Zeyna'nın Çizim Defteri

Anakin Skywalker

Resim çizmek amacıyla elime kalem almayalı uzun zaman olmuş, kalemliğim ÖSYM kalemleri ile dolmuş.

İnsanı hayata bağlayan, hayatı da insana yük yapan bazı anlar varmış. Doğduğumuz gün, ilk yürüyüşümüz, ilk okul günümüz, ölen ilk evcil hayvanımızı gömüşümüz, ilk dostumuz, ilk kopyamız ve sonu gelmeyen sınavlarla geçen bütün anılarımız... Ve en keskin köşeli olan da sonucuna katlanmamız. Bir tercihe mahkum bırakılmamız. Sadece sınav değil, hayatın kendisi seçimler ile doludur. En basiti, küçükken kalemi hangi eliniz ile tutacağınız bile bir seçimdir. Doğanın seçimidir bu. Ömrünüzde bedeninizin sizden önce olaya el koyduğu ilk karardır sağlak yahut solak olmak. Son seçimi ise kalbinin ne zaman durmasına karar vermesidir nihayetinde, değil mi?

İşte bu günlerde, böylesine boşlukta, karanlıkta olduğum günlerde dert ortağım kalemim devraldı düşüncelerimi. Hikayeme bölüm yazmama mani olan bütün kaygıları beyaz kağıda yükleyecekti göreceğiniz üzere...

Neden bunu çizdin ki üstelik bu da kim diye soruyorsanız, kendisi Anakin SKYWALKER olur. Kendisi çokça bana azıcık da dünyaya benzer. Kararlarına duyguları, duygularına öfkesi ve intikamı karışınca sinema dünyasında çok çok sevdiğim namı değer Sith lordu Dart Vader'e dönüşüp imparatorluğun önemli lortlarından biri olur.

Ne tuhaftır, insan iyi olmak ister. Ya ben insan değilim ya da ince anten ayarlarımla oynanmış. Filmi ilk izlediğimde de Anakin'de kendimi görmüştüm. Pek çoğumuz star wars'ı 4 5 6, 1 2 3 7 8 diye izlemiştir. Ben ardışık sayma sayılarının sırarını bozmaya kıyamadım. Araya kayayan rogue one hariç 1 2 3 4 5 6 7 8 diye izledim çok şükür. Konumuz film değil karakter olsun istedim. Affedin beni, çöle düşen bir bedevi gibiyim.

Ya da çölde yürürken susuzluktan kavrulmuşum, önüme çıkana "su var mı" diye sormuş, "yeni koyduk buzluğa, henüz soğumamıştır," cevabını alınca "kalsın," demişim. (Not Leyla ile Mecnun kitabından alıntıdır.)

Ne de üzücüdür, siz gülersiniz, gülümsersiniz ama içiniz sessiz sedasız yanar. Keder edersiniz bir sınavı. Halbu ki insanlık sınavını hakkında kaygı dahi duyulmaz. Anakin de bize benzer bu konuda. Çocukken hırslı ve mücadeleci ve kendinden emin kalbinde sevgiye bolca yer vardı. Zaman geçtikçe kalbi bedeni ve nefreti için küçük kaldı. Her ne kadar Palme vardı Obivan vardı demeyin. Bazen nefret ve öfke en sevdiklerinizin hediyesidir size.

Ne tuhaf değil mi? Resme siyah giysi eklenince birden o padawan o Jedi uçtu gitti. Star Wars evreninde sıkça renklerle iyilik ve kötülük de yansıtılır bu arada. Beyaz iyidir, Obivan, Luke Master yoda beyaz giyer. Siyah kötüdür. Dart Vader, ki öncesinde sevgili resmimin onur konuğu Anakin Jedi iken, Palpadin ise siyah giyer. Yüzleri ise çirkindir. Halbuki bazen güzellik en büyük kötülüğü tetikler ama filmde kötüyü çirkin yapmayı tercih etmişler. Bir de Han Solo vardır. Hem siyah hem beyaz. Ne iyidir ne kötü, hayat gibi.

Ve son kare ile içime attıklarımı kağıda dökerken beynimde dönüp duran konuşma baloncuklarını sizlerle paylaşmış oldum. Buralarda Hiddarun için bölüm bekleyen var ise ne yazık ki tercih süreci bitene kadar bölüm yazamayacağımı da ekliyeyim. Çizim kitabının amacını şaşırtan kalemşörden bugün bu kadar.

Kararlarınız ne olursa olsun mutlu olmaya çalışın, ne demiş Zeyna;
"Mutluluk MUT'da dahi olsa, gidin ve onu alın."

Cidden bu son kare, öyle çok aklıma geldin ki altın karınlı mor ejderha seni de çizmek zorunda kaldım. Çizim kirabımda sana da yer olsun dedim mor ejderha. Moru hiç sevmem pek de güzel değilsin ama ejderhasın be mor ejderha. Haydi Allaha emanet olun.

Sağlıcakla kalın...

Hayat kısa, dolar uçuyor...