapıdan içeri girer. Tüm öğrenciler yaptıkları işleri bırakıp ona bakarlar. Granger bunun olacağını tahmin edip sakince müdürün odasına yol aldı. Profesör Mcgonagall karşısında belirdi:
-Bayan Granger. Demek sonunda zamanın geldi. Güzel, umarım ki burda bulunduğun sırada göze batmamaya gayret edersin.
Hermonie kafasını yere indirerek Bayan Mcgonagall'ı ardından bırakacakken Bayan Mcgonagall:-Hermonie, sana burda iyi şanslar dilerim. Korkarım burda bulunduğun sürece mutlu olmayabilirsin. Bir şeye ihtiyacın olursa, bana gelebilirsin.dediğinde bazı öğrenciler şaşırdı. Hepsi birbiriyle bakışmaya başladı. Fısıltı sesleri geliyordu.
-Teşekkür ederim Profesör Mcgonagall.dedi Hermonie ve koridorun sonuna kadar bavuluyla yürümeye başladı. Ve birden gülümsedi. "En azından bir profesör tarafından sıcak karşılandım. Bu da bir artı."diye geçirdi içinden.
*******
-Hermonie, geri dönmeni görmek çok güzel. dedi Profesör Dumbledor.-Teşekkürler efendim. Ama burdakilerin benim burda bulunmamdan pek hoşlanmıyorlar. Sanırım buraya geri dönmek en büyük hatam.dedi Hermonie.
-Hayır Hermonie. Herkesin hataları vardır. Ve çevrendekilerine bu durumda seni affetmek düşer. Ne kadar zor olsa da. Gerçek ortaya koyulmadığı sürece önyargılı davranmak da suçtur.
-Profesör Dumbledor, hiç anlamıyorum efendim. Siz ve Profesör Mcgonagall nasıl oluyor da bana iyi davranabiliyorsunuz? Ben katilmişim. Ve bunu bile bile...
-Çiçek neden ben açıldım diye sorar mı? Etrafındakiler onunla kötü geçinse bile o yerinden ayrılır mı? Hayır çünkü onun kökleri toprağa bağlıdır ve asla kopmaz. Bunu unutma Hermonie. Yaşanmış ne olursa olsun adalet yerini bulacaktır. Biz Profesör Mcgonagall'la senin böyle bir şeyi yapabileceğini düşünmüyoruz. O yüzden şimdiden sana inanan iki insan var. Merak etme diğerleri zamanla anlıyacaktır. Şimdi git ve giyin. Akşam eskisi gibi yemek vakti için toplanıyoruz.
-Peki efendim. Ve size çok teşekkür ederim. dedi Hermonie ve odadan dışarıya çıktı. Gryffindor ortak salonunun kapısını açacakken:
-Demek sonunda döndün haa? diye duyuldu. Hermonie asasını hızlıca çıkardı:
-Kimdi o?diye bağırdı.
-Ne o? Yoksa bizi de mi öldüreceksin?dedi Goyle.
-Aman tanrım yetişin bizi öldürecek.diyerek güldü Crabbe.
-Ya tabi siz üçünüz canımı sıkmasanız olmaz zaten.dedi Hermonie.
-Yaa üzüyorsun ama bizi bebeyim.dedi Goyle saçlarına dokunmak istercesine. Hermonie ise onun eline vurur ve Goyle ise elini geri çeker.
-Sakin ol Granger. Sadece senin için endişelendik.dedi Malfoy.
-Sizi ilgilendiren şey sizin o kendi lanet kıçınızı kollamak!diye bağırdı Hermonie.
-Bu durumda kız haklı.dedi duvardaki bir resim.
-Sana soran olmadı.dedi Crabbe.
Değişen merdivenlerden gelen Harry ve Ron hemen Hermonie'nin yanına koşarlar:
-Noluyor burada?diye sorar Ron.
-Boşversene Weasley. Her şey ortada değil mi zaten? Katil arkadaşınızı ağırlıyoruz.dedi Malfoy dalga geçermişçesine.
-Git işine Malfoy. Gel Hermonie.dedi Harry hemen Hermonie'nin bavulunu alarak.
Ortak salona gelirler. Herkes rahat yataklarında uyumuş, katilin odada olduğunu hissetmeden.-Şükürler olsun.diye iç çekti Hermonie.
Üçü birden sarıldılar. Çok mutlu görünüyorlardı. Hiç bi şey onları mutsuz etmemiş gibiydi. Her şeyi sabah konuşacaklarını söyleyip odalarına gittiler.
Kız bölümünde Ginnie hariç herkes uyumuş.-Hermonie?dedi Ginnie.
-Ginnie?dedi ağlamaklı sesle Hermonie. İki arkadaş birbirlerine sarıldılar. Ve birden odanın ışığı açıldı. Tüm kızlar aslında uyumamış Hermonie'nin gelmesini beklemişler. Hermonie'nin kalbi çok hızlı atmaya başlar. Neler olabileceğini düşünmeye başlar. Ve ürperir.
Devam edecek...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Unutma Beni/Dramione
Teen FictionBir haksızlıktan dolayı bir süre sonra Hogwartz'a geri dönen Hermonie'nin burdaki hayatı nasıl geçecek? Acaba Draco onun acılarının sebebi mi olacak, yoksa yeni bir günün, küçük bir umut ışığı mı olacak?