IX •KAN KOKAN SOKAKLAR•

3.8K 259 65
                                    

BATAKLIK
ÖLÜM ŞEHRİ
9.BÖLÜM

•22 Aralık 2017•

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

•22 Aralık 2017•

Yine siyah bir örtü serildi mavi gökyüzüne. Yine çıktı ay. Karanlığa meydan okurcasına yaydı beyaz ışığını koca şehire. Küçük birer nokta gibi görünen yıldızlar. İhtişamı ile parlamaya devam etti. Sonra ise bir yıldız kaydı gökyüzünden. Dilek tuttu kimileri, bir umut edercesine mutluluğa.

Karanlığa bürünmüş şehrin, ıssız sokakların da bir adam vardı. Gece karası saçları, yıldızlar kadar beyaz teni ile adeta gökyüzünü andırıyordu. Adete sarhoş gibi ilerliyordu is tutmuş sokaklarda. Kafasında olan kapşon sayesinde yüzü net görünmediği için yoldan geçen bir kaç kişi onu sarhoş sanıyorlardı. Doğruydu içmeden de sarhoş oluyordu insan...

Kafasında ki dumanlı düşüncelerle nereye gittiğini bilmediği yere ilerliyordu. Yürüyordu ama ne yaptığının farkında değildi. Ayakları onu bilinmezliğe doğru sürüklüyordu sadece. Bundan bir kaç saat önce elleri ilk defa kanın tadını almış. Yüreğinde hiçbir zaman dinmeyecek bir ateş yanmış, karanlık gözleri şeytanın ışığının esiri olmuştu. Ellerine bulaşan kanın izleri masum ruhunu ele geçirmişti.

Bir melek cennetten kovuldu, artık cehennemin efendisi oldu.

Zihninde bir ses yankılanıyordu. Dünyasını bir kez daha karartmak isteyen sözcükler fısıldıyordu kulağına. Şeytanıyla anlaşma Yapalı uzun zaman olmuştu. Hayatını ona adayıp kölesi olmaktan başka çaresi yoktu. Çünkü bütün ihtimalleri yok etmişti. Fırtınalı bir rüzgar gibi oradan oraya savruluyordu kafasının içinde ki bu ses, aklı kalbine meydan okumaya çalışıyor adeta. Nefreti içinde ki sevgiyi naletliyordu.

Kalbinin derinliklerine bir kor düşmüş. O kor büyüyüp volkan olmuş. Ve, o volkan patladığı an herkesin felaketi olmaya ant içmiş.

Oldukça şen şakrak olan yerde artık tek bir ses dahi duyulmuyordu. İnsanın kanını donduran sessizliğe karşı hafifçe yerde olan kafasını kaldırdı ve etrafa baktı. Bir meyhane'nin az ötesinde duruyordu. Saatlet önce içki içen adamlar bir yandan çalan şarkıha eşlik ederken diğe yandan ise dertlerini haykırıyorlardı lakin şuan onlardan en ufacık dahi bir iz yoktu. Katran karası olan gözlerini kısarak taradı etrafı bir kez daha. Aklına gelen kanlı maziyle hafif irileşti gözleri.

Her şeyin felaketi olan, o yere gelmişti bir kez daha. Ne garipti.. Daha saatler önce burada değil miydi zaten? İşlenilen kötülüğün ardından kaçıp gitmek için can atan, o değilmiş gibi tekrar gelmişti lanetli yere. Masumiyetinin kayıp gittiği, o mazide yüreklere ateş düşürecek bir gerçek saklıydı. Bir damla umudun kelepçelediği yıllar onu zehrin ardına hapis edecekti. Yıllar sonra hayatları heba eden, kan silinecek olsa da şuan izinin kaldığı o yere odaklandı. Gözleri buğalaşmaya başladı.

BATAKLIK ~ ÖLÜM ŞEHRİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin