Onur arabadan bir hızla indi ve kapımın önünde beklemeye başladı. Bende kapımı açıcak diye bekliyorum. Tabii onun gibi bir öküzden bunu beklemem tamamen benim aptallığım ya neysse.
Bende ehliyet kemerini çıkararak kapıyı açtım ve arabadan indim. Arabadan inmemle onurun yerde çömelir vaziyette durması bir oldu.
Ne yapıyordu bu çocuk?
A o ne ya öyle ?
Yanına siyah bir pittbul geldiğinde anlamıştım neden böyle yaptığını.
Ah şu onurun köpekleri!! Ev rasmen köpek kaynıyor.
Aslında ben onun evinde kaldığım zamanlarda rahatsız olmayım diye bahçedeki kulübelerde durduruyor ama yinede korkuyorum.
Ben Onur'a ve o pittbul cinsi köpeğe aldırış etmemeye çalışarak -ki bu çok zor-yanlarından zorda olsa korkarak geçmeyi başardım ve evin kapısını açmak için çantamda bulundurduğum yedek anahtarı çıkardım.
Sonra anahtarı anahtar deliğine sokup çevirdim. Ve kapıyı açtım.
Salona doğru yürğmeye başladım ve bir anda dikkatimi fazlasıyla çeken bişi oldu.
O ne be ?
Merdivenlerin duvarı tamamıyla eda'nın fotoğraflarıyla dolu.
Ne oluyor burada ya ?
Kapının açılıp kapanma sesini duydum ve onurun geldiğini anladım.
Merakla sordum" onur bunlar ne neden burada?"
Onurda şalkınca benim işaret ettiğim yöne doğru baktı ve yüzünü ekşitti. Sonra bişey hatırlamışçasına sırıttı.
"Haa onlarmı? Onları yiğit astı oraya ."
"Ne alaka? Ve eda bunu biliyomu?"
Onur alt dudağını bilmem derecesine bir bebek gibi sarkıttı. Ve ben buna dayanamıyorum yaa çok tatlısın çocuk yapma şöyle şeyler.
Sonra ben salondaki koltuklardan birine oturdum ve. Aklıma neden burda olduğumuz sorusu gelince hemen onura dönüp sorumu sordum." onur"
Onur TV'yi açarken"hıı" dedi.
"Hıı değil efendim" dedim yalandan kızarak.
"Hı?"
"Tmm yok bişi şey sorcam" dedim ve sorumu yönelttim.
" onur biz neden senin evine geldik?"
Yani anlamıyorum neden biz lunapark'a ya da gezneye sahile falan değil de onurun evine geldik ki?
Onur piç smile atarak bana biraz daha yaklaştı ve kulağım eğilerek.
"Seni biraz eğlendirebilmek için" dedi.
İşte şimdi anlıyodum neden burda olduğumuzu ama anlamamış gibi yapıcaktım.
" napcaz filmi izlicez?" diye bir soru sordum v hemen neden bu soruyu sordum diye kendime küfür etmeye başladım. Çünkü ben onuru çok iyi tanıyodum. Sonuçta kuzenim demi?.
Onur bana biraz daha yaklaşarak kulağıma eğildi ve " evet birbirimizi izlicez gülüşüm" dedi.
Eyvah şimdi hapı yuttum işte.
Onur dudağım bakarak kendi dudağını yaşadı ve yanımdan kalkarak mutfağa geçti.
Elinde iki şişe -coca cola- ile geri döndü. Bunlar küçük cam şişedeydi.
Birini bana uzattı ve kendi kolasını kafasına dikti.
*şimdi diyeceksiniz diğer kitaplar gibi içki içmeleri lazımdı ama ben kolayı tercih ettim çünkü bu onur ve asmin karakteri içki içmiyo daha doğrusu asmin hiç içmiyo bişey kullanmıyor. Onur azcık içiyor ve sigara kullanıyor.*
Bende kolamı kafama diktim ve bir dikişte yarısına getirdim. Onur TV den bir komedi filmi seçti ve geri yerine oturdu.
Komedi filmi seçmesi güzeldi, ama ben korku seviyordum çünkü komedi sıkıcı geliyordu abim onur öylemi o komediye bayılır çok aşırı sever ya neyini seviyon komedinin?
O komedi filmini izlerken bende telefonumla ilgileniyordum. Wattpad da kitap okuyordum. Tam kitapta kızı bıçaklayıp annesinin ve babasının mezarına atmışken o pislikler yani orayı okuyorum. Kapı çaldı. Onur umursamaz bir şekilde ayağa kalktı ve kapıya doğru yürümeye başladı. Kapıyı açtı ve gelen pizzacıdan pizzaları alıp bir kağıda imza attıktan sonra kapıyı kapatıp yanıma geldi ve pizza kutularının birini bana verdi.
Bende onaylayarak ve sevinerek pizza kutusunu aldım. Sonra açıp bir dilimini ağzıma götürdüm.
Onur da pizzasını yerken sanki sabırsızlıkla bişeyi bekliyormuşçasına hızlı bir şekilde yiyordu.
Pizzam bittiğinde onur hiç beklemeden beni kucağına aldı ve kendi yatak odasına doğru götürdü. Ben ne yaptığını anlamazken o bana kapının kulpunu açmam için işaret verdi ve yine sabırsızlıkla gözlerini belertti. Ben son bir kez daha ona anlamaz bakışlar atarken kapının kulpunu çevirdim ve açtım.
Onur hiç zaman kaybetmeden direk odaya girdi ve beni yatağa atarak üzerime eğildi.
"Onur ne yapıyorsun"
Onur beni hiç duymazken ve t-shırtini çıkartırken sorumu yineledim.
"Onuuur sana diyorum n yapıyosun"
Onur hiç beklemediğim bir şekilde dudaklarıma yapıştı. Aslında sadece dudaklarını dudaklarımın üzerinde durduruyodu. Sanki benim izin vermemi bekliyordu. Bende ona izin vererek karşılık vermeye başladım. Onur bir an afallasada oda karşılık vermeye başladı ve dilini ağzımın içine itmeye başladı dudaklarım artık bu baskıya dayanamadığı için dudaklarımı aramadım ve onurun diliyle benim dilim birbirleriyle dans ediyormuşçasına buluştu.
Onurun eli rahat durmuyor t-shırtimin altından belimi kavrıyordu diğer boşta kalan eliylede kalçamda ahenkler yaratıyordu.
Aslında buna karşı koymam gerekiyordu ama maalesef karşı koyamıyorum. Daha doğrusu karşı koymak istemiyorum.
Arkadaşlar BJK'li olan varsa yoruma yazsın dedim fakat hiç kimse yazmamış yani hadi diyelim 46 kişinin arasından sadece maximum 10 kişi BJK takımını tutuyo. Yani amacım sizi sorgulamak değil ki öyle bir hakkımda yok ama yani sizin takım tutma anlayışınız böylemi? Şahsen ben nerde BJK ile ilgili bişey görsem dikkatle okuyorum ve oyluyorum.
Bunu wattpad için söylüyorum bu arada.
HEPİNİZ KOCAMAN ÖPÜLDÜNÜÜÜÜZ.😜
