(Güzel Adamım Benim.💙)• BÖLÜM ŞARKISI ( AYNA- ÖLÜNCE SEVEMEZSEM SENİ)
Gece yarısı Yiğit fenalaşınca hastaneye getirdik. Ömer odadan çıkınca artık yapacak bir şey olamadığını, ameliyatın en başından beri olamayacağını söyledi. Her şeye hazırlıklık olmalıymışız. Neye hazır olacağız Yiğit? Sensizliğe mi? 2 saat görmeden yapamadığım adamın yokluğuna nasıl alışacaktım?
Yiğit uyanınca eve geldik. Yanından gidecekken ellerimi tuttu.
"Seni bir yere götürmek istiyorum." dedi yorgunca.
"Doktor dinlenmen gerekiyor dedi."
Ayağa kalkarak elimi tuttu. Cihangiri alıp sanki bir daha göremeyecekmiş gibi öptü kokladı, sevdi. Bolca öptü. Evden çıkmadan herkesi öpüp elimi tuttu. Bugün çok farklıydı hemde çok. Evden çıktığımız da yol boyu konuşmadı. Arabayı şoför sürüyordu ama Yiğit başını omzuma yaslamış öylece duruyordu.
Beni lunaparka getirmişti. Arabadan inip elimi tuttu. Her şeyin başladığı yere gelmiştik. Gene kimse yoktu gene bir tek biz vardık. Aralık ayında olduğumuz için hava gene çok soğuktu. Beni sadece dönme dolaba bindirdi. İlk bindiğim de yüksekten korkuyordum şimdi ise Yiğit'i kaybetmekten.
Dönme dolap bizi en üste çıkarınca bana dönüp gözlerime baktı.
"Seni ilk burada öpmüştüm, ilk burada anlamıştım seni ne kadar çok sevdiğimi."
Elimi yanağına koyarak bu sefer ben kapandım dudaklarına. O kadar halsizdi ki bunu anlamak çok zor olmadı. Geri çekilip alnını alnına yasladığım da göz yaşlarım yanağıma hücum etti.
"Bakmaya doyamadığım gözlerinden ayrılmak çok zor olacak."
"Deme öyle nolur." Sesim çok cılız çıkmıştı.
"Ben senden başka hiçbir kadını sevmedim, kimseye gitmedi içim sana gittiği gibi, senden başka herkese kör ve dilsiz oldum. Bir sen vardın, hepte sen olacaksın söz veriyorum sana. Sana her şey için teşekkür ederim Lina, senden sonra eksik kalan her şeyimi tamamladığın için, bana baba olmayı yaşattığın için. Kalbini bana açtığın için."
"Ben her şey için teşekkür ederim. Sen bana yeni bir hayat bahşettin. Ama nolur böyle konuşma yalvarırım yapma bunu."
Gözleri dolmuştu sesi titrerken konuştu.
"Olurda bu dünyada beraber olamazsak, iki kaburganın arasında yeniden can bulmayı diliyorum sevgilim."
Zorla yutkunarak hıçkırdım.
"Eğer mümkün olsaydı seni iki kaburgamın arasında saklardım."
Dudaklarımdan dökülen son sözle sıkıca boynuna sarıldım. Nefes alamıyorduk ikimizde ağlamaktan.
"Seni çok seviyorum." Dedi zorla.
"Bende seni seviyorum çok seviyorum."
Sesim ondan farksız çıkmamıştı. Geri çekilip dönme dolaptan indik. Beni yeniden arabaya bindirdi. Karşıya yansıttığı koca ekranda biz vardık. Tanıştığımız günden bu yana yaşadığımız her şey vardı. Anılarımız vardı, biz vardık.
Dağ evi, tatil, balayı, Cihangir. Videoyu izlerken ikimizde sadece ağladık. Yiğit başını omzuma yaslamış öylece duruyordu. Elleri soğuktan olsa gerek buz gibiydi.
Keşke böyle kalabilseydik, keşke hiç bitmeseydi bu an. Ellerimiz hep beraber olsa, sonsuza kadar oğlumuz ile mutlu yaşasaydık. Keşke Yiğit'i iki kaburgamın arasında sonsuza kadar yaşatabilseydim. Gökyüzü gözlü adam Komşu kızına nasıl veda edecekti ki şimdi?
"Allah beni kabul eder değil mi?" Dedi zor çıkan sesiyle.
Derin nefes alarak titreyen sesimi düzelttim.
"Eder tabi, sen ona böyle aşıkken neden etmesin."
Güldüğünü hissettim. Omzumda ki adam git gide zor nefes alıyordu. Koskoca İstanbulu bir nefeste içime çekip sana nefes olabilsem keşke. Keşke her şeyden vazgeçince seni yaşatabilsem.
Bir şeyler söylemek istiyordu ama nefesi engel oluyordu. Ben girdim söze ağlayarak.
"Ben senden başka hiçbir kimseye açamam kalbimi. Bu kalp bir sende titreyecek, bir sana yanıp kül olacak. Benim senden başka bir tek Rabbim var. Kimsesiz biriydim ben sen bana her şey oldun. Nefes oldun. Anne yaptın beni. Senden sonrası yok benim için, bir sen vardın bir de oğlumuz var. Son nefesime kadar Lina Demirkan olacağım. Seni seven Lina Demirkan."
"Uykum geliyor komşu kızı." Dedi.
Elimi dudaklarıma kapatarak sakinleşmeye çalıştım. Olmuyordu feryat etmek istedim o an bütün İstanbulu ayağa kaldırmak istedim. Seni o kuyudan çekip almak istedim.
"Seni çok seviyorum Yiğit, gökyüzü gözlü adamım. Keşke keşke seni kaburgalarımın altında tam olduğun yerde yaşatabilsem."
Yiğit'ten ses gelmiyordu. Uyumuştu. Bir daha asla uyanamayacak bir uykuya hemde. Boşta ki eli bacağıma düşünce bir daha gökyüzü gözlerine bakamayacağımı anladım. Uyumuştu işte bir daha asla uyanmayacaktı. Güzel sesini asla duyamayacaktım. Gitmişti işte kuş misali uçup. Bana sen ne güzel yakışmıştın öyle.
Ölüm bir adama neden bu kadar yakışmıştı ki Yiğit Demirkan. Sensiz Üftâde olmuştum artık. Bir daha asla ayağa kalkamayacak, asla atmayacaktı kalbim. Seni çok seviyorum Gökyüzü Gözlüm.
•12.12.2018• YD
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÜFTÂDE KALBİM | TAMAMLANDI |
Mystery / ThrillerGerçek bir hayat hikayesidir. Rahmetli Ali Banat'a ithafen yazılmıştır. Bir babanın ölmeden önce yazdığı mektup üzerine yolları kesişen Yiğit ve Lina başlarda mecburiyetten olan evliliklerini unutulmaz bir aşka çevirirler. "Olurda bu dünyada ber...