"Şu haline bir bak." BaekHyun kafasını yana eğip konuştuğunda kısık gözlerle ona baktın.
"1 saat önce evimden gitmeni söylememiş miydim?" Üzerinde pikeyle uzandığın koltuktan BaekHyun'un kalçasına vurdun.
"Ben de sana gitmeyeceğim dedim. 2 gündür senin yerine şirkete vekâlet ediyorum. Herkes seni sorup duruyor! JaeBum herifi şirkete bile geldi." Kaşlarını çatıp hafifçe yerinde doğruldun.
"O ne diye gelmiş benim şirketime?" BaekHyun gözlerini devirip senin ayak ucuna oturdu.
"Sence niye? Herif, Yixing hyung ile sevgili olduğunu bilmesine rağmen peşini bırakacak gibi durmuyor." Yixing'in sesini duymanla derin bir nefes aldın.
O günün üstünden 2 gün geçmişti. Ilk gün ses soluk çıkmasa da ikinci gün mesaj atmaya başlamıştı. Hiç birine cevap vermesen de gözlerin dolu dolu okumuştun.
'Can tanem, Yaşadığım her an, ne olursa olsun, seni aynı şekilde sevip kıskanmaya devam edeceğime emin olabilirsin. Çünkü ben senden başka birini yanımda düşünemiyorum.'
Son gelen mesaj buydu. Bu cümlelerin aynısını daha önce de söylemişti. Eninde sonunda öğreneceğini biliyordu.
"Şu dans işi ne oldu? Haftaya açılış var biliyorsun." BaekHyun'un söylediği cümlelerin farkındalığı ile yutkundun. Her şey hazırdı fakat sen artık Sehun ile çalışamazdın. Bunu yapabileceğini düşünmüyordun.
"Baek." Kararlı bir ses tonu ile konuşup hâlâ ayak ucunda oturan arkadaşına baktın.
"Evet?"
"Bana başka bir dans hocası bul."
***
"Huan'ın yanında olmak için ayrılanlar 10 kişi oldu Patron." Kai elindeki kağıtları Lay'in önüne bırakırken konuştu. Lay göz ucuyla önündeki kağıtlarda yazan isimlere baktı."Başka ayrılmayı düşünen var mı?"
"Sanmıyorum. Çoğu, kendi paçası için bizi yüz üstü bırakan birine geri dönmeyiz, diyor." Kris elindeki kalemi çevirirken konuştu. Lay ağır ağır kafasını sallayıp toplantı salonunda gözlerini dolaştırdı. En yakınları 2 gündür onun gibi uykusuz kalmış her ihtimali düşünerek planlar yapmıştı.
"Suho ve Xiumin de gördüğümüz yerde indiririz bize yaklaşma, demiş." RiJin kıkırdadıktan sonra önündeki sudan bir yudum aldı.
"Abinin tekrar sana saldıracağını düşünmüyorum fakat her ihtimali göz önüne almak lazım." Kris saçlarını karıştırıp geriye yaslandığında Mika kafasını onun omzuna koydu.
"Işimiz bir süre zor olacak. Eski leşlerin tekrar bize saldırmaya kalkması söz konusu olabilir. Bir süre uykudan mahrum kalabilirsiniz belki daha önce aldıklarınızdan daha derin yaralar alabilirsiniz. Eğer bırakmak isterseniz-" Lay arkadaşlarına bakarak konuşmaya devam edecekti ki RiJin'in araya girmesiyle sustu.
"Ya patron alınma ama bazen çok saçma sapan konuşuyorsun. Nereye bırakıp gidelim? Haysiyetsiz miyiz biz?" Herkes genç kadına hak verir gibi sesler çıkardığında Lay gülümsemişti.
"Gerçi Sehun'dan biraz şüpheliyim." RiJin kaşlarını kaldırıp indirdiğinde Sehun bıkkın bir nefes aldı.
"Ben niye bırakıp gideyim acaba?"
"Ha, o konuda değil canım. Haysiyet konusunda." RiJin kahkaha atmadan önce kafasını Chanyeol'un arkasına sakladı.
"Nerde bir itlik var orada Sehun'a laf sokayım diyorsun yani." Sehun elindeki kalemi fırlatırken odadakiler kıkırdıyordu. Lay'in ise yüzünde buruk bir gülümseme vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sadece Mafya [Yixing OC]
FanfictionZhang Yixing tatlı gülümsemesi ve büyüleyici gamzesi altında büyük bir sır ve farklı bir kişilik taşıyordu. O bir Mafya Babası'ydı. Hemde en tehlikelilerinden. Ve tek sorumluluğu abisinin ölümünden sonra ona kalan konum değildi. Ayrıca onun canınd...