Cemil'in yanından ayrılan Tahir, Konağa gitti.
İçeriye girdi Tahir."Nefes'in yanına gideceğim."
"Oh şükür! Yengem senin yüzüne hasret kaldı be abi." demişti Fatih.
"Niye aniden karar verdin böyle?" dedi Mustafa.
"Nefes'imi akıl hastanesine yatırmışlar."
"Ne? Nasıl?"
"Bilmiyorum, yenge. Hiçbir şey bilmiyorum."Asiye üzüldü.
"Off..." dedi Asiye.
Tahir yukarıya odasına çıkıp uzandı. Yatakta düşünmeye başladı. İçinden konuşmaya başladı. Havada kararmıştı.
"Karşısına çıkmanın zamanı geldi ha Tahir?"
Yatakta oturur pozisyona geldi. Sonra derin nefes alarak yataktan kalkıp evden çıktı. Akıl hastanesine gitti. Nefes'in odasının kapısını açıp içeriye girdi. Derin nefes alıp yanına oturdu. Elini tuttu.
"Senin karşına çıkmak için gün saydım ama çıkmaya cesaret edemedim... Hoş şimdi de edemiyorum ya.."
Saçını okşadı Nefes'in. Nefes uyuyordur.
"Affet beni Lavinia... Sanırım senin karşına çıkmanın zamanı değil... Bende seni engelleyen tek bir neden var.." elindeki yüzüğü okşadı.
"Benim evli olduğumu duysan deliye dönersin, biliyorum.. Ama sana tekrar kavuşacağım lavinia."
Nefes'in saçını öptü. Kalktı, tam gidecekken Nefes uyandı.
"Tahir.."
Tahir arkasını döndü.
"Lavinia?"
"Buradasın, yine gelmişsin.."
"E-evet buradayım.."
"Gidiyor musun?"
"Gitmem lazım.."
"Gitme... Hep gittin zaten bu sefer gitme.."
"Ya ne yapayım?"
"Şu, şu yatakta yatsan... En azından benimle olduğunu bileyim.."
"Peki... Olur yatarım."
"Sırtındaki iz geçti mi?"Tahir şaşkın baktı. Nefes ayağa kalktı. Tahir'in tişörtünü kıvırdı, sırtına baktı.
"A-ama yok.."
"Ne yok Lavinia?"
"Hani askerde vurulmuştun ya o izi diyorum."
"Yıllar geçti Lavinia ameliyat olalı."
"Hayır daha sen ameliyat olacaktın. Ben sana çorba yapacaktım..."
"Oldum ben ameliyatı.."Tişörtü indirdi aşağıya.
"Yatalım artık saat gecenin üçü."
"Olur.."Nefes derin nefes aldı.
"Buradan çıkınca Batum'a gider miyiz?"
"Olur, gideriz. Sen şimdi yat.."Tahir ve Nefes ayrı yatakta yatar. Tahir düşünmeye başladı.
Tahir sabah olunca Nefes'in saçından öpüp gitmişti. Yarım saat sonra Nefes uyanır."Dalga..."
Nefes yatağa bakar. Tahir yoktur. Odadan çıkıp gitmişti. Tahir deliler hastanesinden çıkarken Nefes koşa koşa arkasından gitti, kolundan tutup kendine döndürdü Tahir'i.
"Tahir, bir kere olsun beni bırakma. Yalvarırım, bırakma. Gitme. Beni sensiz bırakma."
"Lavinia.. Lavinia'm, biz, ikimiz imkansızız."
"İmkansız diye bir şey yoktur ki."
"Var Nefes'im var.."Tahir bahçedeki hemşireyi çağırdı.
"Hemşire hanım, odasına götürür müsünüz Nefes Hanımı?"
"H-hanım mı? Ne oluyor Tahir?"Hemşire Nefes'in kolundan tutup odasına doğru zorla götürmüştü, Nefes sadece ağlıyordu..
"Tahir.." diyip odasına kapatmışlardı Nefes'i.
Tahir, gözlerinden düşen yaşları ile elindeki yüzüğe baktı.
"Yüreğime hapsolan bu yüzük varken ben seninle olamam Lavinia'm.."
Tahir'e sövdüğünüzü biliyorum xd. Instagram'da attığım zamanlar yüzük mevzusunu yazmak istemiştim bugüne nasip oldu.😂