Arkadaşlar başlamadan söyleyeyim kitapta +18 içerikler var. Rahatsız olanlar okumasın!!!
Lisede tanışan 4 yakın kız arkadaşın One Direction üyeleriyle olan maceralarını ele alan bir eser. Kah ağladığınız kah güldüğünüz eğlenceli bir kitap yazmaya ça...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
~Medyadaki Selen~ Biraz arkadaşım Açelya'nın evinde vaktimi geçirdikten sonra bünyemin çaya ihtiyacı olduğunu hissettiğimden müsade istedim ancak biri tarafından durduruldum. Yüzüklü parmakları çok soğuktu.
"Akşam mangala kalmayacak mısın?" Dedi, gülümseyerek. "Haberim yoktu. Kalırım tabi ki. Yalnız sen kimdin?" Ben Harry derken kekeledi ve bu beni güldürdü.
Ben hazırlanmak için evime doğru yürürken zümrüt yeşili irislerle bezenmiş büyük ve etkileyici gözlerini üzerimde hissettim. İçimden dönüp ona bir daha bakmak geldi ama yapamazdım. Ben bir prensestim, o ise bir paçoz.
Saraya girdiğimde içerisi çok sessizdi. Odama geçip binlerce kıyafet arasından seçmem için en az iki saate ihtiyacım vardı. Modacımı çağırıp sordum. Bana bir şeyler ayarlayıp üstümü giydirdi. Hazırdım. Şöförüme haber vermek için aşağıya indiğimde babamın gürlemesiyle irkildim.
"Küçük hanım nereye gittiğini sanıyorsun!"
Ona arkadaşlarımla buluşacağımı söyledim fakat mangaldan bahsetmedim. Duysa beni doğrardı. "Ben de şu ünlü arkadaşlarınla tanışayım. Ben de geliyorum." "Babaa!" "Terbiyeni takın!"
Babama hasta olduğum için ayrı arabalarla gitmeyi teklif ettim. Babamın arabasını İzmir'e yolladım! Bense Açelyalara varmıştım bile.
Çoktan duman çıkmaya başlamıştı. Kızların yanına gidip giydikleriyle dalga geçtim. Varoş ama hoşlardı. Gözüm Harry'i arıyordu fakat göremedim. Açelya'ya sordum. Omuz silkti ve Hezel'le köfteleri şekillendirmeye devam etti.
Feriha sessizce oturup telefonuna bakıyordu. Ben de Liam'ın yanına gittim. Çok sessizdi. Genel bir şekilde konuşurken sofrayı hazırlamayı önerdim. Mutfağa gidip çatal bıçak alıyorduk. Tam kaşıkları almışken ona döndüm. Çok korkmuş görünüyordu. Aniden bayıldı. Ne yapacağımı bilemedim.
"AÇELYAAA!" bağırdım.
Feriha koşarak yanıma geldi.
"Aman tanrım, ne yaptın ona?!" Ben bir şey yapmadığımı açıklayacakken açıklamada bulundu; "Onun kaşıklara fobisi var. Daha dikkatli olursanız sevinirim."
Kalakaldım ve döndüm. "Pardon?" Harry üzerime göğsünü kabartarak yürüdü. "Ne oldu külkedisi? Sana ilk kez başkası mı emir verdi?" Sinirli sinirli bakmaktan başka bir şey yapamadım. Sinirden gözlerim doldu. Bahçeye çıkıp Açelya'ya baktım. Ama hiçbir yerde yoktu.
