Defne'nin objektifinden
Ferdi gerçekten iyi bir çocuktu. Yakışıklıydı , eğlenceli , dürüst ve en önemlisi bana bakarken gözlerinin içi gülüyordu, benim kadar şımarık bir kıza bütün ilgisini verebiliyordu. Fakat hayır olmuyordu işte bir şeyler eksikti bende, hissedemiyordum. Bir tık bile yoktu heyecanın zerresinin zerresini bile içimde bulamıyordum. Onun anlattıkları bir kulağımdan girip diğerinden çıkarken hala kendimle savaş veriyordum onun ne anlattığını bilmeden her söylediğine öğrendiğim o suratıma yapışmış kibar sahte gülümsememle bakıyordum.Eğer bana babaannesinin ölümünü anlatıyorsa da o gülümseme vardı 10 yaşında yüzme yarışında birinci olduğunu anlatıyorsa da aynı gülümseme vardı. Ve onun hangisini anlattığını bilmeden elimdeki punchı kafama diktim. Sözünü kestiğimi bile bile
'' Bunu doldurup gelsem iyi olacak '' deyip gülümsedim. Yüzü biran ifadesizleşirken elini kibarca kaldırıp '' Tabi '' dedikten sonra gülümsedi. '' Ya da sen bekle ben yenisini alayım sana '' Benim için bu partiye gelmiş olması hiçbir şeyi değiştirmiyordu evet uzun yol gelmişti fakat sıkılmıştım ve onun yanında daha fazla durmak istemiyordum. Bunun için '' Lütfen zahmet etme iki dakikaya yanında olurum ''
Punchların olduğu bölüme gelmeden gözümle bahçeyi taradım. O kadar kalabalıktı ki Arya'yı ya da Kayraları görmem imkansızdı. Üzerimdeki Robin kostümünde malesef ki herhangi bir cep yoktu ve telefonum da Doruk'un odasındaydı. En üst kata çıkmaya üşendiğim için bütün bu deli insanları yararak ilerledim. Evet delilerdi ve deliydim insanların hepsi deliydi sadece bazıları daha fazla deliydi. Buraya kendi kimliklerimizden sıyrılmaya çalışarak çeşitli komik kılıklara girmemizdeki amaç başka ne olabilirdi ki ? Herkesin kendi memnuniyetsizlikleri vardı herkesin hayattan olmayacak bir beklentisi vardı. Bembeyaz uçuşan bir elbise gözüme çarptığında gülümsedim. Arya iki metre önümde bir sağa bir sola dönerek Kıvançla konuşuyordu. Etrafta Kayrayla Hazalı da görememiştim aslında yalnız olmaları iyiydi. Yine de aklıma gelen çakallıklar yüzünden onları yalnız bırakma düşüncem yanlarına hızlıca ilerlememin yanında geri dönüşüm kutusunda yerini almıştı.
'' Kıvanç '' diyerek adeta şakıdım açıkcası onu özlemiştim. Arya bana dönerek gülümsedi onun yerinde olsam çoktan beni boğuyor olurdum sonuçta ne zamandır görüşmüyorlardı ve ben onların yalnız dakikalarını bölüyordum. Oysa Arya'da hiçbir bozulma yoktu onu sırf bunun için bile kıskandım. İçinde saf iyiliği barındırıyor , saf bir aşkla birine bağlı , temiz bir aile yaşantısı ve kendisi için düzenlenmiş mükemmel bir parti vardı , etrafındaki herkes ona değer veriyordu ve bu değeri de hak ediyordu. Onu 10 seviyorsam 2 de kıskanıyordum. Bu da beni yine kötü biri yapıyordu. Kıvanç'a sarıldıktan sonra
Arya, aklına yeni gelmiş olacak '' Ferdi nerede gitti mi yoksa '' dedi.
'' Sorma keşke gitse '' deri kıyafetimde bıkkınlık ifadesi olarak kullandığım yaka silkme ifadesini yapamayınca kendi kendime kıkırdadım. '' O geldiğinden beri kafa sallamaktan başka bir şey yapmadım aklımı veremiyorum bir türlü ee siz ne yaptınız? Kıvanç Arya ne kadar güzel olmuş değil mi ? Baksana !'' Aryayı ballandıra ballandıra süzdükten sonra Kıvança döndüm
Ve o bakışı gördüm. Hayranlıkla bakıyordu.
'' Çirkin ne yapsarsa yapsın çirkindir '' Arya bozulunca yanağını avcunun içine aldı '' Hala değişmeyen şeyler var neyse ki '' gülümsedi , Kıvançı bazen ben bile anlamıyordum. Ne demek , ne yapmak istiyor bundan sonra dikkat kesileceğim en önemli konu buydu. Arya ve Kıvanç için bir umut vardı olmalıydı. Arya onu bu kadar , karşılıksız ve saf bir sevgiyle severken Kıvanç buna nasıl karşı koyabilirdi ? Gerizekalı değildi ya?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bana Aşık Ol
RomanceArya küçüklüğünden beri Kıvanç'a umutsuzca aşık ve onu kendisine aşık etmek için elinden geleni yapıyor bütün girişimleri başarısızlıkla sonuçlanırken tesadüf eseri tanıştığı Doruk ona yardım etmeye karar verirse ve beraber türlü oyunlara girişip ve...