"Yarın seni kaçırsam... Benimle gelir misin?"...
Hâlâ inanamıyordu Yağmur. Şuan Buğra'yla Karabük'e doğru yola çıkmışlardı ve genç kız annesinin buna izin vermesine şok olmuştu. Yine de detaylara takılmayıp anın tadını çıkarmayı denedi.
Akşama kadar ilk defa göreceği şehrin tadını çıkaracak, gece evine dönerken yeni yerler görmenin mutluluğunu yaşayacaktı. Tabi Buğra'nın babasıyla yapacağı görüşmenin iyi şekilde sonuçlanmasını dileyerek...
Aklına gelen şeyle soluna döndü. Genç adam düşünceli ifadesiyle, yola odakladığı gözleri ve düz bir çizgiyi andıran dudaklarıyla gergin görünüyordu. Onu bu gerginlikten kurtaracak şeyi iyi biliyordu.
Çantasından flash belleğini çıkarıp arabaya taktı. Buğra kızın hareketliliğiyle ona döndü.
"Sıkıldın mı?" dediğinde Yağmur gülümsedi
"Hayır, sadece biraz kafanı dağıtmana ihtiyacın var gibi görünüyor" diyip müziğin sesini açtı. Arabaya dolan sesle genç adam yüzünü ekşitip kız arkadaşına baktı.
"Yok artık klasik müzik mi dinleteceksin bana yol boyunca?" diye sorarken kızın neşeli hali dikkatini çekti."Evet, biraz gergin görünüyorsun, rahatlaman için" derken Buğra komik bir şey söylemiş gibi güldü ona.
"Rahatlamak için kendi şarkılarımızı tercih ederim, yada ne bileyim Metallica, Linkin Park, Green day falan" diyince genç kız ofladı
"Maalesef hiç biri de müzik listemde yok, ama artık ekleyeceğimden emin olabilirsin" dedi ve devam etti
"Ama istersen Manga'nın şarkıları var" diyerek adamın tepkisini bekledi. Buğra ona gözleri ışıldayarak bakıp
"Buna sevindim işte, aç bir tane bakalım" dediğinde Yağmur Manga'nın 'Her aşk ölümü tadacak' şarkısını açtı.Dışarda başlayan hafif kar yağışıyla şarkı çok uyumluydu. Arabanın içi sıcak olmasa, belki bu manzaraya bakmak kötü olurdu üşüyeceği için ama, bunun tadını çıkaracak kadar güzel bir ortam vardı.
Kar yağışı arttıkça arabanın hızını hafif yavaşlatmıştı Buğra, kafasının içi savaş alanı gibiydi ama, yanındaki kızın varlığı bunu biraz olsun çekilir kılıyordu.
Yol boyunca bitip yeniden başlayan şarkılarla, Manga'nın 'Şehri hüzün' albümündeki tüm şarkıları dinlemişlerdi.
Yağmur, uzanıp müziği kapatınca genç adam ona döndü.
"Güzeldi neden kapattın?"
"Belki... Benim için sende bir şarkı söylersin diye kapattım" derken genç adam hafifçe güldü.
"İstiyor musun?" diye sorarken Yağmur hevesle başını salladı.
"Hatırlıyor musun? Sizinle çalışmaya ilk başladığım zamanlar, sen 'Nothing else matters' ı çalıyor ve söylüyordun, koridordan geçerken sesini duydum ve dinlemek istedim. Ve o zaman kendime itiraf etmesem de çok beğenmiştim" dedi.Buğra o günü düşünüp hatırladıklarıyla gülümsedi.
"Aslında sana bir şarkı söyleyeceğim ama, bunu gitarımla yapmak istiyorum. Olur mu?" diye sorduğunda genç kız sevinçle başını salladı ve
"Olur tabi" diyerek onayladı onu.Karabük merkeze girmeden Kardemir'deki fabrikaların yanından geçerken Yağmur telefonunu çıkarıp fotoğraf çekti.
"Buğra şuraya bak, ne kadar fantastik değil mi? Amerikan aksiyon filmlerinin seti gibi tıpkı" diyerek hayranlıkla etrafına baktı. Buğra onun dediklerine hak veriyordu.Aslında Yağmur diyene kadar öylesine fabrika diye düşünmüştü ama bu güzel kız, herşeye farklı bir bakış açısıyla bakıyordu.
Öğleye doğru geldikleri şehir merkezinde oturup yemeklerini yedikten sonra, arabalarına geçip Safranbolu'ya gitmek için yola çıktılar.
Gittikleri yolun biraz ilerisinde bir polis ekibi onları durdurdu. Yağmur merakla gelenlere bakarken, 40lı yaşlarda gösteren polis memuru, kimliğini gösterip
"İyi günler, bir kayıp ihbarı var da, kimliklerinizi görebilir miyim?" dedi. Buğra başını sallayıp kimliğini çıkarırken Yağmur da çantasından çıkardığı kimliği polise uzattı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DENGESİZ
FanfictionBuğra, ünlü bir rock grubunun gitaristi ve alt vokalidir. Ancak madalyonun görünen yüzündeki ışıltılı hayatının, tam tersi karanlık bir sahne arkası vardır. Yalanlar üzerine kurulmuş hayatında, kaybettiği yönünü bulmak için, ona pusula olacak duygu...