Video: Zakkum/Elveda..."Oyun bitti, yeniden bаşlаmаk yok.
Kurаllаr böyle аyrılık vаkti.Oyun bitti, kаzаnаbilirdik belki.
Bir şаns dаhа isteme, iş işten geçti.Elvedа yаnıldığım, elvedа pişmаnlığım.
Elvedа kırıldığım dа yeniden kаynаdığım.Elvedа аldаndığım, elvedа zаyıflığım.
Elvedа kаrlаr yаğаn, güvendiğim dаğlаrım.Elvedа yаnıldığım, elvedа pişmаnlığım.
Elvedа kırıldığım dа yeniden kаynаdığım.Elvedа аldаndığım, elvedа zаyıflığım.
Elvedа kаrlаr yаğаn, güvendiğim dаğlаrım.Oyun bitti, yeniden bаşlаmаk yok.
Kurаllаr böyle аyrılık vаkti.Oyun bitti, kаzаnаbilirdik belki.
Bir şаns dаhа iısteme, iş işten geçti.Elvedа yаnıldığım, elvedа pişmаnlığım.
Elvedа kırıldığım dа yeniden kаynаdığım.Elvedа аldаndığım, elvedа zаyıflığım.
Elvedа kаrlаr yаğаn, güvendiğim dаğlаrım.Elvedа yаnıldığım, elvedа pişmаnlığım.
Elvedа kırıldığım dа yeniden kаynаdığım.Elvedа аldаndığım, elvedа zаyıflığım.
Elvedа kаrlаr yаğаn, güvendiğim dаğlаrım..."/Kaç elvedalar sığdırılır kocaman yüreklere.../
Merhaba can okurlarım 👋
Öncelikle demek istediğim videoyu yüklemekte sıkıntı yaşadığım için gözükmeyecek ama ben yine de bölüm şarkısının adını ve sözlerini yazdım, sizlerde bölüme uygun olduğu için dinlemelisiniz, eminim öyle daha bir zevkli gelecektir..
Bölümleri artık düzenleyerek paylaşmaya karar verdim ve bitmiş olan bu hikayemle tekrar sizlerleyim 😍
Uzun bir zaman oldu, değil mi? Düzenleyerek ve özenle bu hikayenin özel bölümlerine gelecek ve sonra yazmaya devam edeceğim bilmenizi isterim 😉
/Karşısındakini kandırdığını sanan her yalancı, birgün kendi doğrularıyla yapayalnız kalacaktır./
Gözlerimi açıp kapatmaktan sıkılmıştım artık, zaman geçmek bilmiyordu. İçimde öyle büyük heyecan vardı ki kabıma sığamıyor, büyük bir sabırsızlıkla damadımı bekliyordum. Liseden beri birlikte olduğum erkek arkadaşımla evleniyorduk. Resmen biz evleniyor, artık hayatlarımızı bir bütün haline getiriyorduk. Hayatımızın birlikte geçecek olmasından güzel ne olabilirdi ki şu hayatta? Bir çok hayal kurmuş, çoğunu gerçekleştirmiştik, azı kalmıştı. En güzeli bugündü, düğün günümüz...
Aslında daha sonrasını hiç düşünmediğimi fark etmiştim. Daha sonra ne yaparız, nasıl yaşar, kaç çocuk yaparız, aynı evde nasıl oluruz, birlikte yaşlanırken birbirimizden soğumuş olur muyuz? Bunları hiç düşünmemiştim. Tabii hayaller kurmuştum ama düşünmemiştim işte.
Çok sevince nasıl düşünebilirdim ki zaten?
Öyle çok seviyordum ve öyle çok bağlıydım ki ben Yağız'a. Yağız'ım, ilk erkek arkadaşım, ilk aşkım ve resmen son aşkım olmasına saatler belki de dakikalar kalmıştı. Aynadan kendime son kez baktığımda sıkıntıdan patlamak üzere olmuş gözlerimle baş başa kalmıştım. Sürekli terlediğim içinde neredeyse makyajım akacaktı.
Beklemek bu kadar mı sıkıcı olurdu? İçim sıkılıyordu adeta, nedendi içimin sıkıntısı? Dakikaların geçmiyor oluşundan mıydı acaba?
Düşünceleri bir kenara bırakıp endişeli ifademi silerek, aynadan tekrar yüzüme bakmıştım. Gayet güzel ve sade olduğumu düşünüyordum. Yani bu kadar güzel ve özel bir günde kötü olmamam için elinden geleni yapan yetenekli bir kuaförün elinden çıkmıştım. Saçlarımı her gelin gibi topuz yaptırmak tavuskuşu gibi olmak istemediğimden, dağınık dalgalı topuzu tercih etmiştim ve duvağım ensemin üzerinden kondurulmuştu. İncilerle kaplı küçük bir aksesuar vardı sadece dağınık topuzumda ve makyajım öyle çok ağır olmamıştı. Ben zaten pek sevmezdim makyaj yapmayı, bugünde öyle çok aşırı olsun istememiştim.
Ve gelinliğim... Yağız'la gidip birlikte aşık olarak almıştık ve o bana çok yakıştırdığını söylemişti. Gözlerinde büyülendiğini görür gibi olmuştum ve bu beni çok mutlu etmişti. Sevdiğin adam tarafından sevilmek; en güzel şey de belki buydu. Çok uzun zamandır birlikte olmak birbirini tamamlamak gibi bir şeydi. Biz birbirimizi adeta tamamlıyorduk. Yağız beni çok seviyordu, bende onu ve yıllar buna asla engel olamamıştı.
Üniversiteyi farklı bölümlerde okumamız bile buna engel olamamıştı. Azmedip sonunda zaferimizi kanıtlamak için bugün birbirimize 'evet' demeye karar vermiştik. İçimdeki heyecanın tarifi yoktu. İçimdeki kelebekler birbirleriyle dans etmiş, adeta bugünün keyfini çıkartıyorlardı.
Gelinlikte kabarık olmasını sevmem nedeniyle prenses etek tercih etmiştim. Üzeri göğüs kısmına kadar v inen ve ten rengi tülden oluşmuştu. Güpürleri vardı ve çok göz yorucu olmadığından aslında sade bile sayılırdı. Tek şahşahası sanırım prenses etek olmasıydı.
O da olsun o kadar canım sonuçta ben bir kez gelin olmuştum.
Kapının açılmasıyla gelin odasında heyecandan neredeyse ölmek üzereydim. Yağız'ı sanki ilk defa görecekmiş gibi heyecanlanmıştım. Oysaki senelerdir birlikteydik. Kafamı beklentiyle kaldırdığımda Pelin'in geldiğini görmüş ve yüzüm iyice düşmüştü.
Nerede kalmıştı bu adam Allah aşkına, ne zaman başlayacaktı düğünümüz?
"Yasemin. Canım çok güzelsin. Tıpkı.. Bir.. Prenses gibi.."diyen arkadaşıma istemsiz bir gülüşle bakmıştım.
Artık öyle tuhaf bir sıkıntı içerisine girmiştim ki, nereden baksanız yüz ifadem her halimi açıklıyor gibiydi. Pelin'in beni alenen tanıyor olması da her halimi çözmeye yeten bir nedendi gerçi.
"Hadi ama yapma bunu Yass. Bugün senin günün. Hiçbir şeyin moralini bozmasına izin verme."demiş, omzuma dostça dokunduğunda sanki uzun zamandır tutuyormuşum gibi nefesimi hemen koyvermiştim.
"Bir problem mi var? Yağız nerede? Saatlerdir onu beklemekten sıkıldım artık. Yanımda olması gerekmez mi?"diyerek sanki 24 yaşında kocaman bir kadın değilde küçük bir çocukmuşum gibi mızmızlanmaya başlamıştım.
Pelin'in gözlerini devirdiğini izlemiştim. Onunda benim bu tavrımı çocuksu bulduğunu anlamıştım.
"Yass birazdan adam burada olur. Ne aceleci çıktın sende. Az sabır kardeşim."demez mi?